Yunan halkı "milli ekonomi" dedi

Yunan halkı geçtiğimiz Pazar günü yapılan referandumda "tam bağımsızlık" kararı verdi. AB'ye köleliğe, AB'nin dayattığı kemer sıkma politikalarına, ölümlerden ölüm beğen tarzındaki yaptırımlarına yüzde 61 oranında hayır dedi.Böylece Yunan halkı yüzde 36 ile iktidara getirdiği Syriza Partisi'ne, Çipras hükümetine desteğini yüzde 61'e çıkararak "Artık milli politikalara geçebilirsin", "Baskıcı AB ile buraya kadar" mesajı verdi.Syriza, Yunan halkından bu teveccühü, seçimlerde Milli Ekonomi Modeli'nin sosyal devlet projelerinden bazılarını halkına sunduğu için almıştı.Referandum sonucunu makalesinde değerlendiren modelin Sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Bey, Çipras hükümetine bir takım tavsiyelerde bulundu."Yunanistan, referandum sonrası geldiği güçlü noktada, AB'nin güdümünden tamamen kurtulmalıdır" ifadelerini kullanan Sayın Baş şunları söyledi:"AB tavsiyesi bir bakan, Türkiye'ye gönderilen Kemal Derviş benzeri uygulamaları hayata geçirmekten başka bir işe yaramaz. İstenilen bakan, Avrupa'nın adına iş göreceği için bankalar boşalacak, halk fakirliğe ve esarete teslim edilecektir. Yunanistan'ın yapması gereken, değerlerinin karşılığında parayı piyasaya sürmesidir. Değerleri karşılığında milli parayı basarak, milli paraya geçmesidir."Zaten Yunanistan'ın krizden kurtulması için de başka bir çare gözükmemektedir.Milli bir para sistemine geçmeden, AB'nin borca ve yaptırımlara dayalı sisteminde ısrarcı olmak, Yunan halkının verdiği yüzde 61'lik desteğin hakkını vermemek olur.Bunun yolu da seçim döneminde Milli Ekonomi Modeli'nin projelerini seçim vaadi olarak kullanan Çipras hükümetinin, bu projelerin kaynağı olan modelin Sahibi Sayın Baş'a danışarak uygulamasıdır. Sayın Baş bu konuda da şunları söylüyor:"Adil paylaşımla vatandaşı rahatlatmak, her konuda vatandaşı ekonomiye ortak haline getirmek gerekir. Milli Ekonomi Modeli ile hem üretim hem tüketim halkın her kesimi için devreye konmuş olacaktır. Üretim ve tüketimin olduğu yerde de sürekli kalkınma devri başlamış demektir."Yunanistan bunu uygular ya da uygulamaz bilemeyiz, bunu zaman gösterecektir -uygularsa krizden çıkar, uygulamazsa kurtulamaz- ama AB'ye dik duruş sergileyen Syriza'nın iktidar olması, sonrasında da referandumla birlikte daha da güçlü bir hale gelmesi açıkça göstermektedir ki, AB halkları AB'nin devamından yana değildir.Bugün Yunanistan gibi kriz yaşayan ve de Yunan halkıyla aynı duyguları yaşayan AB'de birçok halk vardır. İspanya, Fransa, Portekiz, İtalya, Belçika ve daha birçok ülke vatandaşları Yunan halkının bu özgürlük mücadelesine destek vermektedirler.  Bu durum 2005 yılında 'AB dağılacaktır' tespitinde bulunan Prof. Dr. Baş'ı bir kez daha haklı çıkarmaktadır. Sayın Baş, yazısında, "Avrupa Birliği, 'Euro'dan çıkmak Birlikten ayrılmak değildir' mesajı vermeye çalışsa da, AB dağılmaya mahkûmdur. 2005 senesinde İstanbul'da gerçekleştirdiğimiz ilk Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde 'AB Ortak Para Birimi'ne geçmekle sonunu hazırladı. 15 sene içinde de dağılacaktır' öngörüsünde bulunmuştuk. Dediğimize göre AB'nin 5 senesi daha varken, Birlik çatırdamış durumda?" ifadelerini kullandı.AB'nin Yunan halkına bir çözüm sunabilmesi mümkün değildir, çünkü AB Yunanistan'ın krize girmesinin nedenidir.Bugün ABD de büyük bir telaş içindedir. Çünkü Yunanistan'ın AB'den ayrılması ve milli bir ekonomik sisteme geçmesi demek, MEM Bloğu dediğimiz Rusya'nın başını çektiği BRICS ülkelerine yanaşması demektir. Bu da tek taraflı yaptırımların olmadığı, karşılıklı menfaatlerin korunduğu bu bloğun diğer AB ülkeleri için de cazip hale gelmesini sağlar ki ABD BOP işgalinde en büyük ortağını, AB'yi tamamen kaybeder. Ama korktuğu başına gelecektir.Çünkü baskıyla, zulümle, korkutmayla, aba altından sopayla buraya kadar?Yunanistan, Yunan halkının bu bağımsızlık duruşu ile bu prangalardan kurtuluyor, darısı Türk milletinin başına, bakalım tüm dünyanın istifade ettiği içindeki Değeri keşfedip bu BOP esaretinden ne zaman kurtulacak?