Yolumuz açık olsun Hüseyin Baş!

Geçtiğimiz pazar Bağımsız Türkiye Partisi'nin 5. Olağanüstü Kongresi'ndeydik. Türkiye'nin her yerinden, binlerle ifade edilen tertemiz insanlar topluluğu, genel başkan Hüseyin Baş'ı seçmek için gelmişlerdi. 

Ben açık ve net söylüyorum, Sayın Hüseyin Baş'tan başka, Prof. Dr. Haydar Baş'ın, yetiştirmiş olduğu bu kitleleri, bir arada tutacak başka bir isim yoktur. Ona müteşekkiriz, bu genç yaşta, bu kadar büyük bir yükü omuzladığı için.

Bizleri yetim koymadığı için, sonsuz teşekkürler.

İnsanları kucaklayabilecek olgun, mütevazı, dinamik başka birini bulamazdık. Elbet arkadaşların her biri, Haydar Baş misyonunu taşıyacak keyfiyet ve samimiyetteler. Ancak hiç bir arkadaşımız Hüseyin Baş kadar, yaralı gönüllerimize merhem olamazdı.

Hüseyin, artık Baş'ımız.

İyi ki varsın Hüseyin Başkan... Sen olmasaydın, boşta gezen göktaşları gibi hepimiz, bir yerlere dağılacaktık. Bütün emeklerimiz zayi olacak, senelerin birikimi boşa gidecekti. Zaten dağılmaya başladı mı, çorap söküğü gibi arkası gelirdi.

Önüne çıkan iç ve dış engellemeler seni yıldırmasın!

Başkanım, her ne kadar gençlerle yürüsen de, biz yaşlılar da arkandayız. Şuna emin olun, genel başkanın kurultay konuşmasını, her gün tekrar tekrar dinliyorum. 

50 yıllık siyasetçiler prompter olmadan konuşamazken, Hüseyin Baş'kan ekonomiden dış politikaya, kadınların sorunlarından gençlerin beklentilerine kadar hemen her konuyu, tane tane anlattı. Babası gibi ekonomiyi herkesin anlayacağı şekilde özetledi.

Evet biz, Hüseynik'ten çıktık yola... 

"Hüseynik'ten çıktım şeher yoluna

Can ağrısı tesir etti koluma

Yâradan'ım merhamet et kuluna"

Yolumuz açık olsun Hüseyin Baş!

Hüseyin Baş ile  Bağımsız Türkiye yolunda yürüyoruz. Kendimizi, Hz. Hüseyin'le Kerbela'ya yürüyen 72 kişilik kadronun varisleri gibi görelim. Hüseyin'e Muhtar olan gençler, sizleri alınlarınızdan öpüyorum...