Ne dersiniz, "Türk" sözcüğünü çok mu fazla kirlettik? Nedendir bilemiyorum? Sivil Anayasa çalışmaları başladığından bu yana yine tartışılmağa başlanıldı "Türk ve Türkiyelilik" meseleleri. Mal bulmuş Magribi (Faslı) gibi tekrardan su yüzüne çıktı, bu "Türkiyelilik" kavramı. Kavram tartışması da hani yaşanmıyor değil. Deniliyor ki, Kürt sorunun çözümü yalnız ve yalnız "Türkiyelilik"ten geçer. Eğer siz meseleyi "Türklerin Kürt Sorunu" diye koyarsanız, büyük bir yanılgıya düşersiniz, o zaman Kürtlerin de Türk Sorunu"nu kabul etmek zorunda kalırsınız. Çok bilmişlikleri ile bir de demezler mi, Anayasaya "Türkiyelilik Sözleşmesi" diye... İnsanın zıvanadan çıkası geliyor. Aslında bana sorarsanız, "Türkiye" kavramı da bilinen çevreler tarafından kirletilmek isteniliyor. Israrla istenilen, kültürel birlikteliği bir yana bırakıp, coğrafi birliktelik üzerine federal yapıyı alabildiğine özendirebilmek. Daha doğrusu, Mikro Milliyetçilik üzerine bina edilen coğrafya tabanlı küçük uydu devletçikleri özendirilmek. Kendine özgü "Anadolu Jet Havayolları" da kurulduğuna göre eski Yunanca'da "doğu" anlamına gelen "Anadolu Federe Devleti" de yakında kurulacak demektir. Peki şimdi üst kimlik olarak "Türkiye" kelimesinden hareketle "Türkiye Havayolları" mı olacak? Ama bana sorarsanız, ortadan kaldırılmak istenilen can çekişen anayasal vatandaşlık kavramının temellendirildiği "Türk" kelimesidir. Diğer hedefteki sözcük ise "Türk" kültürel kimliğinde birleşenlerin, diğer bir deyişle "Kendisini Türk Hissedenlerin Birliği" anlamında "Türkiya" sözcüğüdür. Elli yaşın üzerinde olanlar anımsayacaktır. Türkiye'yi "Türkiya" olarak yazmamın nedeni II. Meşrutiyetten bu yana atalarımızın, büyüklerimizin ısrarla ve gururla kullanmalarıdır. Nitekim, II. Meşrutiyet ve Mustafa Kemal Cumhuriyetinde "Türkiya" imlası özellikle kullanılmıştır. Bu kavram maalesef "Gardrop Atatürkçüleri" tarafından "Türkiye" olarak feminenleştirilmiş, dişileştirilmiştir. Yine onların üstün çabalarıyla yabancı dile de "Turkey" diye yanlış çeviri yapılarak "Hindi"leştirilmiştir. Herhalde kolay yensin diye. Onun için Amerikalılar "Şükran Günü" (Thanks Giving Day)'ünde afiyetle yerler. Oysa "Türkiya" imlasındaki "-iya, -ia-"eki "birlik" anlamındadır. Afganistan, Pakistan, Türkmenistan, Türkistan, Kırgızistan, Belucistan'daki "-İstan-" eki coğrafi birlikteliği ifade ederken, "Güney Slav Birliği" anlamına gelen Yugoslavya'daki gibi "-iya, -ia-"eki kültürel birlikteliği ifade eder. "Türk" sözcüğü ve "Türkiya"dan bozulma "Türkiye" sözcüğü bir kültürel birlikteliğin, ulusal egemenliğin ve ulus devlet olma bilincinin ta kendisidir. Bu konuya devam edeceğiz sevgili okurlar...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Esat Arslan / diğer yazıları
- Meclis Muhafız Taburu / 03.01.2012
- Durup, anlamak / 30.12.2011
- AUK'a bir öneri de benden / 27.12.2011
- İflas eden sıfır sorun politikası / 22.12.2011
- Tarihten ders almak ya da almamak / 16.12.2011
- Neden Vizyoner' / 13.12.2011
- Varlık Vergisi Kanunu'nun 69. Yılı / 06.12.2011
- Rû Be Rû / 02.12.2011
- Turpun Büyüğü Heybede / 29.11.2011
- Dersim 1937-38 / 26.11.2011
- Durup, anlamak / 30.12.2011
- AUK'a bir öneri de benden / 27.12.2011
- İflas eden sıfır sorun politikası / 22.12.2011
- Tarihten ders almak ya da almamak / 16.12.2011
- Neden Vizyoner' / 13.12.2011
- Varlık Vergisi Kanunu'nun 69. Yılı / 06.12.2011
- Rû Be Rû / 02.12.2011
- Turpun Büyüğü Heybede / 29.11.2011
- Dersim 1937-38 / 26.11.2011