1979 yılında A.Ü. Dil Tarih Coğrafya Fakültesi yayınları arasında çıkan "Urduca Yayınlarda Atatürk" isimli eserde, ölümüne 15 gün kala, Atatürk'ün dünya Müslümanlığı'na hitaben yayınladığı şu mesajı yer almaktadır 1979 yılında A.Ü. Dil Tarih Coğrafya Fakültesi yayınları arasında çıkan "Urduca Yayınlarda Atatürk" isimli eserde, ölümüne 15 gün kala, Atatürk'ün dünya Müslümanlığı'na hitaben yayınladığı şu mesajı yer almaktadır."Bütün dünyanın Müslümanları, Allah'ın son Peygamberi Hz. Muhammed'in (sav) gösterdiği yolu takip etmeli ve verdiği talimatları tam olarak tatbik etmeli. Tüm Müslümanlar, Hz. Muhammed'i örnek almalı ve kendisi gibi hareket etmeli, İslamiyet'in hükümlerini olduğu gibi yerine getirmeli. Zira ancak bu şekilde insanlar kurtulabilir ve kalkınabilir." (Sayfa. 70-71)"Bizim dinimiz en makul ve en tabi bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabi olması için akla, fenne, ilme ve mantığa tetabuk etmesi lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen mutabıktır." (Söylev, II/89)"Hepimiz müsaviyiz ve dinimizin ahkamını mütesaviyen öğrenmeye mecburuz. Her fert, dinini, dinayetini, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır. Orası da mekteptir... Dinimizin felsefi gerçeğini tetkik, tetebbu bakımından ilmi ve fenni kudretine sahip olacak güzide ve hakiki ulema yetiştirecek yüksek müesseselere malik olmalıyız." (Söylev, II/89)İslam'ın, her türlü ilmi gelişimine açık olduğunu vurgulayan Atatürk, din eğitiminin alınmasındaki önemi ve hakiki din aliminin yetiştirilmesinin gereğini de söylevdeki bu cümleleriyle ifade etmiştir.24 Eylül 1924 tarihinde Amasya'da Milli Mücadele ile ilgili bir konuşmasında, Kamil Efendi isimli bir ulema ile görüştüğünü anlattıktan sonra, "Efendi Hazretlerinin bu halka yol gösteren vâaz ve nasihatinden sonra herkes çalışmaya başladı. Müftü Kamil Efendi'yi yadediyorum. Ve genç Cumhuriyetimiz, bu gibi ulema ile iftihar eder." (Say. 57)Peygamberliğimizin rehberliğinde, gerçek din ulemalarının yetiştirildiği dini müesseselere ve din eğitimine önem veren Atatürk, dini istismarına kesinlikle karşıdır; hakiki ulemanın Milli Mücadele'deki tesirini ve vatan sevgisinin kazanılmasındaki önemini pek çok konuşmasında dile getirmiştir."Bugün dahi akvamın cehlinden ve taassubundan istifade ederek, bin bir türlü siyasi ve şahsi maksat ve menfaat için dini alet ve vasıta olarak kullanmak teşebbüsünde bulunanların dahil ve hariçte mevcudiyeti muhakkaktır." (say. 55) diyerek din istismarlarına dikkat çekmiş ve her devirde İslamiyet'i emelleri için kullananlarla mücadeleyi savunmuştur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.