Doç. Dr. Yalçıner, tsunaminin deprem kadar olmasa da bir doğal afet olarak oluşma potansiyeline sahip olduğuna dikkat çekerek, "Akdeniz'in en derin yeri Dalaman-Rodos arasındaki bölgedir. Burada derinlik 4 bin metreden fazladır. Bu okyanus derinliğine yakın bir derinliktir. Burada deprem olasılığı da yüksektir. Burada deprem sonrası denizaltı heyelanı tsunami oluşturabilir'' dedi. Geçtiğimiz yıllarda Papua Yeni Gine, Tahiti, İzmit ve Peru'da tsunami oluştuğuna işaret eden Yalçıner, şunları söyledi:
"1999 Körfez Depremi'nden sonra Marmara Körfezi'nde tsunami oluştu. Pasifik'te depremlerin yüzde 40'ı tsunami yaratır. Bu duruma göre Marmara'da da deprem olasılığı yüzde 60 olduğu düşünüldüğünde, Marmara'da tsunami olasılığı yüzde 6'dır. Marmara'da bir tsunami olursa bazı bölgelerde 6 metreye varan kısa süreli dalga ve şiddetli akıntı oluşabilir. Bu olay sığ sularda can ve mal kaybı yaratabilir.
Depremden sonra denizde garip bir çekilme veya ilerleme görüldüğünde bunun tsunami habercisi bir dalga olduğu bilinmelidir. Bu durumda yapılması gereken hızlıca kıyı çizgisinden uzaklaşmaktır. Marmara Bölgesi'nde meydana gelebilecek tsunami beton evleri yıkmaz. Ancak ahşap evleri yıkabilir. Ahşap evlerde oturanlar hemen evlerini terketmelidir."
"1999 Körfez Depremi'nden sonra Marmara Körfezi'nde tsunami oluştu. Pasifik'te depremlerin yüzde 40'ı tsunami yaratır. Bu duruma göre Marmara'da da deprem olasılığı yüzde 60 olduğu düşünüldüğünde, Marmara'da tsunami olasılığı yüzde 6'dır. Marmara'da bir tsunami olursa bazı bölgelerde 6 metreye varan kısa süreli dalga ve şiddetli akıntı oluşabilir. Bu olay sığ sularda can ve mal kaybı yaratabilir.
Depremden sonra denizde garip bir çekilme veya ilerleme görüldüğünde bunun tsunami habercisi bir dalga olduğu bilinmelidir. Bu durumda yapılması gereken hızlıca kıyı çizgisinden uzaklaşmaktır. Marmara Bölgesi'nde meydana gelebilecek tsunami beton evleri yıkmaz. Ancak ahşap evleri yıkabilir. Ahşap evlerde oturanlar hemen evlerini terketmelidir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.