Terörün şifrelerini çözmek

Yine ikiz saldırı, yine onlarca ölü, yüzlerce yaralı.

Şişli ve Beyoğlu'na yapılan saldırıların üzerinden bir hafta geçmeden Levent ve Beyoğlu'nda bombalar patladı.

Bir kilometrekarelik alan savaş alanına döndü. Yüzlerce araç ve iş yeri harap oldu.

18 ölü ve 300'ün üzerinde yaralı var. Başbakan Erdoğan'ın teröristlerin vermek istediği mesajı elimin tersiyle itiyor, ayaklarımın altına alıyorum dediği günün ertesi yeni bomba sesleriyle uyandık.

Demek ki teröristler, hükümetin mesajı alması için saldırının gürültü ve şiddetini artırmaya karar vermişlerdi.

İkinci saldırının adresi de birinci ikiz saldırının hedefine paraleldi.

Birincisinde, İsrail, özellikle kendisinin hedef alındığı havasını yaymıştı.

İkinci ikiz saldırının hedefi ise İsrail'in stratejik müttefiki İngiltere gözüküyor.

Levent'te İngiliz bankasının, Beyoğlu'nda İngiliz elçiliğinin önünde patlatılan bombalar biraz da uluslararası piyasalara dönük mesaj gibi.

Gerçekten de saldırıdan hemen sonra finans piyasaları karıştı, borsada işlemler yapılamaz oldu.

Birileri siyasi ve ekonomik kriz için düğmeye basmışa benziyor.

Saldırıdan önce gece bir TV ekranında Denktaş'ı dinliyordum. Gençlerin soru yağmuruna tuttuğu Denktaş, AB'den çok Amerika ve İngiltere'yi suçluyor ve "bizi harcamaya karar verdiler" diyordu.

Birinci saldırının da Başbakan Erdoğan'ın Kıbrıs ziyaretine denk gelmesi tesadüf mü?

Birincisinde Başbakan Erdoğan Kıbrıs'ta. İkincisinde KKTC Cumhurbaşkanı Türkiye'de. Ve önemli mesajlar verirlerken bu saldırılar oluyor. Bu saldırılarla bir mesaj verildiği açık.

Başbakan Erdoğan her ne kadar mesajı almamakta kararlı gözükse de biz bunu terör karşısında paniklememek olarak tercüme etmek istiyoruz.

Terörün mesajının Türkiye'nin dış politikadaki direniş mevzilerini kırmak olduğu belli. Olayın polisiye yönü hedef saptırmaktan başka bir şey değil.

Birileri Genelkurmay'ın "Kıbrıs için gerekirse savaşırız" kararlılığı ile hükümetin de gafletten uyanıp Kıbrıs'taki teslimiyetçi politikadan çark etmesini hazmedemedi anlaşılan.

O birilerinin kim olduğunu Denktaş söyledi zaten.

Bu tip kirli kumpaslarla kendilerini mağdur göstermeye çalışan kirli üçgen: ABD-İngiltere-İsrail.

Dileriz hükümet terörün mesajını almasa da okumasını becerebilsin ve panikleyip bu kirli üçgene teslim olmasın.

Teröre karşı milli duruş milli meselelerde tavizsiz duruş. Her ikisini aynı anda gerçekleştiremezsek toprağımız altımızdan kayıp gidebilir.