logo
11 NİSAN 2025

Terazi

05.01.2015 00:00:00
Olaylar ülkemizin gelmiş olduğu durumu çeşitli yönleri ile halkımıza açık bir şekilde göstermektedir. Dinimizin sürüklendiği uçurum, ülkenin düşürüldüğü yıkım, ekonomideki aldatmalar, adaletteki oynamalar, iktidarların sınır tanımayan kaprisleri ve sorumsuzluğu karşısında hala uyanmayan bir topluluk. Uyandırmak için çırpınan bir gurup insan. Şuurlu, vatansever, yetenekli, ilmen ve manen kavram ötesi çabalarla çalışan Prof. Dr. Haydar Baş ve ekibi. Görmezlerin kulaklarına, duymazların gözlerine, düşünmezlerin beyinlerine hitap etmeye devam etmektedir ve de edecektir. Aslında, Başbakan ile hükümetin değiştiği düşüncesinde bir tek kişi dahi olsa onun da şüphe içinde olduğu bir gerçektir. Ülke eski tas eski pas devam etmektedir. O zaman Ramazandı. İftar sofralarında zamanın Başbakanı yanında, ağzı kulaklarında, İslam'ı daha anlamamış en makamlı Müslüman din görevlileri ve yanlarında papazı, hahamı, görülmekte idi. Ramazan boyu karşılıklı davetler yapılıyordu. Ne zaman, nerede, kim, nasıl böyle bir durumla karşılaştı ise, üstelik papazın ya da hahamın duasına, hatta o sofradaki hoca denen zatın duasına âmin dedi ise, tekrar, tekrar tövbe etmesi ve imanını tazelemesi şarttır.Hatta o ortamı, o an böyle bir durumla karşılaşma ihtimaline karşı terk etmesi en doğru harekettir. Çünkü mekan iftar sofrası ve zaman, iftar vaktidir. Herhangi bir lokantada tesadüfi bir durum değildir. Geçen gün görüldüğü gibi, dinimizin en önemli gecelerinden birinde, yani mevlid kandilinde, papazı, hahamı diyanetin başındaki imamı, Devletimizin Sayın Başbakanı Davutoğlu'nun Dolmabahçe Sarayı'nda kandil yemeğinde buluşması İslam'a yapılabilecek en büyük hakarettir. Esasında herkesin hakiki inancının deşifre olmasıdır.Dinde, paralel yapının temel prensibi olan dinlerarası diyalog, daha da ileri seviyede devam etmektedir. Zamanında İngiltere kraliçesini, olmadı prensini, olmadı papaların değişiminde yenisini, siyah rengine bakıp Obama'yı bile Müslüman yapan ülkede daha neler göreceğiz. Azınlık vakıflarına, şehit kanları ile alınmış yerler sözüm ona adalet uygulaması olarak teslim edilirken, milli vakıfların fazla kabul edilen mallarına el konmaktadır. Saraylar Papa'nın duaları ile açtırılırken çıt çıkmamış. Kiliseler restore edilirken veya bir taşı kalmış kiliseler tekrar yapılırken, kimseden bir tepki olmamıştır. Davutoğlu kiliseler ve havralar için sözler vermiştir. Aslında herkesin önce kendi inancını Kur'an ve hadislerin terazisinden geçirmesi şarttır. İslam'da sırat köprüsü çok incedir. Allah'ın (c.c) bir emrini inkâr, insanı köprüye bile gelemeden cehennem çukuruna düşürür. Emri kabul amma eksik uygulamak günaha sokar. Allah(c.c )hepimize iman şuuru versin, âmin.* * *Sayın Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, kendisinin ve diğer üyelerin, seçim barajına yapılmış olan ferdi itiraza bağlı alınacak kararda, büyük baskılarla karşılaştıklarını beyan etmişlerdir. Adalet, baskı karşısında hiç bir taviz vermeden çalışmakta olan bir müessesedir. Adalete baskı, Anayasal suçtur. Baskı yapan kim olursa olsun, savcılığın eline teslim edilmesi adalet açısından şarttır. Bu dava her Türk vatandaşının kendisine verilen hakkı arama davasıdır. Özel bir dava değildir. Kırk yıldır her seçimde hakkı gasp edilmiş mağdur insanlar, dolayısı ile partiler olduğu gibi, haksız güç kazanmış baraj üstü partiler vardır. Bunca yıldır milletimizin mağduriyetine hiç bir milletvekili temas etmemiştir. Şimdi durum adaletin zirvesinde tartışılmaktadır. Çıkan fırtınaların ülkemizde en yüce mahkemenin kararını etkilemesi, adaletin TERAZİ'sinin sapmasıdır ki, bu ülkemizde adaletin sonu demektir. Ayıbı demektir. Özel durumlarımızın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine, istemesek de, taşınması demektir.Seçim barajı:1- Anayasa'nın 67, 10, 12. maddelerine2- İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin 21. maddesine3- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Ek1 no.lu. protokolün 3'üncü maddesine aykırıdır.Açılım olayı da son derece vahim ve Anayasa ihlallerine sahne olmuştur. Defalarca terör örgütleri ile pazarlık edilmesi, onların isteklerini halka dahi danışmadan kanunlara eklenmesi, hatta değişmez dört maddenin riske sokulması, çıkarılan açılım kanunları Anayasa yönünden hatalıdır. En azından değişmez ilk dört maddenin ihlalidir. Bu dört maddenin tartışılması bile Anayasal suç ve aynı zamanda TERÖR suçudur. Hele teröristlerle müzakere, dünyanın hiç bir ülkesinde görülmemiştir. Hiç bir ülkede bir kısım toprak ve masum halkı, teröre teslim edilmemiştir. Hiç bir ülkenin idamlık suçluları kanunlar üzerinde danışman veya akil adam yapılmamıştır. Ve gene hiç bir ülkenin halkı bizim halkımız gibi böyle bir duruma düşürülmemiştir. Bunlara ilave ülkemiz terör hareketlerinin destekçisi durumuna bu yönetimle getirilmiştir. AKP yabancı terörü de eğit-donat, komşuya at olayını sürdürerek, Müslüman kanının dökülmesine sebep olmuştur. Bu yıl yapılması planlanan seçim, ülkenin bu badireden kurtulması için son şansıdır. BTP ve lideri Prof. Dr. Haydar Baş'ı milletçe görevlendirmek şart olmuştur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Prof. Dr. Ata Selçuk / diğer yazıları
Serbest bırakıldılar
Yurt dışı yasağı ve adli kontrol şartı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Nifak ve haset
Okullar tatil
Ankara'da kar ve fırtına beklentisi
Tutuklama talebi
Murat Ağırel ve Timur Soykan adliyede
'Mustafa Kemal örnektir'
Endonezya lideri TBMM'de konuştu
Hüseyin Baş’tan gözaltılara tepki
‘Gözaltı değil özgür basına gözdağı’
Erdoğan - DEM Parti görüşmesi gerçekleşti
Beklenen görüşme 13.30'da başladı
Hedef Kıbrıs'taki Türk varlığı
Rumlardan Türklere karşı yeni terör örgütü
Mısır, Avrupa'dan destek istiyor
9 milyondan fazla mülteci var
Trump, Karelina'yı Putin'den aldı
12 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı
Avrupa, Trump'ın kararından memnun
Leyen misilleme konusunda renk vermedi
Cumhurbaşkanlığı kurullarına yeni atamalar
140 isim Resmi Gazete'de
Ahmet Minguzzi'nin kabri tahrip edildi
Cinayet davasında ilk duruşma başladı
1 ay önce özelleştirilen madende göçük
İşçiler özelleştirmeye karşı çıkıyordu
Murat Ağırel ve Timur Soykan gözaltına alındı
Tehdit ve şantaj iddiası var
Serbest bırakıldılar
Yurt dışı yasağı ve adli kontrol şartı
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Nifak ve haset
Okullar tatil
Ankara'da kar ve fırtına beklentisi
Tutuklama talebi
Murat Ağırel ve Timur Soykan adliyede
'Mustafa Kemal örnektir'
Endonezya lideri TBMM'de konuştu
Hüseyin Baş’tan gözaltılara tepki
‘Gözaltı değil özgür basına gözdağı’
Erdoğan - DEM Parti görüşmesi gerçekleşti
Beklenen görüşme 13.30'da başladı
Hedef Kıbrıs'taki Türk varlığı
Rumlardan Türklere karşı yeni terör örgütü
Mısır, Avrupa'dan destek istiyor
9 milyondan fazla mülteci var
Trump, Karelina'yı Putin'den aldı
12 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı
Avrupa, Trump'ın kararından memnun
Leyen misilleme konusunda renk vermedi
Cumhurbaşkanlığı kurullarına yeni atamalar
140 isim Resmi Gazete'de
Ahmet Minguzzi'nin kabri tahrip edildi
Cinayet davasında ilk duruşma başladı
1 ay önce özelleştirilen madende göçük
İşçiler özelleştirmeye karşı çıkıyordu
Murat Ağırel ve Timur Soykan gözaltına alındı
Tehdit ve şantaj iddiası var
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.