Tarihi yarımada da bir mücevheri: Sokullu Mehmet Paşa Camii

Osmanlı İmparatorluğu'nun en etkili devlet adamlarından biri olan Sokullu Mehmet Paşa'nın adını taşıyan bu cami, tarihi ve mimari özellikleriyle ziyaretçilerini büyülüyor.

II. Selim'in kızı ve Sadrazam Şehit Mehmet Paşa'nın eşi olan Esmahan Sultan tarafından 1571 yılında eşi adına yaptırılan cami, Sultanahmet Meydanı'ndan Kadırga'ya doğru inen yol üzerinde, eğimli bir mevkide Bizans döneminin Aya Anastasia Kilisesi'nin yer aldığı alanda inşa edilmiştir.

Sokullu Mehmet Paşa Camii, Mimar Sinan'ın ustalık eserlerinden biri olarak kabul edilir ve Selimiye Camii stilinde yapılmıştır.

Caminin altı mahzen olup, denize yakın camiler içinde sağlam temeller üzerine kurulmuştur. Caminin avlusuna, merdivenlerle çıkılan giriş üstünde yer alan dershane ve yan giriş bölümlerindeki müezzin ile kayyım odaları, camiye apayrı bir hava katmaktadır.

Caminin iç avlusuna kuzey kapısından merdivenlerle girilmekte ve üç tarafı revaklar ile kuşatılmıştır. Bu revakların gerisinde ise üzeri kubbeli 16 tane medrese odası bulunur. Kemerler, revakları kubbeye bağlamakta ve etkileyici bir mimari tarzını sembolize etmektedir.

Cami avlusunun orta bölümünde ise sütun ile mermer şebekeleri sanatsal bir biçimde işlenen kubbeli ve orantılı bir şadırvan vardır. Caminin iç mekanında çini uygulamaları görülür ve 1807 yangınında zarar görmesi ve minaresinin kısmen yıkılması nedeniyle kürsü kısmından itibaren yeniden inşa edilmiştir.

Caminin iç mekanı

Sokullu Mehmet Paşa Camii'nin iç mekanı, Mimar Sinan'ın ustalığını ve Osmanlı mimarisinin zarif detaylarını yansıtan etkileyici bir görünüme sahiptir.

Cami, dikdörtgen planlı olup, ana kubbe sekiz kemere dayanır ve yan sofaları revaklı kat oluşturur. Kubbe "U" biçiminde koridorla çevrelenmiş ve mihrap önü bölümü dışa taşırılmış, üzeri yarım kubbeyle kapatılmıştır.

İç mekanda, çini uygulamaları görülür ve 1807 yangınında zarar görmesi ve minaresinin kısmen yıkılması nedeniyle kürsü kısmından itibaren yeniden inşa edilmiştir.

Caminin iç avlusuna kuzey kapısından merdivenlerle girilmekte ve üç tarafı revaklar ile kuşatılmıştır. Bu revakların gerisinde ise üzeri kubbeli 16 tane medrese odası bulunur.

Sokullu Mehmet Paşa Camii'nin iç mekanı, zengin süslemeleri ve mimari özellikleriyle, İstanbul'un tarihi yarımadasında bulunan en önemli kültürel miraslarından biri olarak kabul edilir.

Caminin dış cephesi

Caminin dış cephesi, denize yakın olması nedeniyle avlusuzdur ve son cemaat yerine iki yönden merdivenlerle çıkılır.

Dikdörtgen planlı caminin mihrabı çıkıktır ve ana kubbe sekiz kemere dayanır. Yan sofaları revaklı kat oluşturur ve kubbe "U" biçiminde koridorla çevrelenmiştir. Mihrap önü bölümü dışa taşırılmış ve üzeri yarım kubbeyle kapatılmıştır.

Caminin iç avlusuna kuzey kapısından merdivenlerle girilmekte ve üç tarafı revaklar ile kuşatılmıştır. Bu revakların gerisinde ise üzeri kubbeli 16 tane medrese odası bulunur.

Kemerler, revakları kubbeye bağlamakta ve etkileyici bir mimari tarzını sembolize etmektedir. Cami avlusunun orta bölümünde ise sütun ile mermer şebekeleri sanatsal bir biçimde işlenen kubbeli ve orantılı bir şadırvan vardır.

Sokullu Mehmet Paşa Camii'nin dış cephesi, tarihi ve kültürel mirasımızın korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır. Restorasyon ve koruma çalışmalarıyla, bu tarihi yapı, aslına uygun şekilde geleceğe taşınmaktadır.