Talak suresinin 4. ayetinin yorumu

(dünden devam…)

Bazı İslam alimleri, Talak suresinin 4. ayetini İslam'da erken bir evliliğe bir delil olarak göstermeye çalışıyorlar. Ayet şöyledir:

"Vellâî yeisne minel mahîdı min nisâikum inirtebtum fe iddetuhunne selâsetu eşhurin vellâî lem yahıdne, ve ulâtul ahmâli eceluhunne en yada'ne hamlehunn (hamlehunne), ve men yettekıllâhe yec'al lehu min emrihî yusrâ (yusran)."

"Ve eğer hayzdan (adetten) kesilmiş olan kadınlarınızdan şüphe ederseniz, o takdirde onların iddeti (müddeti) 3 aydır ve henüz hayz (adet) olmamış kadınların da (iddeti 3 ay). Yüklü olan (hamile) kadınların müddetleri ise yüklerini bırakıncaya (doğum yapana) kadardır. Ve kim Allah'a karşı takva sahibi olursa, (Allah) işinde ona kolaylık sağlar." (Talak, 4).

Ancak, bu net delili görmezden gelenler Talak Suresi 4. ayette, "hayzdan (adetten) kesilmiş olan kadınlarınızdan adet görmemiş" (vellâî lem yahıdne) ibaresinin küçük çocuğa işaret ettiğini iddia ederler.

İlginçtir ki, bazı "İslam alimleri", bu ifadeyi "hala evlenmemiş kızlar" olarak yorumlarlar ve bununla, İslam düşmanlarının dinimizde pedofiliya ile ilgili yalanlarına katkı sağlarlar. Oysa "vellâî lem yahıdne" ifadesinde ne "henüz" ne de "kız" kelimesi vardır. Ayetin gerçek anlamı, "Hayzdan (adetten) kesilmiş olan kadınlarınızdan" gibi olmalıdır.

İkincisi, ayette olgun kadınlardan bahsettiği için, "nisa" (olgun kadın) ifadesi kullanılmaktadır. Ayet, ergenliğe ulaşmayan kızlara yönelik olsaydı, onlar için "vildan, veled, benat" terimi kullanılırdı. Böyle olmadığı için, ayetin "kız" kelimesi ile bir ilişkisi yoktur. Zira adetten kesilmiş, yani menopoz dönemine girmiş kadınların bekleme süresi hamile olup olmadığının anlaşılması için 3 ay deniyor. Adet görmeyen az yaşlı kızın 3 ay beklemesine gerek yoktur. Zira o, hamile kalamaz. Hamile kalan kadın adet görmez. Ancak hamile olduğunun anlaşılması süre alır. Bu durumda olan kadınlar için de bekleme süresi 3 aydır. Hamileliği kesin olanlar ise doğuma kadar bekler. (http://tanrivar.blogspot.com/2015/06/cocuk-evliligipedefoli-talak-4-ayeti.html).

Hz. Aişe'nin evlilik yaşı ile ilgili iftira:

Müslüman dünyasında erken evlenmenin ana nedenlerinden biri ve en önemlisi, Hz. Aişe'nin Hz. Muhammed (s.a.v) ile erken evliliğini gösteren hadislerdir.

Hz. Ayşe diyor: "Ben altı yaşındayken (başka bir hadiste yedi), Hz. Peygamber (s.a.v) benimle evlendi ve ben dokuz yaşındayken benimle birlikteydi." (Buharî, Müslim, Ahmed b. Hanbel rivayet etmişler. bak: Neylu'l-Avtar, 6/120).

Biz, Hz. Aişe'nin 9 yaşında Hz. Muhammed (s.a.v) ile evlenmesine kuşkuyla yaklaşıyoruz. Zira bu, Kur'an-ı Kerim'in ilkelerine zıttır. Bu nedenle, bu hadisin doğru olup olmamasını araştırmak gerekiyor: 

1- Hz. Aişe'nin 595 yılında doğan kızkardeşi Esma'nın 15 yaşında İslam'ı kabul ettiği biliniyor. (Nevevi, Tenzibül-esma, 2-597; Hakim, Müstedrek 3–635).

Bu, risaletin ilk yılına 611'e denk geliyor. (595+15=610 veya 611 yılı). Bu doğru rakamdır. Zira Esma'nın babası Hz. Ebu Bekir 611'de Müslüman olmuştur. Hz. Aişe Esma'dan 10 yaş küçük olduğu için, 611'de 5 veya 6 yaşında olması gerekiyordu (15-10 =5). O zaman, Hz. Aişe'nin doğum yılı 606 idi (611-5=606). Hz. Aişe'nin Bedir savaşından iki yıl sonra, 624 yılında evlendiğini kabul edersek, 624'te onun 18-19 yaşlarında olduğunu söyleyebiliriz (624-606=18).

2- Hz. Aişe, Esma'dan 10 yaş küçüktür. 622'de Esma 27 yaşı, Aişe'nin 17 yaşındadır (27-10=17). (Nevevi, Tenzibül-esma, 2–597). O zaman, 624'de evlilik yılında Hz. Aişe'nin yaşı 18 veya 19'dur.

3- Buhari ve Ahmed b. Hanbel (Müsned) Hz. Aişe'nin böyle söylediğini naklederler: "Annem ve babam İslam dinini kabul ettiği dönemde ben kendimi anlıyordum." O dönemde Hz. Aişe 5-6 yaşlarındaydı. Babası Ebu Bekir, 611'de Müslüman oldu. Anlaşılan odur ki, Hz. Aişe'nin 6 yaşında evlendiğini söyleyen bazı raviler, onu, 611'de Ebu Bekir'in Müslüman olması ile karıştırmışlardır. 624'de Hz. Aişe'nin 6 yaşında evlendiğini kabul etsek, o zaman, henüz 611'de doğmadığını söyleyebiliriz. Fakat Hz. Aişe hadiste bildirildiği gibi, 611'de her şeyi anladığını söylüyor. Bu nedenle, Hz. Aişe'nin yaşı, babası İslam'ı kabul ettiğinde 6, evlendiğinde 18-19'dur. 

4- Buhari'ye göre, Hz. Aişe, Kamer Suresi'nin 46. ayeti ile ilgili olarak şöyle demiştir: "Ben Mekke'de oyun oynayan bir kız iken Hazreti Muhammed'e (s.a.v), 'Doğrusu, onların asıl buluşma zamanları, kıyamet saatidir; kıyamet saatinin dehşeti ise, tarif edilemeyecek kadar müthiş ve ne acıdır!' ayeti nâzil oldu." (Buhârî, Fezâilü'l-Kur'ân 6, Tefsîru Sûre, (54) 6). 

Birçok kaynak, Kamer ayetinin "Oku" (ikra) ayetinden dört yıl sonra 614'te ortaya çıktığını söylüyor. (Buhari, Fezailü'l-Kuran 6, Tefsir-u sure (54) 6; Askalani, Fethul-bari, 11-291).   

Hz. Aişe'nin 624'te 18-19 yaşlarında evlendiğini kabul edersek, onun 614'te 9 yaşında olduğunu söyleyebiliriz (19-10=9). Bu "Ben Mekke'de oyun oynayan bir kız iken" hadisine de uyuyor. Hz. Aişe'nin 6 veya 9 yaşında evlendiğini kabul etsek, o zaman, o, 614'te doğmamış olmalıydı. Ancak, hadiste 614'te "Mekke'de oyun oynayan bir kız" olduğu söyleniliyor. O zaman, onun 624'te 18-19 yaşlarında olduğu daha doğru bir ihtimaldir. 

5- Cahiliye Arapları yeni doğan kızların yaşını kaydetmezlerdi. Kızların yaşı, adet durumunun başladığı andan itibaren hesaplanıyordu. Hz. Aişe'nin adet durumunun normal olarak 12-13 yaşta başladığını kabul etsek, onun 6 yaşında evlenmesi ile bağlı hadisin yerine geldiğini görürüz. Zira 624'te 18-19 yaşlarında evlendiğinde, 6 yıl adet durumunu yaşamıştır (18-6=12).  

6- Hz. Peygamber (s.a.v) vefat ettiğinde (632) Hz. Aişe 28 yaşındaydı. Onların evliliklerinin 9 yıl sürdüğü malumdur. Bu, Hz. Aişe'nin 18-19 yaşında evlendiğine delalet ediyor (28-9=19).

7- Hz. Aişe Hz. Peygamber'in (s.a.v) vefatından (632) sonra 48 yıl yaşamış ve Hicri 58'de 74 yaşında vefat etmiştir. Hz. Peygamber'in (s.a.v) vefatında 26 yaşı olması gerekiyordu (74-48=26). Onların 9 yıl evli olduğuna dayanarak, Hz. Ayşe'nin 18 yaşında evlendiğini söyleyebiliriz (26-9= 17).

Sonuç: Hz. Aişe 624'te Hz. Peygamber (s.a.v) ile evlendiğinde 18 yaş civarındaydı. Bunu, hem Kur'an-ı Kerim'in ayetleri, hem de onlarla hadislerin kıyaslı tahlili tasdik ediyor.