Havaların ısınması ve okulların tatil sürecine girmesi dolayısıyla sünnet mevsiminin başladığını hatırlatan uzmanlar, bir cerrahi girişim olan sünnette hijyene çok dikkat edilmesi gerektiğini bildirdi.
Hem dinî hem de millî bir olgu
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yunus Söylet, sünnetin toplumumuzda bir taraftan dini anlamda sünnetin yerine getirilmesi için yapılan, diğer taraftan geleneksel anlamda en yaygın uygulanan cerrahi girişim olduğunu söyledi. Bu kadar geniş kitleyi ilgilendiren bu cerrahi girişime çok büyük bir dikkat gösterilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Söylet, "Maalesef bu anlamda gereken özenin gösterilmediğini görüyoruz. İşin en önemli tarafı, bu cerrahi girişim psikolojik ve fiziksel gelişimini henüz tamamlamakta olan bir yaş grubundaki çocuklarda uygulanmaktadır. Her cerrahi girişim gibi sünnetin de çeşitli komplikasyonları olabilmekte, bazen düzeltilmesi için birkaç ameliyat gereken olumsuzluklar meydana gelebilmektedir" dedi.
Telafisi imkansız hatalar
Bu tür hasarlara en çok ehil olmayan ellerin yaptığı sünnetlerde rastlandığını belirten Prof. Söylet, "Son yıllarda toplumumuzda 'toplu sünnet' olayı giderek yaygınlaştı. Genellikle hayır işlemek maksadıyla yapılan bu faaliyetlerde bir günde 500, hatta bazen 1000 çocuk sünnet ettirilmektedir. Bu da büyük bir telaş içinde olmakta ve zaman zaman hijyen şartlarının ihmal edilmesine sebep olmaktadır. Böylece de hayır işleyelim derken önemli tıbbi hatalara yol açılabilmektedir. Bunun önlenmesi için sünnet girişimi sürecinde hijyene çok dikkat edilmelidir. Bir kere bunun bir ameliyat olduğu unutulmamalıdır ve bir ameliyat hangi ortamda yapılıyorsa, sünnet için de aynı hassasiyet gösterilmelidir. Burada şunu hatırlatmakta fayda var: Eğer toplu bir etkinlik yapılacaksa, bunun eğlencesi ve ikramı dış ortamda olabilir, ancak sünnet operasyonu mutlaka hijyenik ortamlarda gerçekleştirilmelidir."
Hem dinî hem de millî bir olgu
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yunus Söylet, sünnetin toplumumuzda bir taraftan dini anlamda sünnetin yerine getirilmesi için yapılan, diğer taraftan geleneksel anlamda en yaygın uygulanan cerrahi girişim olduğunu söyledi. Bu kadar geniş kitleyi ilgilendiren bu cerrahi girişime çok büyük bir dikkat gösterilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Söylet, "Maalesef bu anlamda gereken özenin gösterilmediğini görüyoruz. İşin en önemli tarafı, bu cerrahi girişim psikolojik ve fiziksel gelişimini henüz tamamlamakta olan bir yaş grubundaki çocuklarda uygulanmaktadır. Her cerrahi girişim gibi sünnetin de çeşitli komplikasyonları olabilmekte, bazen düzeltilmesi için birkaç ameliyat gereken olumsuzluklar meydana gelebilmektedir" dedi.
Telafisi imkansız hatalar
Bu tür hasarlara en çok ehil olmayan ellerin yaptığı sünnetlerde rastlandığını belirten Prof. Söylet, "Son yıllarda toplumumuzda 'toplu sünnet' olayı giderek yaygınlaştı. Genellikle hayır işlemek maksadıyla yapılan bu faaliyetlerde bir günde 500, hatta bazen 1000 çocuk sünnet ettirilmektedir. Bu da büyük bir telaş içinde olmakta ve zaman zaman hijyen şartlarının ihmal edilmesine sebep olmaktadır. Böylece de hayır işleyelim derken önemli tıbbi hatalara yol açılabilmektedir. Bunun önlenmesi için sünnet girişimi sürecinde hijyene çok dikkat edilmelidir. Bir kere bunun bir ameliyat olduğu unutulmamalıdır ve bir ameliyat hangi ortamda yapılıyorsa, sünnet için de aynı hassasiyet gösterilmelidir. Burada şunu hatırlatmakta fayda var: Eğer toplu bir etkinlik yapılacaksa, bunun eğlencesi ve ikramı dış ortamda olabilir, ancak sünnet operasyonu mutlaka hijyenik ortamlarda gerçekleştirilmelidir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.