Şu fotoğrafa bir daha bakalım

Dost-düşman her kesin üzerinde ittifak ettiği gibi dünyanın en güzel ülkelerinden biri olan, bize göre birincisi olan ve milli şairimizin tarifi ile "Cennet Vatan" tanımlamasını fazlası ile hak eden bir ülkede yaşıyor muyuz, yaşıyoruz.Üç tarafı denizlerle çevrilmiş, akarsuları, dağları, ovaları, yaylaları, dereleri-tepeleri ile dillere destan, dört mevsimi dillere destan, yer altı kaynakları dillere destan bu canım ülkeyi altı senedir tek başına yöneten AKP iktidarı mı, evet.AKP'nin kuruluşundan itibaren, merkezden muhite, şehirlerden köy teşkilatlarına kadar içinde yer alan, bizzat görev alanlar, genel olarak "nurcu" diye ifade edilen kesimden, özelde ise Gülen cemaatinden mi, evet.3 Kasım genel seçimlerinde, 28 Mart yerel seçimlerinde ve 22 Temmuz genel seçimlerinde AKP'yi  tek başına iktidar yapmak için bütün güçleri ile çalışan ve "cemaatten" adamlarını ve adaylarını listelere yerleştirenler bu arkadaşlar değil mi, evet.Önceden sahip oldukları  ve AKP iktidarı ile kat kat katladıkları medya organları ile bu iktidarın bulunmaz Bursa kumaşı olduğunu, yerinin asla doldurulamayacağını millete pompalayanlar bunlar mı, evet.Yani AKP iktidarı, eşittir bu arkadaşların iktidarı diyebilir miyiz?Elbette.Yaklaşık altı senede ülkeyi getirdikleri noktaya bakalım; tam bir felaket.Borçları gırtlağına kadar çıkarılmış, bir bakanın ifadesi ile, cari açığını kapatmak için vatan toprağı satar hale gelmiş, tarım ülkesi iken, hububat ithal eder hale gelmiş, milletini, bayat ekmek kuyruklarında beklemeye mecbur etmiş, ülkenin yüz yıllık birikimlerini ecnebilere peşkeş çekmiş, kavgalı olmadığı devlet kurumu kalmamış, ülkeyi küresel tefecilerin cenneti ve fakat ülke insanının cehennemi haline getirmiş bir iktidar.Arkadaşlar! Milleti kandırmaya uğraşmayın bu fotoğraf sizin eseriniz. Yaptıklarınız, yapacaklarınızın habercisidir.Altı senedir bu milletin, bu ülkenin yönetiminde bizzat söz sahibisiniz."Babalar gibi satanlardansınız", değilseniz kesinlikle satışları alkışlayanlardansınız."Özelleştirme tuzağını" millete allayıp-pullayarak yutturanlardansınız, değilseniz, bu ad altında bu çilekeş milletin yüz yıllık, yüz elli yıllık birikimlerini bir-iki yıllık karları karşılığında ecnebilere veya yandaşlara peşkeş çekenlerin alkışçılarındansınız.Bir yandan devletin elindeki kurumlar bir bir çıkarken, diğer yandan da borçların gırtlağa çıkması çelişkisini altı senedir millete "çok iyi gidiyoruz" diye yutturanlar sizlersiniz.Cari açığını kapatmak için vatan toprağı satan, borçlarının faizini ödeyebilmek için altın yumurtlayan tavuklarını elden çıkaran, maden yataklarını ecnebilere devreden bir ülke fotoğrafı bizzat sizin fotoğrafınız.Manzara bu iken, hal böyle böyle iken, bir de çıkıyorsunuz, yüzünüz kızarmadan ülkeyi dışa açtığınızdan, ülkeyi zenginleştirdiğinizden söz ediyorsunuz.Pes doğrusu.Şahsi zenginliklerinizden, iktidar gücünü kullanarak bir gazetenin yanına iki daha, bir televizyonun yanına üç tane daha ilave etmekten söz ediyorsanız, haklısınız. Kar topu gibi büyüdüğünüzden hiç şüphe yok. Ama, insaf edin bir de millete bakın, kapanan kepenklere bakın, sönen ocaklara bakın, yıkılan yuvalara bakın, yabancı bankaların eline geçen dönüm dönüm arazilere bakın, binalara, dairelere bakın.Elli senedir adam yetiştiriyoruz diye milletin üstünden yorganını, ayağından ayakkabısını aldınız ve işte yetiştirdiğiniz adamların icraatları ortada, millete ve devlete maliyetleri ortada.Lütfen, bundan sonra artık, "hizmetten ve himmetten" söz etmeyin,çünkü hiç yakışmıyor ağzınıza ve milletin yakasından düşün artık.