Siz de güldünüz mü?

Partisi tarafından düzenlenen eğitim kampının kapanış konuşmasında sayın Başbakanı dinlerken bilmem siz de güldünüz mü? "Sekiz seneden beri kimin tavuğuna kış dedik yav?" deyince gayri ihtiyari gülme krizine girdik. Başbakan sözü tavuk muhabbetinden açınca zatı şahanelerinin başbakanlığı devrinde bütün bir ülkenin tavuklarının köşe-bucak kovalandığı, canlı canlı çuvallara doldurulup ateş çukurlarına atıldığı o meşhur "kuş gribi" nedeniyle oluşan tavuk yakma manzaralarını hatırladık. Çukurlara çuval çuval atılan tavukların üzerlerine dozerlerle toprak verilip kapatıldığı gibi o mesele de öylece kapatıldı. Neyin nesi idi, kimin fesi idi bu kuş gribi, nerden gelmişti, nasıl gelmişti, niye gelmişti ve daha da önemlisi gripten kurtuluşun yolu-yordamı böylemi olmalıydı? Unutuldu gitti. Ardından da bilindiği gibi domuz gribi icad edildi. Hatta rivayet o ki bu gribe karşı yapılması gereken aşı yüzünden Başbakanla sağlık bakanı arasında bir süre serin havalar esti. Hemşehrimiz  olan sayın sağlık bakanının domuz gribi yüzünden binlerce kişinin öleceğini söylediği de yazıldı-çizildi. Unutulanlar kervanına o da katıldı sonunda. Zatı şahanelerinin devri iktidarlarında öyle şeyler yaşandı ki "tavuğa kış demek" onların yanında eğlence bile sayılmaz. Haçlı dünyasının oluşturduğu işgal orduları tarafından komşumuz Irak'ın işgaline verilen desteği eleştirenler, BOP projesinin hem ülkemiz hem de bölgemiz açısından bir felaket projesi olduğunu, böyle  bir projenin eş başkanlığına Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Başbakanın yakışmadığını ileri sürenler sürüm sürüm sürünüyorlar. Bu hal, kimsenin tavuğuna en ağırından "kış demek" değil midir? "Sekiz seneden beri kimin tavuğuna kış dedik yav" cümlesinden daha komik olan, daha gülünç olan neydi biliyor musunuz? Salonu çınlatan alkışlardı.