Rumlar iş birliği istemiyor
KKTC lideri Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimine BM aracılığıyla sundukları 6 yeni iş birliği önerisine henüz yanıt alamadıklarını belirterek, amaçlarının uzlaşı için ortak zemin koşullarının oluşmasına katkı koymak olduğunu söyledi
04.08.2022 15:55:00





Kıbrıs konusu, BM aracılığıyla GKRY'ye sunulan iş birliği önerileri ve Kıbrıs'ta konuşlu BM Barış Gücü'nün görev süresinin KKTC'nin rızasının alınmadan uzatılmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1 ve 8 Temmuz'da Güney Kıbrıs Rum Yönetimine (GKRY), Birleşmiş Milletler (BM) aracılığıyla sundukları 6 yeni iş birliği önerisine henüz yanıt alamadıklarını belirterek, önerilerle amaçlarının Kıbrıs adasında müktesep eşit egemen iki taraf arasında iş birliği sağlamak ve bu yolla olası bir uzlaşı için ortak zemin koşullarının oluşmasına katkı koymak olduğunu söyledi. GKRY'nin bir süre önce kendilerine sözde Güven Artırıcı Önlemler bağlamında, daha önce de sundukları önerileri sunduğunu anımsatan Tatar, bu önerilerin içerisinde Ercan Havalimanının BM kontrolünde, Gazimağusa Limanı'nın ise AB kontrolünde açılmasının ve Maraş'ın BM'ye (yani Rum tarafına) devredilmesinin yer aldığını, bunları kabul etmelerinin söz konusu olmadığını anlattı. Tatar, "Cumhurbaşkanı seçilmemden sonra bizim siyasetimiz, KKTC'nin egemenliğine bağlı olarak geliştirilmektedir. Artık Kıbrıs'ta federal temele dayalı bir anlaşma olamaz. Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa bunun mutlaka egemen eşitliğe ve eşit uluslararası statüye dayalı olması gerekmektedir. Rumların yaptığı bu Güven Artırıcı Önlemler, Rum tarafının egemenliğini KKTC'ye yaymayı ve nihai çözüm olarak federal çözüm kisvesi altında bir Rum cumhuriyetine dönüşen sözde Kıbrıs Cumhuriyeti bünyesine Kıbrıs Türk halkını yamalamayı amaçlamaktadır" diye konuştu.
BM aracılığıyla ve müktesep eşitlik temelinde GKRY'ye 6 farklı yeni iş birliği önerisi sunulduğunu hatırlatan Tatar, bu önerilerin iki devlet arasında iş birliğini içerdiğini ve iki tarafa da fayda sağlayacağını belirtti. Tatar, "Rum tarafına, hiçbir tarafın diğeri üzerine egemenliğinin yayılmayacağı ve KKTC'nin egemenliğinin bir zarar görmeyeceği iş birliği önerileri sunduk" dedi. Öneri paketinin içerisinde hidrokarbon, elektrik, yenilenebilir enerji, su, Kıbrıs Adası'nın mayınlardan temizlenmesi ve düzensiz göçle mücadele başlıklarının yer aldığını aktaran Tatar, bu önerilerin Türkiye'nin de desteğiyle sunulduğunu ifade etti. Tatar, "Sunduğumuz iş birliği önerilerine karşılık henüz Kıbrıs Rum tarafından bir cevap alamadık. Bizim bu önerilerle amacımız, Kıbrıs adasında müktesep eşit egemen iki taraf arasında iş birliği sağlamak ve bu yolla olası bir uzlaşı için ortak zemin koşullarının oluşmasına katkı koymaktır. Rum yönetimi ne kadar egemense KKTC de o kadar egemendir" diye konuştu. GKRY'ye ilettiği önerilerin gerek Ada gerekse bölge için önem arz eden konular olduğuna, uluslararası camiadan muhataplarına da ilettiğine dikkati çeken Tatar, 6 farklı başlıktaki önerilerin uygulanması halinde her iki tarafın da kazançlı çıkacağını kaydetti.
Kıbrıs'ta konuşlu BM Barış Gücü'nün görev süresinin yeniden 6 aylığına uzatılmasının BM Güvenlik Konseyi tarafından 28 Temmuz'da karara bağlandığını ancak KKTC'nin rızasının alınmadığını hatırlatan Tatar, Türkiye'nin de desteğiyle yürüttükleri yeni siyasete (Kıbrıs'ta mevcut iki devlete dayalı çözüm) BM'nin de saygı duyması gerektiğini vurguladı. Tatar, şunları kaydetti:"BM'nin 2000 yılında hazırlattığı, tavsiye niteliğindeki Brahimi Raporunda, 'BM, çatışma olan bölgelerde BM Barış Gücü görevlendirecekse, mutlak suretle tarafların onayını alması gerekir' ifadesi yer alıyor. Kıbrıs'ta artık sayfa değişmiştir, mevcut iki devlete ve bunların egemen eşitlikleri ile eşit uluslararası statülerine dayalı çözüm temelinde yeni bir siyaset geliştirilmiştir. Türk tarafı olarak BM'ye Brahimi Raporu'nu hatırlatıyoruz. BM tarafından oluşturulan Barışı Koruma Operasyonları Paneli'nin 2000 yılında BM Genel Sekreterine sunduğu raporda BM barış gücü operasyonları için yerel tarafların rızasının alınmasının ve tarafsızlığın korunmasının temel ilkeler olduğunun altı çizilmektedir. Brahimi Raporuna bakınız ve Kıbrıs'taki gerçekleri görüp yeni bir değerlendirme yapınız. Kıbrıs Türk Halkının müktesep egemen eşitliği göz ardı edilerek bir yere varılamaz. BM'den müktesep eşitliğimizin gereklerinin gözetilmesini bekliyoruz."
Rumlara 6 iş birliği önerisi
BM aracılığıyla ve müktesep eşitlik temelinde GKRY'ye 6 farklı yeni iş birliği önerisi sunulduğunu hatırlatan Tatar, bu önerilerin iki devlet arasında iş birliğini içerdiğini ve iki tarafa da fayda sağlayacağını belirtti. Tatar, "Rum tarafına, hiçbir tarafın diğeri üzerine egemenliğinin yayılmayacağı ve KKTC'nin egemenliğinin bir zarar görmeyeceği iş birliği önerileri sunduk" dedi. Öneri paketinin içerisinde hidrokarbon, elektrik, yenilenebilir enerji, su, Kıbrıs Adası'nın mayınlardan temizlenmesi ve düzensiz göçle mücadele başlıklarının yer aldığını aktaran Tatar, bu önerilerin Türkiye'nin de desteğiyle sunulduğunu ifade etti. Tatar, "Sunduğumuz iş birliği önerilerine karşılık henüz Kıbrıs Rum tarafından bir cevap alamadık. Bizim bu önerilerle amacımız, Kıbrıs adasında müktesep eşit egemen iki taraf arasında iş birliği sağlamak ve bu yolla olası bir uzlaşı için ortak zemin koşullarının oluşmasına katkı koymaktır. Rum yönetimi ne kadar egemense KKTC de o kadar egemendir" diye konuştu. GKRY'ye ilettiği önerilerin gerek Ada gerekse bölge için önem arz eden konular olduğuna, uluslararası camiadan muhataplarına da ilettiğine dikkati çeken Tatar, 6 farklı başlıktaki önerilerin uygulanması halinde her iki tarafın da kazançlı çıkacağını kaydetti.
BM hukuku ihlal ediyor
Kıbrıs'ta konuşlu BM Barış Gücü'nün görev süresinin yeniden 6 aylığına uzatılmasının BM Güvenlik Konseyi tarafından 28 Temmuz'da karara bağlandığını ancak KKTC'nin rızasının alınmadığını hatırlatan Tatar, Türkiye'nin de desteğiyle yürüttükleri yeni siyasete (Kıbrıs'ta mevcut iki devlete dayalı çözüm) BM'nin de saygı duyması gerektiğini vurguladı. Tatar, şunları kaydetti:"BM'nin 2000 yılında hazırlattığı, tavsiye niteliğindeki Brahimi Raporunda, 'BM, çatışma olan bölgelerde BM Barış Gücü görevlendirecekse, mutlak suretle tarafların onayını alması gerekir' ifadesi yer alıyor. Kıbrıs'ta artık sayfa değişmiştir, mevcut iki devlete ve bunların egemen eşitlikleri ile eşit uluslararası statülerine dayalı çözüm temelinde yeni bir siyaset geliştirilmiştir. Türk tarafı olarak BM'ye Brahimi Raporu'nu hatırlatıyoruz. BM tarafından oluşturulan Barışı Koruma Operasyonları Paneli'nin 2000 yılında BM Genel Sekreterine sunduğu raporda BM barış gücü operasyonları için yerel tarafların rızasının alınmasının ve tarafsızlığın korunmasının temel ilkeler olduğunun altı çizilmektedir. Brahimi Raporuna bakınız ve Kıbrıs'taki gerçekleri görüp yeni bir değerlendirme yapınız. Kıbrıs Türk Halkının müktesep egemen eşitliği göz ardı edilerek bir yere varılamaz. BM'den müktesep eşitliğimizin gereklerinin gözetilmesini bekliyoruz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.