Panik virüsten tehlikeli

Bakan Akdağ ile toplantı yapan WHO yetkilileri şöyle diyor: Kuş göçü azaldıkça vakalar azalacak. Türkiye şeffaf davrandı. En kötü durum panik yapmak. Bilinç arttıkça mücadele daha güçlenecek Sağlık Bakanı Recep Akdağ'la toplantı yapan Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Avrupa Bölge Direktörü Marc Danzon, Türkiye'nin kuş gribi konusunda şeffaf davrandığını, bu durumun işbirliğini kolaylaştırdığını açıkladı. Halkın bilinçlendirilerek ölü kanatlı hayvanlarla temasın önlenmesinin önemini vurgulayan Danzon, panikten kaçınılması gerektiğini ifade etti. EN ÖNEMLİ KONU ÖLÜ HAYVANLARA TEMAS: (Türkiye'de) Patolojik imkânlar kullanılarak her hasta çok iyi bir tedaviye alındı, yeni vakaların sürveyansı izlendi. Asıl önemli konunun ise halkın iyi bilgilendirilmesi ve halkın bu konuda gerekli tavır ve davranışları benimsemesi. Özellikle çocukların ölü hayvanlarla temasının önlenmesini gerekiyor. İnsan sağlığının gelecekte de korunması açısından temasın kontrolü büyük önem arz ediyor. SEYAHAT KISITLAMALARINA KARŞI BURADAYIM: Türkiye'nin çevresindeki ülkelerle temasa başladık ve bilgilendirmeye devam edeceğiz. Karşılaşılabilecek en kötü durum, panik durumu. Nedensiz panikle başa çıkılması zordur. Seyahat kısıtlamalarıyla ilgili sorular var. Ben bunun canlı örneği olarak çıkıp geldim. Başka uzmanlar da Türkiye'de. Ben karşınızda bu insanların canlı bir kanıtı olarak duruyorum. Seyahatlerin tehlike arz etmesi gibi konular daha çok medya tarafından ortaya atılıyor. Kuş gribi ilk Türkiye'de görülmüş bir hastalık değil. 1997'den beri vakalara rastlıyoruz. Bu hastalığa panik halinde yakalanmış değiliz. İNSANDAN İNSANA GEÇİŞ OLSA, WHO BUNU AÇIKLAR: Kuş gribi virüsünün şu ana kadar mutasyona uğrayarak insandan insana geçişi görülmedi. İnsandan insana bulaşmış bir tane bile vaka olsa bunu açıklamak bizim sorumluluğumuzdur. Şayet bu olursa, dünya çapında pandemi, bir salgın için birinci adım atılmış demektir. TÜM VAKALAR KÜMESLERDEN ÇIKTI: Şu ana kadarki vakaların hepsinde doğrudan kümes hayvanlarıyla temas söz konusuydu. AB'nin Türkiye'nin önlem almakta yetersiz kaldığı şeklindeki raporu bilgilerimizin dışında. Türkiye'deki WHO ekibi içinde AB, UNICEF, Dünya Gıda Örgütü ve hayvan hastalıklarıyla ilgili örgütün temsilcileri var, bu kuruluşların beyanları ve ifadeleri arasında çelişki olmaması açısından işbirliği bulunması ve kelimelerin dikkatli kullanılması gerekiyor. Hem halk hem basın gelecek tahmini bekliyor, ama hastalık yarın bitecek veya uzun sürecek demenin imkânı yok. 'Bilinç artarsa tehlike azalır' Sağlık Bakanı Recep Akdağ da, hastalıklı hayvanlarla temas konusunda son derece dikkatli davranılması gerektiğini vurgulayarak "Bazı kuşların şubat ayına kadar sürecek göç mevsiminin tam ortasındayız. Kümes hayvanlarında ciddi bir itlaf çalışması sürüyor. Vatandaşlarımızın bilincini artırdığımızda hastalık yayılmayacaktır" diye konuştu. Gelişmiş ülkelerin tamiflu gibi kuş gribi ilaçlarını stoklaması nedeniyle diğer ülkelerin sıkıntı yaşadığının anımsatılınca Danzon, gelişmiş ülkelerin diğer ülkelere yardım etmesi gerektiğini belirtirken, gelişmemiş ülke derken Türkiye'yi kastetmediğini söyledi. Sağlık Bakanı Akdağ ise Türkiye'nin ilaç stoklama konusunda erken hareket ettiğini, 2.5 ay önce 1 milyon ünite sipariş verildiğini ve bunun 100 bin ünitesinin şu an Türkiye'ye geldiğini söyledi. İlacın hastaya ilk 48 saat içerisinde verilmesi gerektiğini ancak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde ölen çocukların hastaneye beş-altı gün geç getirildiğini ifade eden Akdağ, ön tanı negatif çıkmasına karşın bu hastalara da ilk 24 saatte ilaç verildiğini anlattı.         Radikal