Yazar Orhan Pamuk hakkında 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle "Türklüğü alenen aşağılamak" suçundan dava açılan Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, yargılamanın eski TCK'ya göre yapılabilmesi için izin alınması amacıyla dosyayı Adalet Bakanlığı'na gönderdiği belirtildi. Adalet Bakanlığı'nın izin yazısı duruşma gününe kadar mahkemeye yetişmemesi halinde Orhan Pamuk davası düşebilir.
Pamuk'un avukatı Haluk İnanıcı tarafından yapılan yazılı açıklamada, yazar hakkında, İsviçre'de yayınlanan "Das Magazin" adlı haftalık dergide yer alan röportajında, "Bu topraklarda bir milyon Ermeni, 30 bin Kürt öldürüldü" şeklinde geçen ifadesi nedeniyle Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca dava açıldığı hatırlatıldı.
Pamuk'un, "Türklüğü alenen aşağılamak" suçunu işlediği iddiasıyla yeni TCK'nın 301. maddesi uyarınca 6 ay ile 3 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istendiği belirtilen açıklamada, mahkemenin ilk duruşma günü olarak 16 Aralık 2005 tarihini belirlediği kaydedildi.
Açıklamada, davaya bakacak Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, suç tarihi olarak gösterilen 9 Şubat 2005 tarihi itibariyle yeni TCK'nın mı, yoksa eski TCK'nın mı sanığın lehine olduğunu savcılığa sorduğu, savcılığın da eski TCK'nın sanığın lehine olduğunu bildirdiği anlatıldı. Savcılığın, bu yönden Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiği yönünde de görüş bildirdiği ifade edilen açıklamada, bu konuyu değerlendiren mahkemenin, sanığın eski TCK'ya göre yargılamasının yapılabilmesi için Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmasına karar verdiği bildirildi.Dosyanın bu nedenle bakanlığa gönderilmesi amacıyla Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdi edildiği belirtilen açıklamada, bu ara karara rağmen mahkemenin, "muhakemenin durması" kararı veremediği ve duruşma gününden vazgeçmediği ifade edilerek, şöyle denildi: "Adalet Bakanlığı'nın izin verme ya da vermeme yazısının duruşma gününe kadar mahkemeye yetişmesi halinde, mahkeme yargılamayı bu yazıya bağlı olarak yürütecektir. Adalet Bakanlığı'nın izin yazısı duruşma gününe kadar mahkemeye yetişmemesi halinde ise Orhan Pamuk'un sorgusunun yapılması mümkün olmayabilecektir.Müvekkilimiz, mahkeme tarafından kendisine yapılan duruşma davetiyesinin halen geçerli olması ve duruşma gününün iptal edilmemesi nedeniyle mahkemece başka bir ara karar verilmediği takdirde duruşma günü mahkemeye gidecektir."
Pamuk'un avukatı Haluk İnanıcı tarafından yapılan yazılı açıklamada, yazar hakkında, İsviçre'de yayınlanan "Das Magazin" adlı haftalık dergide yer alan röportajında, "Bu topraklarda bir milyon Ermeni, 30 bin Kürt öldürüldü" şeklinde geçen ifadesi nedeniyle Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'nca dava açıldığı hatırlatıldı.
Pamuk'un, "Türklüğü alenen aşağılamak" suçunu işlediği iddiasıyla yeni TCK'nın 301. maddesi uyarınca 6 ay ile 3 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istendiği belirtilen açıklamada, mahkemenin ilk duruşma günü olarak 16 Aralık 2005 tarihini belirlediği kaydedildi.
Açıklamada, davaya bakacak Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin, suç tarihi olarak gösterilen 9 Şubat 2005 tarihi itibariyle yeni TCK'nın mı, yoksa eski TCK'nın mı sanığın lehine olduğunu savcılığa sorduğu, savcılığın da eski TCK'nın sanığın lehine olduğunu bildirdiği anlatıldı. Savcılığın, bu yönden Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiği yönünde de görüş bildirdiği ifade edilen açıklamada, bu konuyu değerlendiren mahkemenin, sanığın eski TCK'ya göre yargılamasının yapılabilmesi için Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmasına karar verdiği bildirildi.Dosyanın bu nedenle bakanlığa gönderilmesi amacıyla Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdi edildiği belirtilen açıklamada, bu ara karara rağmen mahkemenin, "muhakemenin durması" kararı veremediği ve duruşma gününden vazgeçmediği ifade edilerek, şöyle denildi: "Adalet Bakanlığı'nın izin verme ya da vermeme yazısının duruşma gününe kadar mahkemeye yetişmesi halinde, mahkeme yargılamayı bu yazıya bağlı olarak yürütecektir. Adalet Bakanlığı'nın izin yazısı duruşma gününe kadar mahkemeye yetişmemesi halinde ise Orhan Pamuk'un sorgusunun yapılması mümkün olmayabilecektir.Müvekkilimiz, mahkeme tarafından kendisine yapılan duruşma davetiyesinin halen geçerli olması ve duruşma gününün iptal edilmemesi nedeniyle mahkemece başka bir ara karar verilmediği takdirde duruşma günü mahkemeye gidecektir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.