Allah'ın dini tektir. Yüce Allah (c.c.) insanların hidayeti için İslam dininin güzel ahlakını, insanların ahirete nasıl hazırlanacaklarını öğretmek için yol gösterici peygamberler, kitaplar göndermiştir. En son olarak da Kur'an-ı Kerim'i, Kur'ân'ın müfessiri ve öğreticisi, âlemlere rahmet olan Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'i (s.a.a.), O'nun vasi halifeleri olan hidayet meşalesi Ehl-i Beyti'ni, vasi imamlarını göndermiştir. Onlara tâbi olup sevilmelerini, onların yolundan gidilmesini ve onların itikadı ile ibadet edilmesini Kur'an-ı Kerim'in ilgili ayetleriyle de emredilmiştir:
"(Ey Resulüm!) Kitaptan sana vahyedileni oku ve namazı hakkıyla kıl. Gerçekten namaz, hayâsızlıktan, edep ve ahlaka aykırı işlerden alıkoyar. Zikir ibadeti ise daha büyüktür." (Ankebut-45).
Zikir ibadeti, salih amellerle birlikte insanı cehennem ateşinden koruyan ve cennete yaklaştıran Ehl-i Beyt'in velayeti, marifeti ve itikadı ile icra edilen ibadettir.
"Ey iman edenler! Rükû edin, secde edin, Rabbinize ibadet edin ve hayır işler yapın ki, kurtuluşa eresiniz." (Hac, 77).
Kıyamda (ayakta) kıbleye dönük olarak kılınan namazın, ruhani olduğu kadar, fiziki ve psikolojik faydaları vardır. Bu durumun gerçekliği bilimsel araştırmalar sonucu tespit edilmiştir.
"(Ey Resulüm Muhammed!) Biz Seni, razı olacağın kıbleye yönelteceğiz. Artık yüzünü Mescidü'l-Haram'a doğru çevir. (Ve siz müminler!) Nerede olursanız olun, (namaz kılacağınızda) yüzünüzü oraya (kıbleye) doğru çevirin." (Bakara-144).
"Doğu da Allah'ındır, batı da. Nereye yönelirseniz, orası Allah'ın veçhi (yüzüdür). Allah, (güç ve merhametiyle her şeyi) kapsayandır ve (O her şeyi) bilendir." (Bakara-115).
"Onlar ki, (akıl sahipleri) ayaktayken, otururken ve yanları üzere yatarken Allah'ı anar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında düşünürler. Ey Rabbimiz! Sen bunu (bu evreni ve içindekileri) boşuna yaratmadın! Her türlü eksiklikten münezzehsin! Bizi cehennem azabından koru, derler." (Âl-i İmran-191).
Diğer bir ayet de şöyledir:
"(Küfürden, şirkten ve günahlardan) temizlenen ve Rabbinin adını anıp namaz kılan kimse kurtuluşa ermiştir." (A'la-14).
İbn-i Abbas şöyle anlatır:
"Bir Yahudi, Hz. Ali (a.s.)'a, 'Allah'ın yüzü neredir?' diye sordu. Hz. Ali (a.s.), 'Ey İbn Abbas, ateş ve odun getir' dedi. Ben ateş ve odun getirdim. Hz. Ali (a.s.) odunu yaktı. Odun alevlenince Yahudi'ye, 'Bu ateşin yüzü neredir?' diye sordu. O adam, 'Bu ateşin yüzünün neresi olduğunu bilmiyorum' Dedi. Bunun üzerine Ali (a.s.), 'Yüce Rabbim, bu örnekten yücedir. Doğu ve batı O'nundur. Nereye yönelirseniz, orası Allah'ın yüzüdür' diye buyurdu." (el-Hisal, c.2, s.597).
"Beni anın ki, Ben de sizi anayım. Bana şükredin ve nankörlük etmeyin." (Bakara-152).
Diğer bir ayette ise, "Allah'ı unutanlar gibi olmayın. Allah da onlara kendi nefislerini unutturur." (Haşr-19) buyurulur.
(devam edecek?)
"(Ey Resulüm!) Kitaptan sana vahyedileni oku ve namazı hakkıyla kıl. Gerçekten namaz, hayâsızlıktan, edep ve ahlaka aykırı işlerden alıkoyar. Zikir ibadeti ise daha büyüktür." (Ankebut-45).
Zikir ibadeti, salih amellerle birlikte insanı cehennem ateşinden koruyan ve cennete yaklaştıran Ehl-i Beyt'in velayeti, marifeti ve itikadı ile icra edilen ibadettir.
"Ey iman edenler! Rükû edin, secde edin, Rabbinize ibadet edin ve hayır işler yapın ki, kurtuluşa eresiniz." (Hac, 77).
Kıyamda (ayakta) kıbleye dönük olarak kılınan namazın, ruhani olduğu kadar, fiziki ve psikolojik faydaları vardır. Bu durumun gerçekliği bilimsel araştırmalar sonucu tespit edilmiştir.
"(Ey Resulüm Muhammed!) Biz Seni, razı olacağın kıbleye yönelteceğiz. Artık yüzünü Mescidü'l-Haram'a doğru çevir. (Ve siz müminler!) Nerede olursanız olun, (namaz kılacağınızda) yüzünüzü oraya (kıbleye) doğru çevirin." (Bakara-144).
"Doğu da Allah'ındır, batı da. Nereye yönelirseniz, orası Allah'ın veçhi (yüzüdür). Allah, (güç ve merhametiyle her şeyi) kapsayandır ve (O her şeyi) bilendir." (Bakara-115).
"Onlar ki, (akıl sahipleri) ayaktayken, otururken ve yanları üzere yatarken Allah'ı anar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında düşünürler. Ey Rabbimiz! Sen bunu (bu evreni ve içindekileri) boşuna yaratmadın! Her türlü eksiklikten münezzehsin! Bizi cehennem azabından koru, derler." (Âl-i İmran-191).
Diğer bir ayet de şöyledir:
"(Küfürden, şirkten ve günahlardan) temizlenen ve Rabbinin adını anıp namaz kılan kimse kurtuluşa ermiştir." (A'la-14).
İbn-i Abbas şöyle anlatır:
"Bir Yahudi, Hz. Ali (a.s.)'a, 'Allah'ın yüzü neredir?' diye sordu. Hz. Ali (a.s.), 'Ey İbn Abbas, ateş ve odun getir' dedi. Ben ateş ve odun getirdim. Hz. Ali (a.s.) odunu yaktı. Odun alevlenince Yahudi'ye, 'Bu ateşin yüzü neredir?' diye sordu. O adam, 'Bu ateşin yüzünün neresi olduğunu bilmiyorum' Dedi. Bunun üzerine Ali (a.s.), 'Yüce Rabbim, bu örnekten yücedir. Doğu ve batı O'nundur. Nereye yönelirseniz, orası Allah'ın yüzüdür' diye buyurdu." (el-Hisal, c.2, s.597).
"Beni anın ki, Ben de sizi anayım. Bana şükredin ve nankörlük etmeyin." (Bakara-152).
Diğer bir ayette ise, "Allah'ı unutanlar gibi olmayın. Allah da onlara kendi nefislerini unutturur." (Haşr-19) buyurulur.
(devam edecek?)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ahmet Topacık / diğer yazıları
- Hz. İbrahim'in kavminden örnekler / 23.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-7 / 22.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-6 / 21.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-5 / 20.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-4 / 19.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-3 / 18.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-2 / 17.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-1 / 16.03.2017
- Harun Reşid ile İmam Musa Kâzım'ın (a.s.) tartışması-2 / 15.03.2017
- Harun Reşid ile İmam Musa Kâzım'ın (a.s.) tartışması-1 / 14.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-7 / 22.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-6 / 21.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-5 / 20.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-4 / 19.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-3 / 18.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-2 / 17.03.2017
- Hz. Fâtımatü'z-Zehra (a.s.)-1 / 16.03.2017
- Harun Reşid ile İmam Musa Kâzım'ın (a.s.) tartışması-2 / 15.03.2017
- Harun Reşid ile İmam Musa Kâzım'ın (a.s.) tartışması-1 / 14.03.2017