Murat Doğan: Anlamak dileğiyle

Bir anımla başlamak istiyorum. 2017 yılında Prof. Haydar Baş Hocamız Antalya'ya geldiğinde, arkadaşlarla birlikte bir sohbet ortamı oluştu. Orada bulunanlara söz verdi, herkes çok güzel konulardan bahsetti. Daha sonra bana döndü, "Evladım sen de konuş bakalım" dedi.

Ben de kendisiyle olan tanışmamdan bahisle, "Hocam 1991 yılında babamı kaybettikten yaklaşık 3-4 ay sonra sizinle tanıştım. Babamı tabii ki severdim ve güzel insandı. Ancak sizinle tanıştıktan sonra bana asıl babalığı siz yaptınız" dedim.

Cevaben, "Evladım, Hayri Öğüt Hazretleri de öyle derdi. Bir baba vardır dünyaya gelmene vesile olur, bir baba da vardır ki, seni dünya sahnesinde ahirete hazırlar, asıl baba da odur" dedi.

Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız için belki 'baba' kelimesi de eksik kalır. Çünkü biz O'nunla adam olduk, insan olduk…

"Evladım, ibadetle Allah'ı tanır ve seversin" dedi, bu hali yaşadı ve bize yaşattı. Bu sayede Cenab-ı Hakk'ı sevdik. "Evladım, Peygamberimizi salat u selamla ve O'nun dediklerini yaparak tanır ve seversin" dedi, öyle yaşadı ve hepimize yaşattı.

Bizlerden gizlenen insanlık tarihinin en özel ailesi Ehl-i Beyt'i yaşadı, "Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt'tir" diyerek oyunları bozdu. Alevi, Sünni, Şii, Caferi herkese kardeş olmayı öğretti. "Hayatınız Kur'an olsun" dedi, yaşadı ve yaşattı.

Toplumun temel taşı olan aile kavramını zirve noktada yaşadı ve yaşattı.

Cumhuriyetimizin ve bağımsızlığımızın mimarı Mustafa Kemal Atatürk'ü, "Hoş Geldin Atatürk" eseri ile yazdı, yaşadı, bize anlattı ve hepimize Atatürk sevgisini doya doya yaşattı. Devlete, askere, millete bir bütün olarak sahip çıktı, dini ve milli bütünlüğün ayrılmaz bir bütün olduğunu anlattı, yaşadı ve bize de yaşattı.

Bu milleti millet yapan Hacı Bektaş'ı, Mevlana'yı, Yunus Emre'yi en güzel şekilde anlattı ve bize de yaşattı. Birlik ve beraberliğin tesisi, O'nun hayatı boyunca verdiği mücadelenin özüydü.

BTP kadrolarında Zaza, Kürt, Türk, Arap, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni herkesi bir araya getirdi ve kardeş yaptı. Dinlerarası diyalog fitnesiyle, Peygamberimizi ve İslam'ı devre dışı bırakmaya çalışan güçlere var gücüyle karşı durdu.

Herkes onlarla birlikte iken Prof. Dr. Haydar Baş kadrosuyla birlikte konferanslar, seminerler, paneller düzenledi. Kitaplar yazdı, gazetede, tv'de anlattı ve bu fitnenin önüne geçti.

İktisat tarihini değiştiren Milli Ekonomi Modeli'yle, ekonomik olarak dünyanın yaşadığı bütün sıkıntılara çözüm buldu. "Elveda fakirlik, merhaba zenginlik" dedi. "İş, aş Haydar Baş" cümlesi tarihe geçti.

Tabii ki, Prof. Dr. Haydar Baş'ı kelimelerle ifade edebilmek, cümlelere ve kitaplara sığdırmak çok zordur. "İnsan meselesi hallolmadan hiçbir mesele hallolmaz" diyerek kendisini "örnek insan" yetiştirmeye adadı.

Arkasında binlerce, on binlerce Haydar Baş bırakarak çok sevdiği Rabbine kavuştu.

O, sadece bize değil bütün insanlığa babalık yaptı.

O'nu hakiki manada anlamak, yaşamak ve yaşatmak dileğiyle…