Millet yanlışa sürüklendi

Dürüst bir adam süt satmaya karar verir. Vatandaşa katıksız süt satmak için kolları sıvar. Mahalle mahalle dolaşır sütünü satar. Ertesi gün süt sattığı yerlerden şikayetler yükselir; "bu sütte ayrı bir tat var sen bu süte mutlaka su katmışsın" diye şikayetler alır. Öğle bir hal alır ki vatandaşa süt satmaz olur. Onu seven bir süt satıcısı arkadaşı derki; "bak arkadaşım sen de süt satıyorsun bende, ben inanıyorum ki senin sütün bizim sütümüzden daha sağlam senin asla bu süte su katmayacağını biliyoruz ama bu millet sahte sütlere alıştırıldı. Sütün gerçek tadını su katımlı vaziyette algıladığı için asıl sütü sahte zannediyor. Millete sütün gerçek tadının bu olduğunu anlatmak çok zamanını alır." diye öneride bulunur. ***Değerli bir dostum, seçim gecesi bir tespitte bulunmuştu; "seçimin gerçek manada millet menfaatine sonuçlanabilmesi için, önce millete neyi seçeceğini öğretmek, yani seçicilik vasfını kazandırmak gerekmektedir. Bu milletin düşüncesi farklı yollarla ipotek altına alınmıştır. Günübirlik düşünmeye de alıştırılmıştır. Korkarım bu millet gene aldanacak" demişti. Ve dediği de aynen gerçekleşti. Şimdi birileri çıkıp bu nasıl düşünce milletin iradesine saygı göstermiyormuşsunuz diye kızacak! Ama ah benim gibi düşünen insanları bir anlayabilseniz, yakın tarihe bir göz atabilseniz, Osmanlının hicaz bölgesinden nasıl çıkarıldığını bir anlayabilseniz, Filistin  meselesini, yakın komşumuz Irak'ın işgal olmadan önceki halini ve geçmişte yaşananları idrak edebilseniz o zaman bu tercihin millete nelere mal olacağını kestirebilirdiniz..!***Millet bu seçimde yaptığı tercihindeki yanlışlığın boyutunu çok geçmeden öğreneceği kanaatindeyim. Seçimden çıkan sonucun küresel güçlerin ve vatan hainlerinin iştahını kabartarak, bu sefer emellerini gerçekleştirme yolunda daha çabuk davranmalarına sebep olacağından endişe etmekteyim. Milletimizin yanlışa sürüklenme sebepleri arasında toplumumuzda önemli bir yere sahip olan kanaat önderlerinin rolü büyük olmuştur.Kanaat önderi diye tanınan bir çok zevat AKP'yi iktidar etme organizasyonunun içinde bizzat  yer aldılar. Yönlendirdikleri insanları önce; "aman siyasetten uzak durun" diyerek aktif siyasetten uzak tuttular, sonrada; "zındıklara karşı dindarları seçin" talimatlarıyla milleti; Vatikan rotalı, BOP projeli bir dolmuşa bindirip, AKP'ye yönlendirdiler. Ferasetten nasibi olmayan bu insanlar milleti yanlışa sürüklediler. Nerede feraset Allah aşkına? Milletimizin çoğunluğu bu oyunları anlayacak fikir ve düşünce yapısına sahip değildir. Doğru yolu göstermek durumunda olan kanaat önderleri yaptıkları bu hatanın vebalini taşmaktadırlar.Asıl tehlike; onların da bu işi bilerek yaptığı korkusu içimi kemirmektedir...