Bugünlerde yatıyoruz seçim, kalkıyoruz seçim. Ülke gündemini yerel seçimler işgal etmiş durumda. Televizyon kanallarında boy gösteren siyasetçiler, patilerin arasında kurulan ittifaklar, kamuoyu araştırmaları vs...
İsterseniz bütün bunlara mercek tutup biraz daha yakından bakalım.
İttifaklarla başlayalım. Ne için kuruldu AKP-MHP İttifakı? Bu soruyu kendinize sorduğunuzda ilk aklınıza gelen cevap ne?
Düşününce, parti logonuzdan, kendi projelerinizi belediye bünyesinde yaşatacak adayınızdan, partinizin (varsa!) genel olmazsa olmazlarına inanan bir başkandan vazgeçiyorsunuz.
Neden?
Verilerden karşılaştırmalı bir sonuç elde edebilmek için şıklar oluşturalım. Bakalım hangi şık bu sorulara verebileceğimiz en güçlü cevap olacak...
AKP-MHP ittifakına oy vermeyi düşünen vatandaşın oy verme sebebi ile başlayalım.
MHPli bir seçmen neden AKP'ye oy vermeli?
AKP adayı daha zeki olduğu için mi?
AKP adayı daha donanımlı olduğu için mi?
AKP iktidarda olduğu için, daha güçlü olduğu için mi?
Yeter ki CHP kazanmasın dediği için mi?
*
AKP'li bir seçmen neden MHP ye oy vermeli?
MHP adayı daha zeki olduğu için mi?
MHP adayı daha donanımlı olduğu için mi?
MHP'nin parti felsefesini benimsediği için mi?
Yeter ki CHP kazanmasın dediği için mi?
*
Geçelim CHP-İyi Parti ittifakına ve aynı soruları İyi Parti seçmenine soralım:
İyi Partili bir seçmen neden CHP'ye oy vermeli?
CHP adayı daha zeki olduğu için mi?
CHP adayı daha donanımlı olduğu için mi?
CHP'nin parti felsefesini benimsediği için mi?
Yeter ki AKP kazanmasın dediği için mi?
*
CHP'li bir seçmen neden İyi Parti'ye oy vermeli?
İyi Parti adayı daha zeki olduğu için mi?
İyi Parti adayı daha donanımlı olduğu için mi?
İyi Parti'nin parti felsefesini benimsediği için mi?
Yeter ki AKP kazanmasın dediği için mi?
*
Parti görüşleri tamamen farklı partiler sadece diğer ittifak olmasın tezi üzerinden seçime giriyor, doğru mu?
Peki, bunun millete ne faydası var?
Bu bize iyi bir gelecek sağlar mı? Bu yaklaşım sorunlarımızı çözer mi?
Önemli olan AKP'nin ya da CHP'nin kazanmaması mı, vatandaşın kazanması mı?
Bakın bütün bu ağız dalaşları ve koltuk anlaşmaları arasında bir parti, Ardahan'dan Edirne'ye, Trabzon'dan Mersin'e kendi logosu ve şehrine uygun projeleri ile önümüze geliyor.
Bağımsız Türkiye Partisi, ayak oyunlarından uzak, siyasetin kirli yalanlarından uzak, görüşlerinden taviz vermeden, Atatürk'ün çizgisinden sapmadan, oy pusulasında yerini aldı.
Seçmeninin önüne kendi logosu ve projeleri ile giden bu partinin, bir büyük farkı da; dünyada kabul görmüş Milli Ekonomi Modeli (MEM) teziyle Prof. Dr. Haydar Baş gibi bir genel başkana sahip olması.
Seçmenin şu karşılaştırmayı yapıp karar vermesi lazım; mesele diğer partinin kazanmaması mı, yoksa sorunlarımızın çözülmesi, vatandaşın kazanması mı?
Aslında ittifakta yer alan partilerin hepsinin belediyeleri var.
İttifak partilerinin sahip olduğu belediyelerde her şey dörtbaşı mamur mu?
İpek kumaşınız olsa sadece benim partimden diye dikişi düzgün dikemeyene mi verirsiniz, yoksa iyi bir terziye mi verirsiniz?
Peki, ilinizi ilçenizi, partiliniz diye diyeceğim onu bile diyemiyorum pek çok ilde ve ilçede sadece diğer parti kazanmasın diye teslim edecek misiniz?
Kumaşınız kadar değeri yok mu oyunuzun, belediyenizin.
Bu kafayı değiştirmedikçe kazanan partileri değiştirsek de sonuç değişmeyecek, bunu bir yere yazın. Hatta inanın kazananı bile değişmemiz çok zor.
Ve bir beş yıl daha böyle mi geçecek?
Mustafa Kemal devrinin güçlü görüşleri ile ittifak etse Atatürk olabilir miydi?
Bir itirafta iktidar yani padişah taraftarları, diğer tarafta da mandacı muhalifler vardı.
Sözün özü onun kadar cesur olun ve oyunuzu biri olmasın diye öbürüne vermeyin.
Projesi olan gerçek Atatürkçülere kulak verin.
Yoksa bir beş yıl daha el elde, el başta kalakalmak var, hatırlatmadı demeyin.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Seçil Mumcuoğlu / diğer yazıları
- Kimliğimiz en büyük gücümüzdür / 09.04.2025
- Kurban Bayramı notları / 18.06.2024
- Hüseyin Baş ile adım adım Anadolu ve Çanakkale Destanı… / 29.08.2023
- Hüseyin Baş ile adım adım Anadolu / 21.07.2023
- Özlemle / 14.04.2023
- Asgari ücret müjde mi, hayal kırıklığı mı? / 26.12.2022
- Kader / 18.10.2022
- Şaka değil, kapıdaki açlık / 25.07.2022
- Allah’ım afetsiz ver / 11.07.2022
- Haydar Baş Üniversitesi -II- / 23.04.2022
- Kurban Bayramı notları / 18.06.2024
- Hüseyin Baş ile adım adım Anadolu ve Çanakkale Destanı… / 29.08.2023
- Hüseyin Baş ile adım adım Anadolu / 21.07.2023
- Özlemle / 14.04.2023
- Asgari ücret müjde mi, hayal kırıklığı mı? / 26.12.2022
- Kader / 18.10.2022
- Şaka değil, kapıdaki açlık / 25.07.2022
- Allah’ım afetsiz ver / 11.07.2022
- Haydar Baş Üniversitesi -II- / 23.04.2022