Kalitesizlik ölüm ve yıkım getirdi
Kahramanmaraş merkezli depremin vurduğu 11 kentimizde on binlerce canımıza mezar olan binalardaki kusurlar dikkat çekiyor. İstanbul Teknik Üniversitesi’nin raporuna göre büyük yıkımın en önemli nedenleri arasında yönetmeliklere uygunsuzluk, kalitesiz ve yetersiz malzeme kullanılması sayıldı
19.02.2023 16:10:00





7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremler 11 ilde hasara yol açarken can kaybı ve yaralı sayısı da gün be gün artıyor. 6 Şubat'taki depremin üzerinden iki hafta geçti. Şu ana kadar tespit edilen can kaybı 41 bini aşmış durumda. Depremlerde 108 bin 68 kişi de yaralandı. Depremin vurduğu 11 kentimize 6 bin 444 bina yıkıldı. Depremdeki can kaybı sayısı 17 Ağustos 1999 Gölcük ve 33 bin kişinin öldüğü Erzincan depremindeki kayıpları geçmiş durumda. Felaketin ardından 10 il afet bölgesi ilan edilirken, depremin 10'uncu gününde Elazığ da afet bölgesi ilan edilince il sayısı 11'e çıkmıştı.
6 Şubat'ta biri 7.7 diğeri 7.6 büyüklüğünde meydana gelen depremlerin ardından arama kurtarma, enkaz kaldırma ve afetzedelere yardım faaliyeti devam ederken, bölgede artçı depremler de meydana geliyor. Şu ana kadar 6 binden fazla artçı meydana geldi. Açıklamalara göre büyüklüğü 4-5 arası olan 436, 5-6 arası artçı sarsıntı sayısı 40 olarak ölçüldü. Bir de 6.6 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi. Dün konuyla ilgili açıklamalarda bulunan AFAD Deprem Risk ve Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, "Artçı sarsıntılar devam edecek. Bir bölümü 6 ve üzerine çıkabilir" dedi. Vatandaşlara hasarlı binalara kesinlikle girilmemesi uyarısında bulunan Tatar, "Artçı sarsıntı sayısı 6 bini geçti. Şu anda 6 bin 40'a ulaştı. 3-4 arası büyüklükte olanlar 1628, 4-5 arası 436, 5-6 arası 40 adet olarak ölçüldü. Bir adet de 6üzerinde sarsıntı var. 5-6 arası 40 adet artçı sarsıntı, son 4 ayda yaşadığımız İzmir ve düzce merkezi büyüklüğündeki depremlere karşılık geliyor. Dün de yine Göksun merkezli 5.1 büyüklüğünde artçı meydana geldi. Artçı sarsıntılar daha uzun bir süre devam edecek. Bu artçılar 5 ve üzerine çıkabilir. Hasarlı binalara girilmemesi büyük önem taşıyor" dedi.
Kahramanmaraş merkezli Anadolu depremi ardından deprem bölgesi ile ilgili İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) hazırladığı ön inceleme raporu yayımlandı. İTÜ, rapor için depremden hemen sonra inşaat mühendisliği, jeoloji mühendisliği, jeofizik mühendisliği ve mimarlık gibi alanlardan oluşan uzman ekiplerinin kurulduğunu ve bölgede incelemelerde bulunduğunu kaydetti. Yıkılan binaların enkaz haline gelmesinde birçok etken olduğu ifade edilen raporda, şu bilgilere yer verildi: "Binaların yaşı, temellerin oturduğu zeminlerin taşıma kapasitelerinin düşük olması, inşaatlarda kullanılan malzeme kalitesinin, kolonlar ve kirişlerin en kesit boyutlarının ve donatı miktarlarının yetersizliği, inşa edildiği yıllarda yürürlükte olan yönetmeliklere uygun olarak taşıyıcı sistem elemanlarının inşa edilmemiş olmaları, diğer yapım kusurları ile bitişik nizamda inşa edilen binaların kat seviyelerinin farklı olmaları gibi hususlar en belirgin yıkım nedenleri olarak görülmüştür." Zeminlerdeki sıvılaşmalara da dikkat çekilen raporda, Maraş ve Adıyaman'da enkaz halindeki binaların büyük çoğunluğunda tüm katların üst üste sandviç şeklinde ya da yan tarafa doğru toptan veya kısmen dönerek göçme durumlarının oluştuğu belirtildi. İmar aflarına son verilmeli çağrısında da yer verilen İTÜ raporunda, "Bilimsel temele dayanmayan imar affı, imar barışı gibi mühendislik hizmeti almamış, sağlıksız ve güvensiz yapı stokunu yasallaştıran düzenlemelere son verilmeli, doğal eşikler yeniden yapılanma sürecinde esas alınmalı, yeni planlama sürecinde kültür varlıkları hariç bu alanlarda yapılaşmalara izin verilmemelidir" denildi.
Kahramanmaraş merkezli depremde enkaz altında kalarak hayatını kaybeden vatandaşlar, yakınları tarafından gözyaşları içinde bir bir toprağa veriliyor. Hüzün ve gözyaşının hakim olduğu mezarlıklar, ölenlerin yakınları ile dolup taşıyor. Osmaniye'de 991 kişinin hayatını kaybettiği ve depremde hayatını kaybedenlerin defnedildiği mezarlıkta yakınlarını kaybeden vatandaşlar, kabristanı adeta mesken edinmiş durumda. Yakınlarının mezarı başından ayrılamayan depremzedeler, sevdikleri için durmadan dua edip gözyaşı döküyor. Çocuk mezarları üzerinde yer alan oyuncaklar, genç kızların mezarları üzerine örtülen gelinlikler, askere gidecek gençlerin kabirlerine bırakılan Türk bayrakları ile kabristandaki manzara yürek dağlıyor.
Deprem bölgesi sürekli sarsılıyor
6 Şubat'ta biri 7.7 diğeri 7.6 büyüklüğünde meydana gelen depremlerin ardından arama kurtarma, enkaz kaldırma ve afetzedelere yardım faaliyeti devam ederken, bölgede artçı depremler de meydana geliyor. Şu ana kadar 6 binden fazla artçı meydana geldi. Açıklamalara göre büyüklüğü 4-5 arası olan 436, 5-6 arası artçı sarsıntı sayısı 40 olarak ölçüldü. Bir de 6.6 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi. Dün konuyla ilgili açıklamalarda bulunan AFAD Deprem Risk ve Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, "Artçı sarsıntılar devam edecek. Bir bölümü 6 ve üzerine çıkabilir" dedi. Vatandaşlara hasarlı binalara kesinlikle girilmemesi uyarısında bulunan Tatar, "Artçı sarsıntı sayısı 6 bini geçti. Şu anda 6 bin 40'a ulaştı. 3-4 arası büyüklükte olanlar 1628, 4-5 arası 436, 5-6 arası 40 adet olarak ölçüldü. Bir adet de 6üzerinde sarsıntı var. 5-6 arası 40 adet artçı sarsıntı, son 4 ayda yaşadığımız İzmir ve düzce merkezi büyüklüğündeki depremlere karşılık geliyor. Dün de yine Göksun merkezli 5.1 büyüklüğünde artçı meydana geldi. Artçı sarsıntılar daha uzun bir süre devam edecek. Bu artçılar 5 ve üzerine çıkabilir. Hasarlı binalara girilmemesi büyük önem taşıyor" dedi.
İTÜ'den dikkat çeken rapor
Kahramanmaraş merkezli Anadolu depremi ardından deprem bölgesi ile ilgili İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) hazırladığı ön inceleme raporu yayımlandı. İTÜ, rapor için depremden hemen sonra inşaat mühendisliği, jeoloji mühendisliği, jeofizik mühendisliği ve mimarlık gibi alanlardan oluşan uzman ekiplerinin kurulduğunu ve bölgede incelemelerde bulunduğunu kaydetti. Yıkılan binaların enkaz haline gelmesinde birçok etken olduğu ifade edilen raporda, şu bilgilere yer verildi: "Binaların yaşı, temellerin oturduğu zeminlerin taşıma kapasitelerinin düşük olması, inşaatlarda kullanılan malzeme kalitesinin, kolonlar ve kirişlerin en kesit boyutlarının ve donatı miktarlarının yetersizliği, inşa edildiği yıllarda yürürlükte olan yönetmeliklere uygun olarak taşıyıcı sistem elemanlarının inşa edilmemiş olmaları, diğer yapım kusurları ile bitişik nizamda inşa edilen binaların kat seviyelerinin farklı olmaları gibi hususlar en belirgin yıkım nedenleri olarak görülmüştür." Zeminlerdeki sıvılaşmalara da dikkat çekilen raporda, Maraş ve Adıyaman'da enkaz halindeki binaların büyük çoğunluğunda tüm katların üst üste sandviç şeklinde ya da yan tarafa doğru toptan veya kısmen dönerek göçme durumlarının oluştuğu belirtildi. İmar aflarına son verilmeli çağrısında da yer verilen İTÜ raporunda, "Bilimsel temele dayanmayan imar affı, imar barışı gibi mühendislik hizmeti almamış, sağlıksız ve güvensiz yapı stokunu yasallaştıran düzenlemelere son verilmeli, doğal eşikler yeniden yapılanma sürecinde esas alınmalı, yeni planlama sürecinde kültür varlıkları hariç bu alanlarda yapılaşmalara izin verilmemelidir" denildi.
Aileler mezarlıklardan ayrılamıyor
Kahramanmaraş merkezli depremde enkaz altında kalarak hayatını kaybeden vatandaşlar, yakınları tarafından gözyaşları içinde bir bir toprağa veriliyor. Hüzün ve gözyaşının hakim olduğu mezarlıklar, ölenlerin yakınları ile dolup taşıyor. Osmaniye'de 991 kişinin hayatını kaybettiği ve depremde hayatını kaybedenlerin defnedildiği mezarlıkta yakınlarını kaybeden vatandaşlar, kabristanı adeta mesken edinmiş durumda. Yakınlarının mezarı başından ayrılamayan depremzedeler, sevdikleri için durmadan dua edip gözyaşı döküyor. Çocuk mezarları üzerinde yer alan oyuncaklar, genç kızların mezarları üzerine örtülen gelinlikler, askere gidecek gençlerin kabirlerine bırakılan Türk bayrakları ile kabristandaki manzara yürek dağlıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.