Hanefi ve Mâlikîlere göre ise, "Allahümme salli ve barik" dualarını okumak sünnettir. Ka'b b. Ucre (r.a)'den bir topluluk şöyle nakletmiştir: Resulullah (s.a.s) bizim yanınıza geldi. Biz: "Ey Allah'ın elçisi, Allah bize, sana nasıl selâm vereceğimizi öğretti. Biz sana salât'ı nasıl yapacağız?" Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Salatı şöyle yapınız: Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, kemâ salleyte alâ âli lbrâhim'e, inneke hamîdun mecîd. Ve bârik alâ Muhammed'in ve alâ âli Muhammed, kemâ bârekte alâ âli İbrâhim'e inneke hamîdun mecîd" (eşŞevkânî, Neylü'lEvtâr, Mısır t.y., II, 284; İbn Kesir, Tefsîr, III, 507). Bu dualarda "alâ âli İbrahim " ifadelerinden önce "alâ İbrahim'e ve..." ilâvesiyle salavât duasının en mükemmel şekli ortaya çıkmış olur. Duanın toplu anlamı şöyledir: "Allahım, İbrâhim'e ve İbrahim evladına rahmet ettiğin gibi Muhammed'e ve Muhammed evladına da rahmet et. Şüphesiz sen övülmüşsün, yücesin. Allâh'ım! İbrahim'e ve İbrahim evladına bereket verdiğin gibi Muhammed'e ve Muhammed evladına da bereket ver. Şüphesiz sen övülmüşsün, yücesin".Bu salavâtı şerîfelerden sonra şu dualar okunur: "Rabbenâ âtina fiddünya haseneten ve fï'lâhireti haseneten ve kinâ azâbe'nnâr. Rabbenağfir Lî ve Livâlideyye velil mü'minine yevme yekûmu'l hisap".Anlamı: "Rabbimiz, bize dünyada iyilik ver, ahirette iyilik ver, bizi Cehennem azabından koru. Rabbimiz, beni, anamı, babamı ve bütün müminleri hesap gününde bağışla" (bk. elBakara, 2/20; İbrahim, 14/41).Namazlarda son oturuş, selâmla tamamlanır ve namaz sona ermiş olur. Hz. Peygamber'in, Abdullah b. Mes'ud (r.a)'e; "Sen teşehhüdü okuduğun veya onu okuyacak kadar oturduğun zaman, namazın tamamlanmış olur" (esŞevkânî, a.g.e., II, 298; Zeylaî. Nasbu'rRâye, I, 424) buyurmasıdır. Namaz, sağ tarafa doğru "esSelamü" demekle tamamlanmış olur. İlk selâmda "aleyküm ve rahmetullahi" ilâvesiyle ikinci selâm sünnettir. İmam başını sağ ve soluna çevirirken, o taraftaki meleklere ve müslümanlara selâm vermeye niyet eder.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.