Ocak 2005'te yapılması planlanan genel seçimlere kadar Irak'ı yönetecek 33 üyeli Irak Geçici Hükümeti şekil kazandı.
Adnan Paçacı'nın şaibeli şekilde görevi reddetmesinden sonra başbakanlığa İyad Allavi getirildi. Paçacı gibi Sünni olan Allavi'nin yönetimin başına getirilmesi, Saddam'a büyük destek veren Sünniler'e jest olarak nitelendiriliyor.
Saddam da sünni idi.
Yeni hükümette Başbakan Yardımcısı: Behram salih.
Dışişleri Bakanı: Hoşyar Zebari
Petrol Bakanı: Tamer Garban
İçişleri Bakanı: Felah Nakıb
Maliye Bakanı: Adil Abdülmehdi Savunma Bakanı: Kazım El Şalan
Kısacası; Irak'ın geleceğinde Kürt ve Şii ağırlık hakim.
Göstermelik yerleştirilen Sünni Başbakana Sünniler pek de destek vermiyor.
Saddam döneminde ülke genelinde etkin siyasal temsile sahip Sünniler'in, bu ayrıcalıklarını Kürt ve Şii unsurlara kaptırmaları Sünniler'in demografik ağırlıklı olduğu ülkenin orta kesiminde büyük eleştiri alıyor.
Talabani ve Barzani ise zoraki destek verir bir görünüm aldılar.
IKDP Lideri Barzani yaptığı açıklamada "Daha iyi bir yönetim olabilirdi'' diyerek kısmi eleştiride bulundu.
Talabani ve Barzani başından beri savundukları gibi "En az Cumhurbaşkanlığı veya Başbakanlık beklediklerini'' söylüyorlardı.
33 üyeli Irak geçici hükümetinde kabinede bir Türkmen'in dahi olmaması; başta Türkmenler'e cephe alan ABD ve pasif tutumuyla Türkiye'nin hatası.
Kuzey Irak'ta 3 milyondan fazla bir nüfusa sahip Türkmenler'in bir bakanlık dahi alamamalarında bariz kasıt var.
Etnik parselasyona tabi tutulan Irak'ta hiç mi Türkmen bulunmuyor?
Son aylarda Türkmen liderlere üstüste düzenlenen suikastlardan sonra yeni hükümette Türkmenler'in kabine dışı bırakılması ayrı bir suikast.
Türk yetkililerin biran evvel Türkmenler adına kulis faaliyetlerini şimdiden başlatması gerek.
Ocak 2005'e kadar bu sorunun mutlak surette halledilmesi şart.
"Iraklının istediği oldu'' diyerek başarılı bir Irak yönetimi çıkardığını zanneden İşgal yönetiminin, ileriki günlerde başı yeniden ağrıyacak.
Genel seçimlerin yapılması koşulu ile mevcut hükümete okey veren Şiiler'e karşı ileriki süreçte ABD nasıl bir tutum takınacak bu bilinmiyor.
Şiiler genel seçimlerden büyük ihtimalle büyük bir sayısal çoğunlukla çıkacaklar.
Irak'taki Sünni denklem biranda Şiiler'in kontrolüne geçmiş olacak.
Şiiler'in ağırlığı ise İran ile münasebeti etkileyecek.
İran'ın siyasal etkisini kırmak için işgal gücü ise yeni bir seferberlik başlatmak isteyecek.
İşgal gücünün en çok korktuğu da bu.
Kuzey'de Kürtler'in otonomi ötesi bağımsızlık talepleri ise şimdilik tüpe tıkılmış durumda. Barzani ve Talabani'nin genel seçimlerde ne tepki verecekleri bir muamma olarak ortada.
Türkmenler'in Irak geçici hükümetinde esamesi okunmazken Irak'ın geleceği üzerindeki kara bulutlar dağılmış değil.
Adnan Paçacı'nın şaibeli şekilde görevi reddetmesinden sonra başbakanlığa İyad Allavi getirildi. Paçacı gibi Sünni olan Allavi'nin yönetimin başına getirilmesi, Saddam'a büyük destek veren Sünniler'e jest olarak nitelendiriliyor.
Saddam da sünni idi.
Yeni hükümette Başbakan Yardımcısı: Behram salih.
Dışişleri Bakanı: Hoşyar Zebari
Petrol Bakanı: Tamer Garban
İçişleri Bakanı: Felah Nakıb
Maliye Bakanı: Adil Abdülmehdi Savunma Bakanı: Kazım El Şalan
Kısacası; Irak'ın geleceğinde Kürt ve Şii ağırlık hakim.
Göstermelik yerleştirilen Sünni Başbakana Sünniler pek de destek vermiyor.
Saddam döneminde ülke genelinde etkin siyasal temsile sahip Sünniler'in, bu ayrıcalıklarını Kürt ve Şii unsurlara kaptırmaları Sünniler'in demografik ağırlıklı olduğu ülkenin orta kesiminde büyük eleştiri alıyor.
Talabani ve Barzani ise zoraki destek verir bir görünüm aldılar.
IKDP Lideri Barzani yaptığı açıklamada "Daha iyi bir yönetim olabilirdi'' diyerek kısmi eleştiride bulundu.
Talabani ve Barzani başından beri savundukları gibi "En az Cumhurbaşkanlığı veya Başbakanlık beklediklerini'' söylüyorlardı.
33 üyeli Irak geçici hükümetinde kabinede bir Türkmen'in dahi olmaması; başta Türkmenler'e cephe alan ABD ve pasif tutumuyla Türkiye'nin hatası.
Kuzey Irak'ta 3 milyondan fazla bir nüfusa sahip Türkmenler'in bir bakanlık dahi alamamalarında bariz kasıt var.
Etnik parselasyona tabi tutulan Irak'ta hiç mi Türkmen bulunmuyor?
Son aylarda Türkmen liderlere üstüste düzenlenen suikastlardan sonra yeni hükümette Türkmenler'in kabine dışı bırakılması ayrı bir suikast.
Türk yetkililerin biran evvel Türkmenler adına kulis faaliyetlerini şimdiden başlatması gerek.
Ocak 2005'e kadar bu sorunun mutlak surette halledilmesi şart.
"Iraklının istediği oldu'' diyerek başarılı bir Irak yönetimi çıkardığını zanneden İşgal yönetiminin, ileriki günlerde başı yeniden ağrıyacak.
Genel seçimlerin yapılması koşulu ile mevcut hükümete okey veren Şiiler'e karşı ileriki süreçte ABD nasıl bir tutum takınacak bu bilinmiyor.
Şiiler genel seçimlerden büyük ihtimalle büyük bir sayısal çoğunlukla çıkacaklar.
Irak'taki Sünni denklem biranda Şiiler'in kontrolüne geçmiş olacak.
Şiiler'in ağırlığı ise İran ile münasebeti etkileyecek.
İran'ın siyasal etkisini kırmak için işgal gücü ise yeni bir seferberlik başlatmak isteyecek.
İşgal gücünün en çok korktuğu da bu.
Kuzey'de Kürtler'in otonomi ötesi bağımsızlık talepleri ise şimdilik tüpe tıkılmış durumda. Barzani ve Talabani'nin genel seçimlerde ne tepki verecekleri bir muamma olarak ortada.
Türkmenler'in Irak geçici hükümetinde esamesi okunmazken Irak'ın geleceği üzerindeki kara bulutlar dağılmış değil.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005