İmam Hüseyin kıyamdan evvel Resulüllah’ın kabrinde
Velid’in kendisine yaptığı biat teklifini açık bir şekilde reddeden İmam Hüseyin (a.s.) o gece ceddi Resulüllah (s.a.v.)’in kabrini ziyarete gitmiştir
01.05.2022 02:57:00





Velid'in kendisine yaptığı biat teklifini açık bir şekilde reddeden İmam Hüseyin (a.s.) o gece ceddi Resulüllah (s.a.v.)'in kabrini ziyarete gitmiştir.
Farklı tarih kitaplarında yaptığı ziyaretlerle ilgili bilgiler verilirken, iki ziyaretinde ceddine seslenişi yer alır:
"İmam Hüseyin (a.s.) Velid'in meclisinden çıktığı gece Resulüllah (s.a.v.)'in türbesine girip kabrinin yanında durdu ve ceddine şöyle seslendi:
"Selam olsun sana ey Allah'ın Elçisi! Ben, Senin yavrun ve kızın Fatıma (a.s.)'ın oğlu Hüseyin'im; ben, ümmetinin arasında onların hidayeti ve önderliği için senin halife kıldığın torununum.
Ey Allah'ın Peygamberi (s.a.v.)! Şahit ol ki, onlar, bana yardımda bulunmadılar, beni korumadılar. İşte bunlar seninle tekrar görüşünceye dek var olan şikayetlerimdir."
Bir başka ziyareti ise Mekke'den ayrılmaya karar verdiğinde yapmıştır: "Allah'ım! Bu Senin Peygamberin Muhammed (s.a.v.)'in kabridir; ben ise Senin Peygamberinin (s.a.v.) kızı Fatıma (a.s.)'ın oğluyum. Şu anda Senin bildiğin bir olayla karşılaşmış bulunuyorum.
Allah'ım! Ben iyiliği severim, kötülükten hoşlanmam. Ey celal ve ikram sahibi olan Allah! Bu kabrin ve bu kabrin içerisinde yatan şahsın hürmetine benim için Senin ve Peygamberinin (s.a.v.) rızasına mukadder olan bir yolu mukadder eyle."
Mervan b. Hakem İmam Hüseyin (a.s.)'ı biate çağırıyor
Velid'in evinden biat etmeden ve Mervan'la münakaşa ederek ayrılan İmam Hüseyin (a.s.) ertesi gün Mervan ile tekrar karşılaştı.
Mervan şöyle dedi: "Ey Eba Abdullah! Ben, senin hayrını istiyorum, size bir teklifim vardır. Kabul ederseniz sizin hayır ve yararınıza olur."
İmam (a.s.), "Teklifiniz nedir?" diye sordu.
Mervan şöyle dedi: "Dün gece Velid bin Utbe'nin meclisinde arz edildiği gibi hemen Yezid'e biat ediniz. Çünkü bu iş senin için daha faydalıdır."
İmam (a.s.) cevaben şöyle buyurdu: "İnna lillahi ve inna ileyhi raciun. Müslümanlar, Yezid gibi bir hükümdara düçâr olduğunda artık İslam'la vedalaşmak gerekir.
Evet, ben ceddim Resulüllah (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu duydum: "Hilafet Ebu Süfyan hanedanına haramdır. Bir gün Muaviye'yi minberim üzerinde görecek olursanız onun karnını yarın."
Ama Medine halkı onu Peygamber (s.a.v.)'in minberi üzerinde gördükleri hâlde öldürmediler. Şimdi Allah-u Teala onları (Muaviye'den daha kötü olan) fâsık Yezid'e müptela etti."
Kıyam başlıyor
İmam Hüseyin (a.s.)'ın Yezid'e biat etmeyi reddetmesi ile kıyam başlamıştır.
Çünkü İmam Hüseyin (a.s.) Muaviye döneminde ağabeyi Hasan (a.s.) ile beraber şartlar gereği Muaviye'ye biat etmişti.
Hatta İmam Hasan (a.s.)'ın şehadetinden sonra geçen 10 yıl zarfında İmam Hüseyin (a.s.), Muaviye'nin ölümüne kadar bu biatini bozmamıştır.
Ama Yezid'e ilk andan itibaren muhalefet etmiş ve biat etmemiştir. Yani kıyam başlamıştır.
İmam Hüseyin (a.s.) halifeye karşı ilk olarak toplu ve silahlı baş kaldırıyı gerçekleştiren kişidir. Ve İmam'ın kıyamı, nahâk bir halifelik iddiasında bulunana karşı yapılan ilk kıyamdır.
Kıyamın sebepleri
Öncelikle kıyamın sebeplerini üç başlık altında toplayalım:
1- Kıyamın en önemli nedeni; İmam Hüseyin (a.s.)'ın Cenab-ı Hak tarafından naspedilen bir halife oluşudur. Bu makam onun hakkıdır.
2- Yezid gibi biri Müslümanların başına halife diye getirilmişti ve İmam Hüseyin (a.s.) kesinlikle buna biati reddetmiştir. Yani kendisi bunu İslam adına reddetmiştir.
3- İmam Hüseyin (a.s.), Yezid'in saltanatı konusunda halkı uyarmak zorunda idi.
Yani iyiliği emredip, kötülükten alıkoymak zorunda idi. Emr-i bil maruf nehy-i ani'l münker görevi… (Prof. Dr. Haydar Baş İ Hüseyin eserinden)
Farklı tarih kitaplarında yaptığı ziyaretlerle ilgili bilgiler verilirken, iki ziyaretinde ceddine seslenişi yer alır:
"İmam Hüseyin (a.s.) Velid'in meclisinden çıktığı gece Resulüllah (s.a.v.)'in türbesine girip kabrinin yanında durdu ve ceddine şöyle seslendi:
"Selam olsun sana ey Allah'ın Elçisi! Ben, Senin yavrun ve kızın Fatıma (a.s.)'ın oğlu Hüseyin'im; ben, ümmetinin arasında onların hidayeti ve önderliği için senin halife kıldığın torununum.
Ey Allah'ın Peygamberi (s.a.v.)! Şahit ol ki, onlar, bana yardımda bulunmadılar, beni korumadılar. İşte bunlar seninle tekrar görüşünceye dek var olan şikayetlerimdir."
Bir başka ziyareti ise Mekke'den ayrılmaya karar verdiğinde yapmıştır: "Allah'ım! Bu Senin Peygamberin Muhammed (s.a.v.)'in kabridir; ben ise Senin Peygamberinin (s.a.v.) kızı Fatıma (a.s.)'ın oğluyum. Şu anda Senin bildiğin bir olayla karşılaşmış bulunuyorum.
Allah'ım! Ben iyiliği severim, kötülükten hoşlanmam. Ey celal ve ikram sahibi olan Allah! Bu kabrin ve bu kabrin içerisinde yatan şahsın hürmetine benim için Senin ve Peygamberinin (s.a.v.) rızasına mukadder olan bir yolu mukadder eyle."
Mervan b. Hakem İmam Hüseyin (a.s.)'ı biate çağırıyor
Velid'in evinden biat etmeden ve Mervan'la münakaşa ederek ayrılan İmam Hüseyin (a.s.) ertesi gün Mervan ile tekrar karşılaştı.
Mervan şöyle dedi: "Ey Eba Abdullah! Ben, senin hayrını istiyorum, size bir teklifim vardır. Kabul ederseniz sizin hayır ve yararınıza olur."
İmam (a.s.), "Teklifiniz nedir?" diye sordu.
Mervan şöyle dedi: "Dün gece Velid bin Utbe'nin meclisinde arz edildiği gibi hemen Yezid'e biat ediniz. Çünkü bu iş senin için daha faydalıdır."
İmam (a.s.) cevaben şöyle buyurdu: "İnna lillahi ve inna ileyhi raciun. Müslümanlar, Yezid gibi bir hükümdara düçâr olduğunda artık İslam'la vedalaşmak gerekir.
Evet, ben ceddim Resulüllah (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu duydum: "Hilafet Ebu Süfyan hanedanına haramdır. Bir gün Muaviye'yi minberim üzerinde görecek olursanız onun karnını yarın."
Ama Medine halkı onu Peygamber (s.a.v.)'in minberi üzerinde gördükleri hâlde öldürmediler. Şimdi Allah-u Teala onları (Muaviye'den daha kötü olan) fâsık Yezid'e müptela etti."
Kıyam başlıyor
İmam Hüseyin (a.s.)'ın Yezid'e biat etmeyi reddetmesi ile kıyam başlamıştır.
Çünkü İmam Hüseyin (a.s.) Muaviye döneminde ağabeyi Hasan (a.s.) ile beraber şartlar gereği Muaviye'ye biat etmişti.
Hatta İmam Hasan (a.s.)'ın şehadetinden sonra geçen 10 yıl zarfında İmam Hüseyin (a.s.), Muaviye'nin ölümüne kadar bu biatini bozmamıştır.
Ama Yezid'e ilk andan itibaren muhalefet etmiş ve biat etmemiştir. Yani kıyam başlamıştır.
İmam Hüseyin (a.s.) halifeye karşı ilk olarak toplu ve silahlı baş kaldırıyı gerçekleştiren kişidir. Ve İmam'ın kıyamı, nahâk bir halifelik iddiasında bulunana karşı yapılan ilk kıyamdır.
Kıyamın sebepleri
Öncelikle kıyamın sebeplerini üç başlık altında toplayalım:
1- Kıyamın en önemli nedeni; İmam Hüseyin (a.s.)'ın Cenab-ı Hak tarafından naspedilen bir halife oluşudur. Bu makam onun hakkıdır.
2- Yezid gibi biri Müslümanların başına halife diye getirilmişti ve İmam Hüseyin (a.s.) kesinlikle buna biati reddetmiştir. Yani kendisi bunu İslam adına reddetmiştir.
3- İmam Hüseyin (a.s.), Yezid'in saltanatı konusunda halkı uyarmak zorunda idi.
Yani iyiliği emredip, kötülükten alıkoymak zorunda idi. Emr-i bil maruf nehy-i ani'l münker görevi… (Prof. Dr. Haydar Baş İ Hüseyin eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.