logo
08 NİSAN 2025

İmam Cafer: Sabır

'Onların söylediklerine sabret ve onlardan güzellikle ayrıl! Nimet içinde yüzen o yalancıları Bana bırak'

12.10.2022 20:58:00
İmam Cafer: Sabır
İmam Cafer: Sabır
Alâ b. Fudayl, Câfer Sâdık Aleyhisselam'ın şöyle dediğini rivayet eder: "Sabır, iman için bedendeki baş gibidir. Baş giderse beden gider. Aynı şekilde sabır giderse iman gider." 

Hafs b. Giyas rivayet eder: Câfer Sâdık Aleyhisselam buyurdu ki:

"Ey Hafs! Hiç kuşkusuz sabreden, az bir süre sabreder, sabırsızlık gösterip panikleyen de az bir süre sabırsızlık etmiş olur."

Ardından şöyle buyurdu: "Her işinde sabret. Çünkü Allah Azze ve Celle, Muhammed (sallallahu aleyhi ve alihi)'yi peygamber olarak göndermiş ve O'na sabretmesini ve şefkatli, yumuşak davranmasını emretmiştir:

"Onların söylediklerine sabret ve onlardan güzellikle ayrıl! Nimet içinde yüzen o yalancıları Bana bırak." 

"Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur. Buna ancak sabredenler kavuşturulur; buna ancak (hayırdan) büyük nasibi olan kimse kavuşturulur." 

Nebi (sallallahu aleyhi ve alihi) sabretti. Nihayet O'na büyük suçlamalarda bulundular. Bunların karşısında Peygamberin göğsü daraldı.

Bunun üzerine, Allah Tebareke ve Teâla şu ayeti indirdi: "Onların söyledikleri şeyler yüzünden senin canının sıkıldığını and olsun biliyoruz. Sen şimdi Rabbini hamd ile tesbih et ve secde edenlerden ol." 

Sonra müşrikler Peygamberi yalanladılar ve O'nu yalancılıkla suçladılar. Bunun üzerine, Allah Azze ve Celle şu ayeti indirdi: "Onların söylediklerinin hakikaten seni üzmekte olduğunu biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler açıkça Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar. And olsun ki, senden önceki peygamberler de yalanlanmıştı. Onlar, yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine rağmen sabrettiler, sonunda yardımımız onlara yetişti." 

Bu emirler doğrultusunda Peygamberimiz sabretmeyi kendisine şiar edindi. Ama müşrikler haddi iyice aştılar. Onlara Allah Teba- reke ve Teâla'yı hatırlattı ama onlarsa yalanladılar.

Bunun üzerine Peygamberimiz şöyle dedi: "Bana, aileme, namusuma dil uzatmalarına sabrettim ama Rabbime dil uzatmalarına sabredemem."

Allah Azze ve Celle, Peygamberimizin bu yaklaşımı üzerine şu ayetleri indirdi:

"And olsun Biz, gökleri, yeri ve ikisi arasında bulunanları altı günde yarattık. Bize hiçbir yorgunluk çökmedi. Onların dediklerine sabrettik."  

Bunun üzerine Nebi (sallallahu aleyhi ve alihi) her işinde sabretmeyi kendisine şiar edindi.

Sonra Ehl-i Beyt'ine imamlık görevinin verildiği kendisine müjdelendi ve onlar da sabır vasfıyla nitelendirildiler.

Allah (c.c.) şöyle buyurdu: "Sabrettikleri ve ayetlerimize kesinlikle inandıkları zaman, onların içinden, emrimizle doğru yola ileten imamlar tayin etmiştik." 

İşte Resulullah (sallallahu aleyhi ve alihi) bu bağlamda, "İmana göre sabır, bedene göre baş konumundadır" buyurmuştur.

Ehl-i Beyt'ine bahşedilen bu görevden dolayı Resulûllah Allah Azze ve Celle'ye şükretti.

Bunun üzerine Allah Azze ve Celle şu ayeti indirdi: "Sabırlarına karşılık Rabbinin İsrailoğullarına verdiği söz yerine geldi, Firavun ve kavminin yapmakta olduklarını ve yetiştirdikleri bahçeleri helak ettik."  

Bu ayetin inişi üzerine Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve alihi) şöyle buyurdu: "Bu bir müjde ve de intikam haberidir."

Sonra Allah Azze ve Celle Peygamberine, müşriklerle savaşmasını mubah kıldı ve şöyle buyurdu: "… Müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün; onları yakalayın, onları hapsedin ve onları her gözetleme yerinde oturup bekleyin."   "Onları (müşrikleri) bulduğunuz yerde öldürün." 

Allah, onları, Peygamberi ve sevenleri aracılığıyla öldürdü. Allah, Peygamberin sabrına karşılık olarak bir ödül öngördü ve bu ahirette kendisine bahşedilecek bir sevaptı.

Dolayısıyla, sevabını Allah'tan umarak sabreden kimse, düşmanlarının başına kendisini mutlu edecek bir felaket gelmeden dünyadan ayrılmaz ve ayrıca ahirette de kendisi için büyük bir ödül hazırlanır." 

Ebu Bâsir rivayet eder: Câfer Sâdık Aleyhisselam'ın şöyle dediğini duydum:

"Hür kişi her durumda hürdür. Başına bir felaket geldiği zaman sabreder. Belalar peş peşe üzerine dökülseler de direncini ve sabrını kıramazlar. Esir de düşse, ağır baskılar altında kalsa ve varlıklı hali, yoksulluğa dönüşse de ayakta durur.

Nitekim doğru sözlü güvenilir Yusuf (a.s.)'ın da köleleştirilmesine, baskı altına alınmasına ve tutsak edilmesine rağmen özgürlüğüne zarar gelmemişti.

Atıldığı kuyunun karanlıkları, yalnızlığı ve başına gelen onca felaket O'na zarar vermemişti.

Allah, O'na büyük bir lütufta bulunmuş ve kendisine sahip olan zorba kişi kölesi oluvermişti.

Bütün bunlardan sonra Allah O'nu peygamber olarak göndermiş ve O'nun aracılığıyla bir ümmete rahmet etmişti.

İşte böyle sabrın ardından mutlaka hayırlı bir akıbet gelir. Sabredin, kendinizi sabretmeye alıştırın ki ödüllendirilesiniz." 

Ebu Seyyar, Câfer Sâdık Aleyhisselam'dan rivayet eder:

"Mü'min kul kabrine konulduğu zaman namaz sağında, zekat solunda durur. İyilik de üzerine uzanıverir. Sabır ise bir kenarda bekler.

Sorgu melekleri yanına geldikleri zaman sabır namaza, zekata ve iyiliğe der ki: Sahibinizden ayrılmayın. Eğer onu savunmaya gücünüz yetmezse, benim gücüm yeter." 

Abdullah b. Meymun, Câfer Sâdık Aleyhisselam'dan rivayet eder:

"Bir gün Emir'ül-mü'minin (Ali b. Ebu Tâlib Aleyhisselam) mescide geldi. Birden mescidin kapısında derin düşüncelere dalmış, gamlı, üzüntülü bir adam gördü. Emir'ül-mü'minin ona, "Ne oldu sana?" diye sordu.

Adam, "Ey Emir'ül-mü'minin! Babam, annem ve kardeşim öldü. Korkudan ödümün patlamasından korkuyorum."

Emir'ül-mü'minin dedi ki: "Allah'tan sakın ve sabret. Yarın O'nun huzuruna çıkacaksın. İşler açısından sabır, beden açısından baş gibidir. Baş bedenden ayrılınca, beden bozulur. Aynı şekilde sabır da işlerden ayrılınca bütün işler bozulur." 

el-Arzemî, Câfer Sâdık Aleyhisselam'dan rivayet eder:

"Resulullah (sallallahu aleyhi ve alihi) buyurdu ki: "Ümmetimin üzerine bir zaman gelecek ki yönetim (egemenlik) ancak öldürme ve zorbalıkla elde edilecek. Zenginlik ancak gasp ve cimrilikle sağlanacak ve sevgi ancak dinden uzaklaşıp hevâ ve hevese tâbi olmakla kazanılacaktır.

Kim bu zamana yetişir de, zengin olmaya gücü yettiği halde fakirliğe sabrederse, insanların sevgisini kazanmaya gücü yettiği halde onların öfkelerine sabrederse, güçlü olabileceği halde güçsüzlüğe sabrederse, Allah ona, beni tasdik eden doğru sözlü elli kişinin sevabını verir." 

Yunus b. Yâkub rivayet eder: "Câfer Sâdık Aleyhisselam, Mufaddal'a gitmemi ve İsmail'den dolayı teselli etmemi emretti.

Dedi ki: Mufaddal'a selam söyle ve ona de ki: İsmail'in ölümüyle bir musibete düçar olduk ama sabrettik. Sen de bizim sabrettiğimiz gibi sabret. Biz bir şey istedik, Allah Azze ve Celle de bir şey istedi. Biz Allah Azze ve Celle'nin emrine teslim olduk." 

Ebu Hamza es-Sumalî rivayet eder: Câfer Sâdık Aleyhisselam buyurdu ki:

"Mü'minlerden bir kimsenin başına bir musibet gelir de bu musibete sabrederse, ona bin şehidin sevabı gibi sevap verilir." 

Sema'e rivayet eder: Câfer Sâdık Aleyhisselam şöyle buyurdu:

"Allah bir kavme nimet bahşetti ama onlar şükretmediler. Böylece bu nimet onlar için vebale dönüştü. Bir kavme de musibet verdi, onlar da sabrettiler. Böylece bu musibet onlar için nimete dönüştü." 

İshak b. Ammar ve Abdullah b. Sinan, Ebu Abdullah (Câfer Sâdık Aleyhisselam)'dan rivayet ederler:

"Resulûllah (sallallahu aleyhi ve alihi) buyurdu ki: Allah Azze ve Celle buyurdu ki: Ben dünyayı kullarıma borç verdim. Kim, ondan Bana bir borç verirse, buna karşılık bire ondan, bire yedi yüze kadar veririm. Bundan daha fazlasını da dilersem veririm.

Kim, Bana ondan bir şeyi borç vermezse ve Ben onun isteği dışında bir şey alırsa o da buna karşılık sabrederse, ona üç haslet veririm ki, şayet bu hasletlerden birini meleklerime verseydim, benim kendilerine verdiğim bu hasletten memnun olurlardı."

Ravi der ki: "Sonra Ebu Abdullah (Câfer Sâdık Aleyhisselam) şu ayeti okudu: O sabredenler, kendilerine bir bela geldiği zaman, biz Allah'ın kullarıyız ve biz O'na döneceğiz, derler. İşte Rablerinden salavat (üç hasletten biri budur) ve rahmet (ikinci haslet de budur) vardır. Ve doğru yolu bulanlar da onlardır. (Bu da hasletlerin üçüncüsüdür)."   

El-Veşşa, bazı ashabından, onlar da İmam Sâdık (a.s.)'dan şöyle rivayet eder:

İmam buyurdu ki: "Biz sabredenleriz; fakat sevenlerimiz bizlerden daha sabırlıdır."

Dedim ki: "Canım sana feda olsun. Sevenleriniz nasıl sizden daha sabırlı olabilirler?"

Buyurdu ki: "Çünkü biz bildiğimiz şeylere karşı sabrediyoruz, sevenlerimiz ise bilmedikleri şeylere karşı sabrediyorlar." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Cafer eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Mart ayında 145 işçi hayatını kaybetti
3 ayda 447 işçi öldü
Türkiye listede var mı?
En zengin şehirlerin çoğu Amerika'da
CHP'nin yol haritası belli oldu
İlk miting yarın Şişli'de
Oysa Türkiye mutlu etti!
Almanya'nın iftiharı Porsche'da şok
Protestoculara hapis talebi
139 kişi için 3'er yıl istendi
Bundan sonra neler olabilir?
Altın fiyatlar düştü, çıktı
7 aylık su ihtiyacı garanti
İstanbul'da barajlardaki doluluk oranı coştu
Erdoğan, Özgür Özel'e 500 bin TL'lik 'cunta' davası
Dava haberini Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın duyurdu
Bayram tatilinin bilançosu belli oldu
74 kişi trafik kazalarında can verdi
38 memur gözaltına alındı
Kapıkule'de rüşvet operasyonu
Bizi sosyal medyada da takip edin!
Yeni Mesaj artık Bluesky'da
Trump, Netanyahu'ya Erdoğan'ı övdü
Bu işin sonu nereye varacak?
Avn: İsrail'in çekilmemesi durumu karmaşık hale getiriyor
"Hizbullah Lübnan yapılarındandır"
ABD-Çin ticaret savaşı kızışıyor!
Çin kararlı karşı tedbirler alacak
İran: ABD ile dolaylı görüşmeler başlıyor
"Top ABD'nin sahasında"
Mart ayında 145 işçi hayatını kaybetti
3 ayda 447 işçi öldü
Türkiye listede var mı?
En zengin şehirlerin çoğu Amerika'da
CHP'nin yol haritası belli oldu
İlk miting yarın Şişli'de
Oysa Türkiye mutlu etti!
Almanya'nın iftiharı Porsche'da şok
Protestoculara hapis talebi
139 kişi için 3'er yıl istendi
Bundan sonra neler olabilir?
Altın fiyatlar düştü, çıktı
7 aylık su ihtiyacı garanti
İstanbul'da barajlardaki doluluk oranı coştu
Erdoğan, Özgür Özel'e 500 bin TL'lik 'cunta' davası
Dava haberini Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın duyurdu
Bayram tatilinin bilançosu belli oldu
74 kişi trafik kazalarında can verdi
38 memur gözaltına alındı
Kapıkule'de rüşvet operasyonu
Bizi sosyal medyada da takip edin!
Yeni Mesaj artık Bluesky'da
Trump, Netanyahu'ya Erdoğan'ı övdü
Bu işin sonu nereye varacak?
Avn: İsrail'in çekilmemesi durumu karmaşık hale getiriyor
"Hizbullah Lübnan yapılarındandır"
ABD-Çin ticaret savaşı kızışıyor!
Çin kararlı karşı tedbirler alacak
İran: ABD ile dolaylı görüşmeler başlıyor
"Top ABD'nin sahasında"
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.