Haçlı-Siyonist ittifakı kurmuş oldukları şeytani bir düzenle, sinsi bir sistemle İslam coğrafyasının o kadar içine girmişler ki, Müslümanların nefes alışlarını-verişlerini dahi neredeyse kontrol edecekler. Direk ya da dolaylı olarak burunlarını sokmadıkları bir işimiz, bir gidişimiz kalmadı.İslam coğrafyasının her hangi bir köşesinde bir seçim olur müdahale ederler-öncesinde müdahale ederler, kendi kuklalarını, uşaklarını seçtiremek, iktidar yapmak isterler, çuval çuval para harcarlar, fitne fesadın her çeşidi mubah kabul edilir. Diyelim ki bunda başarılı olamadılar, istemedikleri kişiler seçildi. Bu sefer de sonuçlara müdahale ederler. Yok efendim demokratik olmamış, kazananların kaşları kara gözleri mavi imiş, onun için tanımazlarmış. Hiç düşündünüz mü, haçlılar, Siyonistler, böyle her işimize burunlarını sokma hakkını nerden alıyorlar? Hiç bir İslam ülkesinin halkları bunlara böyle bir hak vermemiştir. Bu güne kadar, haçlı dünyasının her hangi bir köşesinde bir seçim yapıla da her hangi bir İslam ülkesi ona müdahale ede, görülmüş şey değil. Ama tersini her gün yaşıyoruz.Kendileri, üretmiş oldukları kimyasal ve biyolojik silahları bütün zamanlarda, Müslümanlar üzerinde kullanmaktadırlar. İslam coğrafyasının muhtelif köşelerinde, her gün onların eliyle, silahıyla onlarca, yüzlerce Müslüman katlediliyor. Çoğu yerde Müslümanlar ölülerine ağlama fırsatı bile bulamıyorlar. Fakat, her hangi bir İslam ülkesi, muhtemel haçlı-siyonist saldırılarına karşı hazırlık yapmak için, tedbir sadedinde silah üretimine niyet etse, hemen karşı cepheden kıyametler kopuyor; yapamazsınız, edemezsiniz diye.Siz yapmışsınız ve şu anda o silahları bizim coğrafyamızda, bizim insanımız üzerinde deniyorsunuz. Akıttığınız kanlar sele dönüşmüş vaziyette. Sizin dünyanızda hiç mi vicdan sahibi, hiç mi akıl, iz'an, idrak sahibi insanlar yok? Sizin bu yüzde yüz yanlışlığınızı, haksızlığınızı hatırlatacak hiç mi insaf sahibi birileri yok? Ama yeter artık. İslam coğrafyasında hasseten Müslüman Türk dünyasında yetişen yeni nesil, gelişen milliyetçi dalgalar meydanı vicdansızlara bırakmamaya kararlı. Artık, aklınız estiği zaman ve zeminlerde Müslümanların işlerine burnu uzu sokamayacaksınız.Yaktığınız yüreklerin ve sızlattığınız vicdanların da elbette hesabı sorulacak bir gün.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025