Exeter'i biliyorsunuz, Birinci Dünya Savaşı esnasında Osmanlı'ya atılan Ermeni soykırımı çamurunu Mavi Kitap adı ile dünyaya duyuran İngiliz üniversitesidir.Büyük Britanya'ya hizmet edecek ajanların devşirilip yetiştirildiği bu üniversitenin bir başka özelliği Kürt Araştırma Enstitüsüne sahip olan yegâne eğitim kurumunun olmasıdır.Keza bu üniversitede Arap ve İslam Araştırma Enstitüsü mevcut!Green Peace (Yeşil Barış) gibi pek çok örgütün kurucusu da yine Exeter'dir.Exeter'in bir başka özelliği dinlerarası diyalogun merkezlerinden biri olmasıdır ki Prof. Markhan bu misyonun üniversitedeki tepe sorumlusudur! (Saidi Nursi'yi öven makaleler Üniversite arşivindedir) Türkiye'den bu Üniversitede lisans ya da üstü eğitim alan pek çok isim vardır ki en önemlisi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'dür.2 yıl Exeter'de kalan Abdullah Bey herhalde bu üniversitede okumasından ötürü olacak Kraliçe Hazretleri tarafından el üstünde tutuluyor!Hiçbir Türk devlet adamına nasip olmayan bu müthiş sahiplenilme şimdilerde doruğa çıkmış durumda!Abdullah Gül Bey'in Birmingham Sarayının çok çok özel kıymetlisi olması kuşkusuz her boyuttan sorgulamaya muhtaçtır ve bunu zaman zaman yapacağız lakin bugün Sayın Gül'ün Londra yolunda söylediklerine dikkatinizi çekmek istiyorum.Abdullah Bey uçakta gazetecilerin, "Ne oldu da iyi şeyler olmadı" şeklindeki sorusuna; "İyi şeyler olacaktı da PKK müsaade etmedi" karşılığını verdi.Görüyorsunuz cevap aslında açık bir itiraftır!Neyin mi?Bizatihi Cumhurbaşkanının bilgisi dâhilinde PKK ile müzakere masasına oturulduğunun ve yıllardır o masada bulunulduğunun!PKK müsaade etmedi ifadesinin açılımı bundan başka bir şey olamaz!Barış ümidini PKK'ya bağlayan yani müzakerelerin başlangıcında PKK'ya güvenen, PKK'ya inanan ve masaya oturarak adeta onu bağrına basan bir Cumhurbaşkanı portresiyle karşı karşıyayız!Evet, artık Abdullah Gül denilince benim aklıma hemen iki fotoğraf geliyor. Birincisi Kraliçe hazretlerinin üstünde titrediği Gül, diğeri de barış için komutanı olduğu TSK'ya değil ama yakın geçmişte PKK'ya güvendiğini bizzat kendi itiraf eden Gül!Exeter'in Gül'ünden zaten başka bir şey beklenmezdi mi dediniz!Yorum sizin!
Şike ve askerde cemaat - AKP kavgası!
AKP'de milletvekilliği yapan bir dostum bir gün bana şunları söylemişti:-"Tayyip Beyle Cemaatin ilişkisi karşılıklı fayda hesabına endekslidir. Sayın Erdoğan bazen onları umursamayınca cemaat yapısının istihbarat ve güvenlikteki elemanları hemen bir suikast hikâyesi uydurup Başbakan'a götürürler ve onu duygusal olarak etkilerler. Eskiden bu metot sonuç alıcıydı ama artık Tayyip Bey'de bazı şeyleri anlamaya başladı."Son günlerde bu değerlendirmeyi doğrulayan gelişmeler yaşanıyor!Mesela Cemaatin militan düzeyindeki bazı kalemleri AKP'yi kıyasıya eleştiriyor!Özellikle TSK operasyonu ile şike soruşturmasında gelinen nokta Cemaati fevkalade sinirlendirmiş durumda!Belli ki Cemaat TSK ve futbolda istediği ya da hedeflediği sonucu alamadı.Bülent Arınç'ın askerlere yönelik tahliye talebi ile şike yasası bağlamında ettiği "Yaz-boz tahtası mı bu, ikide bir kanun değişir mi" sözü ısrarla hatırlatılıyor.Keza Başbakan'ın eşinin yeğeni ile evli olan Göksel Gümüşdağ'ın apansız gözaltına alınmasını bu çekişmeye bağlayanlar var. Aslında sadece son olay değil epey bir zamandır AKP ile Cemaat mesafeli. Pek çok cemaat elemanının kritik devlet görevlerinden alınması bu kesimi çılgına çevirmiş!... Söylenenlere göre Erdoğan Cemaatin ilerde kendisi ve çevresine de çoraplar örebileceğinden endişeli!Peki, hasım olurlar mı?Bu günlerde mümkün değil zira onları birbirine zamklayan Paxamericanadır!.. ABD istemezse o iş olmaz, isterse de istediği gün olur ki Fetullah Gülen'in Gazze saldırısı olayındaki malum demeci bu tezimizin dayanağıdır!
Fikir suçlusu generaller ve Tayyip-Esat farkı?
Kim diyebilirdi ki Türkiye'de generaller fikir suçlusu olacak ve bölükler halinde hapislere tıkılacak!Çok değil 10 sene önce böyle bir iddiada bulunanı nevroz diye akıl hastanesine kapatırlardı!Oysa bugün tablo ortada, onlarca general Hastal ve Silivri'de!İronik husus bu generallerin fikir suçlusu konumunda olmalarıdır!Nasıl mı?Bunlar malum darbeye teşebbüsle itham ediliyorlar ama ortada darbe falan yok yani iddia ya da itham fikir düzeyinde kalmış!Gerçi generallerin tamamı, "Böylesi tür ne bir fikrimiz ne de bir zikrimiz oldu" diyor ama tersi olsa bile ortada yapılan bir ihtilal ya da farklı bir benzetme ile işlenen bir cinayet yok!İlginçtir durum bu iken generaller sanki ihtilali yapmış da Türkiye'yi batağa sürüklemiş gibi hedef alınıyor!Fikir düzeyinde kalmışlara bu tutum takınılırken gerçekten darbe yapıp muhtıra verenlere ise madalyalar veriliyor!Başbakanımızın diktatör deyip hedef aldığı Beşar Esad'ın ülkesinde böyle komiklikler ve ceberutluklar olduğunu sanmam!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sabahattin Önkibar / diğer yazıları
- Genelkurmay'da 40 Gülen taraftarı? / 30.06.2014
- Erdoğan IŞİDden korkuyor, çünkü? / 26.06.2014
- Jandarma, Ege ordusu ve Özel Kuvvetler! / 25.06.2014
- AKP'den Kuran'a sansür! / 23.06.2014
- IŞİD Türkiye'yi vuracak! / 19.06.2014
- Üç alçaklık ve dinsel ırkçılık! / 18.06.2014
- Avrasyacılık ve Prof. Dr. Haydar Baş / 16.06.2014
- Bayrak ve ölü Kürt! / 12.06.2014
- İşte Başbakan'ın uçağındaki casus! / 11.06.2014
- Başbakan belden aşağı kaset mi bekliyor? / 09.06.2014
- Erdoğan IŞİDden korkuyor, çünkü? / 26.06.2014
- Jandarma, Ege ordusu ve Özel Kuvvetler! / 25.06.2014
- AKP'den Kuran'a sansür! / 23.06.2014
- IŞİD Türkiye'yi vuracak! / 19.06.2014
- Üç alçaklık ve dinsel ırkçılık! / 18.06.2014
- Avrasyacılık ve Prof. Dr. Haydar Baş / 16.06.2014
- Bayrak ve ölü Kürt! / 12.06.2014
- İşte Başbakan'ın uçağındaki casus! / 11.06.2014
- Başbakan belden aşağı kaset mi bekliyor? / 09.06.2014