Millet olarak yüzyılın felaketini yaşadık. Canlarımızı, analarımızı, babalarımızı, kardeşlerimizi, çocuklarımızı canlı canlı enkazların altında toprağa verdik. 11 ilimiz, ilçelerimiz, köylerimiz yıkıldı.
Acısını tarif mümkün değil.
Toplum olarak büyük bir travma içindeyiz.
Milyonlarca vatandaşımızı bizzat etkileyen bu deprem felaketinin yaralarını sarmak uzun yıllar sürecek.
Söylenecek çok şey var. Her ne kadar büyük bir deprem felaketi olsa da bu kadar çok sayıda yeni binanın, rezidans ve sitenin un ufak olması asla kabul edilemez. Afet koordinasyon eksikliği, enkazlara zamanında, hızlı müdahale etme konusundaki çok açık beceriksizlik ve daha niceleri... Devlet hepimizindir. Sahibi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır; fakat her seviyede sorumlular ve yönetenler mutlaka her şekilde kanun önünde hesap vermelidir.
Bütün bunlara rağmen bu yaralar sarılacaktır. Devlet üreteceği çözümlerle, karşılıksız milletimize yanında olduğunu yaşatmalıdır. Sosyal devlet anlayışı hızlı ve vatandaşın lehine devreye konmalıdır. Milletimizin değerlerinden gelen duyarlılığını bir kez daha gördük, yaşadık.
Bütün bunlara rağmen çocuklarımızın, gençlerimizin eğitimi her şeyin önünde olmalıdır. Maalesef bu konuda yanlış ve yetersiz kararlar alınıyor. Milletimizin acısına acı katıyor.
Üniversitelerin kapatılması, uzaktan eğitim kararı eğitimciler ve milletimiz tarafından yanlış bulunmuştur.
Depremzede vatandaşlarımızın barınmaları için birçok alternatif varken, KYK yurtlarının düşünülmesi, bu gibi büyük afet durumlarında plansızlığın göstergesi.
Maddi yaralar bir şekilde sarılacaktır. Ama geleceğimize, gençlerimize sahip çıkmak, devleti yönetenlerin en kırmızıçizgisi olmalıdır.
Hükümet vatandaşlarımıza bu konuda eğmeden, bükmeden her türlü maddi manevi ihtiyaçlarınız devletimiz tarafından karşılanacaktır diye ilan etmelidir.
Çocuklarımızın, gençlerimizin ilimle donanımlı eğitimleri sayesinde, gelecek için morali yüksek bir toplum oluruz. Bu da milletimizin her türlü zorlukları aşmada azimli ve kararlı olmasını sağlar.
Her seviyede eğitim öğretimin sahada, daha da yaygın bir şekilde organize edilmesi, bugünün gençlerine tüm zorluklara rağmen ülkemize hizmet etme şuurunu arttıracaktır. Devlet vatandaşına, gençlerine her şekilde yaraların sarılması için karşılıksız yanındayım, demelidir. Fakat burada problem, uygulanan yanlış ekonomik politikalar ve onun yansıması sosyal uygulamalardır.
Çözüm için BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'la görüşmek samimi bir başlangıç olur.
Çünkü Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal Devlet politikaları tam da bu afetten devletimizi, milletimizi ve yönetenleri kurtaracak yegâne çözümdür.
- Eğitim ve adalet / 29.11.2023
- BOP mu, Atatürk’ün Ortadoğu projesi mi? / 21.11.2023
- Kaybolan değerlerimiz / 15.11.2023
- Gençliğe hitabenin ışığında 10 Kasım / 13.11.2023
- 10 Kasım’da okuduğum Hutbe / 12.11.2023
- Gençliğe hitabenin ışığında 10 Kasım / 10.11.2023
- Anayasal düzen / 08.11.2023
- Cumhuriyetimizin 100. yılı / 01.11.2023
- Onsuz onunla olmak / 14.04.2023