İnsan eğitimine önem verilen tasavvuf dergâhlarının hemen hepsinde görünen bir yere "edep ya Hu" sözünün yazılı olduğu levha mutlaka asılır.Çünkü adamı adam eden edepten başka bir şey değildir. ?"Güzel hallere ve huylara sahip olma ve utanılacak hareketlerden sakınma, her hususta haddini bilip, sınırı gözetme hâli" olarak tarif edilmeye çalışılan, "iyi ahlak, incelik terbiye manalarıyla" özetleyebileceğimiz, günlük yaşantımızda en fazla muhtaç olduğumuz, toplumsal yansımalarının her fert tarafından mutlaka hissedildiği davranış biçimine "edep" denir. İşte bundan dolayıdır ki toplumsal huzurun kaynağı o toplumda yaşayan fertlerin edebe verecekleri önemle alakalıdır.Edep hakkında söylenen kıymetli sözleri paylaşarak konumuza devam edelim; "Âdemoğlunun edepten nasibi yok ise insan değildir. Âdemoğlu ile hayvan arasındaki fark budur. Gözünü aç ve gör ki bütün Allahü teâlânın kelâmının manası, âyet âyet edebden ibârettir." (Şems-i Tebrîzî) "İnsanlar edebe ilimden çok daha fazla muhtaçtır." (Abdullah bin Menâzil) "En büyük edep, ilâhî hududu muhafaza etmek, gözetmek, Allahü teâlânın emirlerine uymak, yasaklarından sakınmaktır." (Abdülhakîm-i Arvâsî) "Din büyüklerinin yolu baştan sona edeptir." (İmâm-ı Rabbânî) "Bir kimsenin edepli olması, iyi kalplilik ve akıllılık alâmetidir." (Sırrîy-i Sekatî) "Kul için güzel edepten daha iyi mertebe görmedim. Çünkü aklın hayatı edeptir. İnsan edep ile dünya ve âhirette yüksek derecelere kavuşur." (Ebû Osman Hîrî) "Edep ehl-i edepten hâli olmaz, edepsiz ilim öğrenen âlim olmaz." (M. Sıddîk bin Saîd)"İlim meclislerinde aradım, kıldım talep, İlim geride kaldı ille edep ille edep. Edep bir tâc imiş nur- i Hudâ'dan Giy ol tâcı emin ol her belâdan" (Yunus Emre) Edep, insanoğlunun bütün bir hayatını kapsadığı için, Allah'a kulluk çerçevesinde ibadetlerin de edep şartları vardır. Gerek ibadet gerek diğer davranışlarda ki edepli davranış muhakkak ki o harekete güzellik kazandıracak, ona göre de değer kazanacaktır. Edebi; Allah'a karşı edep, kula karşı edep şeklinde iki kısma ayırabiliriz.?Allah'a karşı edep; emirlerini güzel bir teslimiyetle ve severek yerine getirmek, yasaklarından ateşten kaçar gibi kaçınmaktır.Kula karşı edep; kişilik hak ve hukukunu gözeterek, onu hiçbir şekilde rahatsız edici davranışlarda bulunmamaktır.Bu konuda İmam-ı Gazali şöyle buyurur;"Allah-ü Teâlâya karşı edep, O'nun emirlerini yerine getirmekle olur. Avamın, halkın edebi, dinîn emirlerine uymak, havâssın, seçilmişlerin edebi, dinîn emirlerine uymakla beraber kalbi zikir (Allah-ü Teâlâyı anmak) nuru ile aydınlatmak, gönülden Allah-ü Teâlâdan başka her şeyi çıkarmaktır." Allah'ın veli kulları söz ya da davranışlarında edebe mutlak manada riayet etmişlerdir. Genel ifadeyle onların bütün hayatını "edep" sözcüğü ile özetleyebiliriz.Allah'a karşı edebin boyutunu anlamamız açısından İmam-ı Azam efendimiz ile alakalı şu hadiseyi ibretle okuyalım; Davud-i Taî şöyle anlatır: Yirmi yıl Ebu Hanife hazretleri ile birlikte bulundum. Bu zaman zarfında ayaklarını uzattığını hiç görmedim. Kendisine, "Yalnızken ayağını uzatmanda ne mahzur var?" dedim. Bana, "Cenab-ı Hak karşısında edepli olmak daha efdaldir" dedi. Yaşadığımız hayatı içimize zehir eden, insanların Allah'a ve birbirlerinin hak ve hukuklarına karşı takındıkları edepsiz davranışlardır. Bu davranışlar, günlük yaşantıyı oldukça zora sokmuş, ferdi ilişkilerin; komşuluk ilişkilerinden, trafiğin seyrine kadar çekilmez bir hâl almasına neden olmuştur. Toplumsal yaşamın zorlukları tamamıyla edeple alakalıdır. Gündelik hayatın düzenli seyrini sağlamak üzere konulan; kurallara uymak bile kişinin edebi ile alakalıdır. Kendi vücut temizliğimizden, sokak temizliğine varıncaya kadar her davranış edeple alakalıdır. Toplumsal yaşantının düzene binmesi; fertlerin edepli davranışlar sergilemesine bağlıdır. Ve her ferdin mutlaka edepli davranış sergilemesi için zorunlu eğitim şarttır. Edep kurallarına uyulmaksızın yapılan ibadetlerin bile Allah (c.c.) katında kabulü tehlikeye girmektedir.İbretle oku;"İmam-ı Azam Ebû Hanife hazretleri namaz abdestinin edeplerinden bir edebi terk ettiği için kırk senelik namazını kaza etmiş, yeniden kılmıştır." (İmâm-ı Rabbânî) Birbirimize duyacağımız saygının ve toplumsal huzurun sağlanmasının da tezahürü, edeple alakalıdır. Öyleyse; bütün evliyanın edebe davet eden sözleriyle konumuzu bitirelim; "edep ya Hu."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Ulusal egemenliğimizi korumalıyız / 23.04.2025
- Mü’min yalancı olmaz / 22.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Mü’min yalancı olmaz / 22.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -2- / 21.04.2025
- İbadetin bize kazandırdıkları -1- / 20.04.2025
- Dava adamıydı Haydar Hocamız / 19.04.2025
- Gönül adamıydı Haydar Hocamız / 18.04.2025
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025