Mazlumların derdi dağlardan yüce, yetimlerin gözyaşları sele dönüşmek üzere ve yoksullar günden güne yoksullaşmanın ıstırabı içinde, her birinin ortak feryadı; çek elini üstümüzden ve yakamızdan düş.
Varsa gayretin, cesaretin, basiretin, ferasetin ve kaldı ise bu çilekeş, bu mazlum millet ile aidiyetin o zaman, milletin elinden uçup giden maddi ve manevi değerlerin peşlerine düş.
Otuz yıldan beri bir türlü üstesinden gelinemeyen, dağlardan ve bağlardan bir türlü temizlenemeyen, yıldan yıla gelişip palazlanan terör belası yüzünden sönen ocakların tekrar nasıl yakılacağının, viran olan hanelerin tekrar nasıl şenlendirileceğinin derdine düş.
İlle de bir şeyler yapacağım, tecrübe ve birikimlerimi millet için kullanacağım diyorsan eğer, o zaman ne duruyorsun milletin umutlarını, hayallerini, güvenlerini, alın terlerini ve emeklerini çalan/çaldıran hırsızların ardına düş.
Fazla yükseklerden uçanların günün birinde düşmeleri mukadder imiş, sana tavsiyemiz, sen sen ol ama mutlaka namertlerin değil mertlerin, cimrilerin değil cömertlerin, kaypakların değil dimdik adam gibi duranların yurduna düş.
Ezim ezim ezilenlerin ortak feryadı; ne olursun yakamızdan düş.
Gelir dağılımındaki uçurumdan ve toplumu kıskıvrak yakalamış olan geçim derdinden ötürü dağılan yuvaların, çatırdayan ailelerin mağdur olan fertleri yüksek sesle yalvarıyorlar; ne olur bizim derdimizin derdine düş.
Elimizdeki lokmaya kadar, soframızdaki zeytine kadar, çocuğumuzun ayağındaki çoraba, elindeki kaleme kadar bizi soyup soğana çevrienlerin lütfen ardına düş.
Gözden düşmemek, elden-ayaktan düşmemek için, fırsat elde iken ve vakit varken bir şeyler yap, çözüm üret ve çarelerin peşine düş.
Varsa gayretin, cesaretin, basiretin, ferasetin ve kaldı ise bu çilekeş, bu mazlum millet ile aidiyetin o zaman, milletin elinden uçup giden maddi ve manevi değerlerin peşlerine düş.
Otuz yıldan beri bir türlü üstesinden gelinemeyen, dağlardan ve bağlardan bir türlü temizlenemeyen, yıldan yıla gelişip palazlanan terör belası yüzünden sönen ocakların tekrar nasıl yakılacağının, viran olan hanelerin tekrar nasıl şenlendirileceğinin derdine düş.
İlle de bir şeyler yapacağım, tecrübe ve birikimlerimi millet için kullanacağım diyorsan eğer, o zaman ne duruyorsun milletin umutlarını, hayallerini, güvenlerini, alın terlerini ve emeklerini çalan/çaldıran hırsızların ardına düş.
Fazla yükseklerden uçanların günün birinde düşmeleri mukadder imiş, sana tavsiyemiz, sen sen ol ama mutlaka namertlerin değil mertlerin, cimrilerin değil cömertlerin, kaypakların değil dimdik adam gibi duranların yurduna düş.
Ezim ezim ezilenlerin ortak feryadı; ne olursun yakamızdan düş.
Gelir dağılımındaki uçurumdan ve toplumu kıskıvrak yakalamış olan geçim derdinden ötürü dağılan yuvaların, çatırdayan ailelerin mağdur olan fertleri yüksek sesle yalvarıyorlar; ne olur bizim derdimizin derdine düş.
Elimizdeki lokmaya kadar, soframızdaki zeytine kadar, çocuğumuzun ayağındaki çoraba, elindeki kaleme kadar bizi soyup soğana çevrienlerin lütfen ardına düş.
Gözden düşmemek, elden-ayaktan düşmemek için, fırsat elde iken ve vakit varken bir şeyler yap, çözüm üret ve çarelerin peşine düş.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025