logo
21 NİSAN 2025

Dostun (!) yağlı kazıkları

06.01.2013 00:00:00
Dünkü yazımızda Türk siyasetinin ABD hayranlığı ve teslimiyeti İsmet İnönü ile başladı demiştik. Aslında bu hayranlık Osmanlının son dönemlerinde başlamış ve hatta Kurtuluş Mücadelesi verdiğimiz yıllarda Kuvva-ı Milliyenin karşısına “ABD mandacılığı” adı altında çıkmıştı. Ama M. Kemal “Ya istiklal ya ölüm” diyerek bu zihniyetleri susturmuştu.
İşte susan bu zihniyetler, İsmet İnönü döneminde tekrar hortlamış ve 2. Dünya savaşının sonlarında Türkiye, ABD’nin yanında savaşa dahil olmuştu. Ya! Bu karar siyasiydi, şöyleydi, böyleydi vs. geçin bunları. Türkiye bu kararla ABD rıhtımına bağlanmıştı.      
ABD, kendi rıhtımına bağladığı Türkiye’yi ilk başlarda Rusya’ya karşı kullanmıştı. Atatürk döneminde kendi uçağını yapan, Almanya’ya gaz maskesi satan Türkiye, beş on senede üç beş kuruşa muhtaç hale gelmişti. Ve 23 Şubat 1945’te imzalanan anlaşma gereğince, Amerika Ekim 1946’da Türkiye’ye 23 milyon dolarlık kredi açarak yardımda bulunmuştu.
5 Haziran 1947 tarihli “Marshall Planı” duyurulmuştur. Bu plana uygun olarak Türkiye’ye 100 milyon dolar yardım verilmesini öngören “yardım kanunu” kongrede kabul edilmiş ve 22 Mayıs 1947’de başkan tarafından onaylanarak yürürlüğe girmiştir. Bu plan çerçevesinde Yunanistan’a da bize yapılanın üç katı yardım yapılmıştı. Bunun ana sebebi Türkiye ve Yunanistan’ı, Rusya’nın eline bırakmamaktı. Yani bir anlamda “soğuk savaş” döneminin de başlangıcıydı.   
İlginçtir aynen bu günlerde olduğu gibi o günlerde de ABD heyetleri ülkemize gelerek incelemelerde bulunmuş ve askerin azaltılması, silahların modernleştirilmesi gerektiğini öngören bir rapor hazırlamıştır. Buna uygun olarak Türkiye’ye yapılacak yardım hakkında antlaşma 12 Temmuz 1947’de Ankara’da imzalanmıştır.
İşe bak! Adam (!) yardım adı altında ülkene geliyor, ordunu, silahını inceliyor ve önüne bir takım yaptırımlar koyuyor ve sende imzalıyorsun. Bunun adına ne denir?  
Tabi Türkiye’nin, ABD safına kayması ile Rusya’nın soğuk nefesini iyice hissetmesini beraberinde getirmiştir. İlginçtir 1949’da kurulan NATO’ya, Türkiye girebilmek için başvuru yapmış ama kabul edilmemiştir.  
1950’de Menderes iktidara gelmiş, K. Kore, G. Kore’ye saldırmıştı. Dün NATO’ya bizi almayanlar, bu savaşla bizim NATO üyeliğimizi hemen onaylamışlardı. Ve gençlerimiz tanımadığı, bilmediği topraklarda kimin adına ve niçin savaştıklarını bilmeden cepheye sürülmüştü. Yani kazığın tarifi yapılacak olsa bundan başka bir tarif olamaz herhalde…
Türkiye, NATO’ya üye olduktan sonra ABD,  NATO çerçevesi içinde Türkiye’de askeri üsler kurmuş, NATO ile ilişkisi olmayan üslere de yerleşme olanağını da elde etmişti. ABD’nin, Türkiye’de elde ettiği bu kolaylıklar bir dizi ikili antlaşmalarla sağlanmıştır. Türkiye ile Amerika arasında yapılan bu antlaşmaların çoğu TBMM’nin onayı olmadan gerçekleştirilmiştir. AKP iktidarlarında yoksa tarih yine tekerrür ediyor mu?
27 Mayıs 1960’a gelindiğinde Türkiye’de darbe olmuş ve darbeyi yapanlar, NATO’ya bağlı bulunduklarını bildirmişlerdir.
Türkiye 1964’te Kıbrıs’taki Rum katliamlarına müdahale etmek istemiş ama ABD izin vermemişti. Hatta “benim silahlarımı kullanamazsın” postasını koymuştu.  
Türkiye 1974’te Kıbrıs’a asker çıkarmış, Rum katliamlarını geçte olsa sona erdirmişti. Bu harekâta karşı ABD, 1975’ten 78’e kadar Türkiye’ye ambargo koymuştu. Bu ambargoya karşı Türkiye, ABD’nin ülkemizdeki üs ve tesislerine el koymuştu. 1980 yılında yapılan anlaşma gereği el konulan bu üs ve tesislerde Türkiye tam egemenlik sağlamıştı. Tabi bu anlaşmanın peşi sıra 12 Eylül 1980 darbesi olmuş ve Amerika’da bu darbeyi haliyle memnuniyetle karşılanmıştı.
Özal dönemi ise adeta 2. Menderes dönemi olarak adlandırılabilecek cinsten. 1983’te KKTC kurulmasını ABD kınamış ve hatta bazı ülkelerin Türk cumhuriyetini tanımasını engellemiştir.
ABD, Ermeni meselesi diye ortaya atılan yalanları hep sıcak tutmuştur. Senatosunda, meclisinde her dönem tartışmış, kimi zaman reddetmiş, kimi zaman onaylamış ama dediğim gibi hep sıcak tutmuştur. Bugün Davutoğlu ile el ele “çak” yapan Hillary Clinton, Ermeni yalanlarının hep arkasında olmuştur.
ABD, yarayan kanamız terör konusunda hep terör örgütünün yanında oldu. Çünkü ABD’nin planı Türkiye, İran, Irak ve Suriye’de bulunan Kürtleri bir federal çatı altında toplamak ve bu birlik sayesinde İsrail’i rahatlatmaktı.
Şimdilerde ise ABD, BOP’u hayata geçiriyor. Erdoğan “eş başkan” artı ABD’yi “kadim dost” olarak ilan etmiş Türkiye’nin başbakanı. Yani ABD’nin işi geçmişten daha kolay. Libya, diyor. Tamam. Afganistan, diyor. Tamam. Lübnan, diyor. Tamam. Irak, diyor. Tamam. Suriye, diyor. Tamam. İsrail’e sataş ama ileri gitme. Tamam. Haliyle ABD böyle müttefike can kurban (!) diyor.
Bu tablo Türk siyasetinin ABD ile ilişkilerinin kaba bir tablosudur. Türk siyasetinin içinde (iktidar-muhalefet) ordunun, ekonomide öne çıkmış patronların, yazar, çizer vs. kesimlerin içerisinde Mason localarına, Siyon kulüplerine, gizli vakıf ve derneklere üye ve aktif şekilde görev alan birçok kimse vardır. Zaten dün ve bugün toplumun önünde olan insanların ya kendileri, ya eşleri ABD vatandaşıdır. Ya da çocukları ABD’de okuyarak, o kültürün aktif elamanları olma gayretindedirler.
Medya ise haçlı inanç ve kültürünü (ABD-AB) çoktan ülkemize transfer etmişti bile. Şöyle bir kendinize ve etrafınıza bakın göreceksiniz…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Akın Aydın / diğer yazıları
Rusya, Paskalya ateşkesini uzatmadı
Trump'tan 'ateşkes' açıklaması
ABD Yemen’de sivilleri katlediyor
Bir pazar yerinin yakınlarını vurdu
Çin'den ABD'ye sert uyarı
'Karşı tedbirler alacağız'
DEM heyeti İmralı yolunda
Dördüncü görüşme bugün yapılıyor
Papa Franciscus bu sabah hayatını kaybetti
Vatikan'dan açıklama yapıldı
ABD'den büyük hata!
O ülkeye kara harekatına hazırlanıyor
Mehmet Şimşek ABD yolcusu
Reyting kuruluşlarıyla görüşecek
Cevdet Yılmaz'dan ekonomi mesajları
'Temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek'
Ürünlerinde domuz derisi tespit edildi
Ayakkabı devine rekor ceza
ABD'den ülkelere Çin ile ticareti kısıtlama baskısı
Pekin yönetiminden tepki geldi
Trabzon'da biri öğrenci servisi 25 araç birbirine girdi
İlk belirlemelere göre 12 yaralı
Yağmurdan elektrik ürettiler
Damlalar temiz enerjiye dönüştürüldü
Trump, tarifelerin ciddiye alınmasından memnun
"Biz ciddiyiz"
Skandal mesaja tepki
Ersin Tatar'dan açıklama
Kadıköy’de önce sevinç sonra şok
Fenerbahçe iki kez geriye düştüğü maçta öne geçti ama…
Rusya, Paskalya ateşkesini uzatmadı
Trump'tan 'ateşkes' açıklaması
ABD Yemen’de sivilleri katlediyor
Bir pazar yerinin yakınlarını vurdu
Çin'den ABD'ye sert uyarı
'Karşı tedbirler alacağız'
DEM heyeti İmralı yolunda
Dördüncü görüşme bugün yapılıyor
Papa Franciscus bu sabah hayatını kaybetti
Vatikan'dan açıklama yapıldı
ABD'den büyük hata!
O ülkeye kara harekatına hazırlanıyor
Mehmet Şimşek ABD yolcusu
Reyting kuruluşlarıyla görüşecek
Cevdet Yılmaz'dan ekonomi mesajları
'Temel önceliğimiz enflasyonu düşürmek'
Ürünlerinde domuz derisi tespit edildi
Ayakkabı devine rekor ceza
ABD'den ülkelere Çin ile ticareti kısıtlama baskısı
Pekin yönetiminden tepki geldi
Trabzon'da biri öğrenci servisi 25 araç birbirine girdi
İlk belirlemelere göre 12 yaralı
Yağmurdan elektrik ürettiler
Damlalar temiz enerjiye dönüştürüldü
Trump, tarifelerin ciddiye alınmasından memnun
"Biz ciddiyiz"
Skandal mesaja tepki
Ersin Tatar'dan açıklama
Kadıköy’de önce sevinç sonra şok
Fenerbahçe iki kez geriye düştüğü maçta öne geçti ama…
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.