Diyabette ürküten tablo
TEMD Diyabet Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serpil Salman, diyabetin (şeker hastalığı) toplumda oldukça sık rastlanan bir sağlık sorunu olduğunu belirterek, "Halen dünyada 10 erişkinden biri diyabetlidir. Hastalığın sıklığı giderek artmaktadır. 2030 yılında her 9 erişkinden birinin diyabetli olacağı tahmin edilmektedir" dedi.
21.11.2022 11:51:00
EYÜP KABİL/İSTANBUL
Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Diyabet Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serpil Salman, diyabetin toplumun büyük kesimini ilgilendiren ve sıklığı giderek artan bir hastalık olduğuna işaret ederek, "Ancak diyabetlilerin birçoğu hastalığının farkında değildir" dedi. Prof. Dr. Salman, diyabetin yaşam boyu süren, kronik bir hastalık olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: "Oluşumunda iki temel sorundan biri rol oynar: Pankreasın yeterli insülin hormonu üretememesi (Tip 1 diyabet) veya üretilen hormonun dokular tarafınca yeterince kullanılamaması (Tip 2 diyabet). Tip 1 diyabet daha çok çocukluk çağında, tip 2 diyabet ise erişkinlerde görülür. Son yıllarda obezitenin artışıyla çocukluk çağında da tip 2 diyabet görülüyor. Kan şekerinin çok yükselmesi diyabetin tipik klinik yakınmaları olan çok idrar yapma, çok su içme, ağız kuruması gibi yakınmalarla kendisini belli eder. Tüm diyabet olgularının yüzde 90'ını tip 2 diyabet oluşturur. Tip 2 diyabet genellikle kilo fazlalığı zemininde gelişir ve çoğu hastada kan basıncı ve kan yağlarının yüksekliği ile birlikte seyreder. Bu olgularda şeker yüksekliği başlangıçta çok fazla olmadığı için şikâyetler genellikle geç ortaya çıkar. Bu nedenle hastalar bazen yıllarca diyabet olduklarını fark etmeyebilirler. Her iki diyabetliden biri diyabetinin farkında değildir ama bu kişilerde hastalık bir yandan kalp damar sistemi başta olmak üzere birçok organa zarar vermektedir. Ailesinde tip 2 diyabet öyküsü olanlarda diyabete yakalanma riski daha fazla olduğu ve bu kişilerin daha da dikkatli araştırılması gerektiği bilinmelidir."
Diyabet farkındalığı Türkiye'de de düşük
Dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de de sosyoekonomik seviyesi daha düşük olan kesimlerde diyabet farkındalığının daha az olduğuna işaret eden Salman, "Dünyada yaklaşık 537 milyon diyabet hastası olduğu düşünülmektedir ve bu rakam hızla artmaktadır. Tüm dünyada körlüğün, böbrek yetmezliğinin, travmaya bağlı olmayan bacak kayıplarının, kalp krizi ve inmelerin en sık nedeni diyabettir. Türkiye Avrupa'da diyabetin en sık görüldüğü ülkedir. Epidemiyolojik araştırmalara göre 1997 yılında yüzde 7.2 olan diyabetli oranı 2010 yılında yüzde 13.7'ye çıkmıştır. Tahminler, ülkemizde güncel diyabet oranının yüzde 15 civarında olduğu yönündedir. Bu artış devam ederse ülkemiz 2045 yılında, dünyada erişkin toplumda en fazla diyabetlinin yaşadığı ilk 10 ülke arasına girecektir. Oysa sadece sağlıklı beslenip, hareketli bir hayat sürerek tip 2 diyabet hastalarının yarısından fazlasında diyabeti önleyebilir veya var olan diyabet hastalığını kontrol altında tutabiliriz. Bu da ancak toplumun bilinçlendirilmesi ile mümkün olabilir. Güncel bilgilerimize göre, erken dönemde iyi şeker kontrolü sağlanmış olan kişilerde uzun vadede diyabetle ilişkili göz ve böbrek problemleri, kalp krizi gibi sorunlar daha az görülmektedir" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.