KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Başbakan Bülent Ecevit'e Oran'daki konutunda geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Denktaş, yaklaşık yarım saat süren ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Kıbrıs meselesinin son gelmiş olduğu noktayı Ecevit'e izah ettiğini ifade ederek, Ecevit'in bu konuda bütün detaylara vakıf olduğunu, bunlar üzerinde kendisiyle çok güzel bir görüşme yaptığını ifade etti.
Yılmaz'ın değerlendirmesi isabetsiz
Denktaş, "Devlet Bakanı ve Başbakan Mesut Yılmaz'ın bir sözü oldu. (10 Yıl sonra Kıbrıs'da bulundurduğumuz asker sayısı oradaki Türkler'den daha fazla olacak) diye. Sizin de daha uzlaşıcı olmanız gerektiğini söyledi. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna ise şu karşılığı verdi:
"Sayın Yılmaz, bizimle temas etmiş olsaydı bu değerlendirmesinin bu kadar da gerçekçi olmadığını görecekti. Biz, Türk hükümeti ile birlikte hazırladığımız program çerçevesinde Kıbrıs meselesini Türkiye'nin haklarını da korumak suretiyle savunmaktayız. Fazla bir şey istemiyoruz. AB aleyhinde değiliz, ama AB'den Avrupa olarak şampiyonluğunu yaptıkları ilkelere sahip çıkmalarını bekliyoruz. O da hak ve adalettir. Hak ve adaletin tecellisi için bir meselede tarafların tümüne aynı izahat fırsatını, müdafaa fırsatını vermeleri gerekir. Bizi dinlemeden aldıkları kararlar, Kıbrıs meşru hükümeti unvanını toplu mezarlar açarak çalmış olan Rum tarafını bizimle uzlaşmama yönünde cesaretlendirmektedir."
Yılmaz, 29 Nisan Belgesi'ni okusun
Kendilerinin Kıbrıs meselesinde AB'nin teşhis koyarak hareket etmesini istediklerini dile getiren Denktaş, şunları söyledi: "Bu bizim hakkımızdır. Çünkü, Kıbrıs'ta hakkı yenen taraf biziz. BM Genel Sekreteri'nin söylediği gibi Kıbrıs'ta iki eşit taraf, biri diğerini temsil etmeyen, biri diğerine tahakküm etmeyecek olan iki eşit taraf olarak yeni bir ortaklık kurmaya hazırız. Bunu söylemek suretiyle de büyük bir açılım yaptık. Rumlar, bu açılımı değerlendirmiyorlar. Çünkü, AB'den gelen sesler uzlaşma olsa da olmasa da biz sizi yani bütün Kıbrıs'ı AB'ye alacağız yönündedir. Bu garanti Rumlar'a verildikten sonra Rumlar'ın bizimle uzlaşmasını kim bekleyebilir. Biz, bunları söylüyoruz. Bunları söylemeye devam ediyoruz. Zannedersem Sayın Mesut Yılmaz, 29 Nisan belgemizi, ki yabancı diplomatların dahi (gerçekçi, uygulanabilir, bundan daha ilerisini Türler'den beklemek olmaz) dedikleri belgemizi, ya okumamıştır veyahut görmemiştir ki bu beyanatı yapmıştır. Kendisine biz, istediği izahatı vermeye hazırız. Daima iyi münasebetlerimiz vardır. Kendisine saygılarımı sunuyorum."
Yılmaz'ın değerlendirmesi isabetsiz
Denktaş, "Devlet Bakanı ve Başbakan Mesut Yılmaz'ın bir sözü oldu. (10 Yıl sonra Kıbrıs'da bulundurduğumuz asker sayısı oradaki Türkler'den daha fazla olacak) diye. Sizin de daha uzlaşıcı olmanız gerektiğini söyledi. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna ise şu karşılığı verdi:
"Sayın Yılmaz, bizimle temas etmiş olsaydı bu değerlendirmesinin bu kadar da gerçekçi olmadığını görecekti. Biz, Türk hükümeti ile birlikte hazırladığımız program çerçevesinde Kıbrıs meselesini Türkiye'nin haklarını da korumak suretiyle savunmaktayız. Fazla bir şey istemiyoruz. AB aleyhinde değiliz, ama AB'den Avrupa olarak şampiyonluğunu yaptıkları ilkelere sahip çıkmalarını bekliyoruz. O da hak ve adalettir. Hak ve adaletin tecellisi için bir meselede tarafların tümüne aynı izahat fırsatını, müdafaa fırsatını vermeleri gerekir. Bizi dinlemeden aldıkları kararlar, Kıbrıs meşru hükümeti unvanını toplu mezarlar açarak çalmış olan Rum tarafını bizimle uzlaşmama yönünde cesaretlendirmektedir."
Yılmaz, 29 Nisan Belgesi'ni okusun
Kendilerinin Kıbrıs meselesinde AB'nin teşhis koyarak hareket etmesini istediklerini dile getiren Denktaş, şunları söyledi: "Bu bizim hakkımızdır. Çünkü, Kıbrıs'ta hakkı yenen taraf biziz. BM Genel Sekreteri'nin söylediği gibi Kıbrıs'ta iki eşit taraf, biri diğerini temsil etmeyen, biri diğerine tahakküm etmeyecek olan iki eşit taraf olarak yeni bir ortaklık kurmaya hazırız. Bunu söylemek suretiyle de büyük bir açılım yaptık. Rumlar, bu açılımı değerlendirmiyorlar. Çünkü, AB'den gelen sesler uzlaşma olsa da olmasa da biz sizi yani bütün Kıbrıs'ı AB'ye alacağız yönündedir. Bu garanti Rumlar'a verildikten sonra Rumlar'ın bizimle uzlaşmasını kim bekleyebilir. Biz, bunları söylüyoruz. Bunları söylemeye devam ediyoruz. Zannedersem Sayın Mesut Yılmaz, 29 Nisan belgemizi, ki yabancı diplomatların dahi (gerçekçi, uygulanabilir, bundan daha ilerisini Türler'den beklemek olmaz) dedikleri belgemizi, ya okumamıştır veyahut görmemiştir ki bu beyanatı yapmıştır. Kendisine biz, istediği izahatı vermeye hazırız. Daima iyi münasebetlerimiz vardır. Kendisine saygılarımı sunuyorum."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.