Bugün nüfus yoğunluğunun etkisi ile ülkelerde temsili demokrasi uygulanmaktadır. İdareye talip olanlar, belli bir program ile seçmenin karşısına çıkıyor ve oy istiyorlar. Koltuk karşılığı yapacaklarını, vaat ettiklerini seçim dönemlerinde halkla paylaşıyorlar.Ve çoğunluğun oyu ile iktidara geliyorlar. Buraya kadar bir problem yok çünkü genel katılım, gizli oy ve seçimle başa gelme demokrasinin gerekleri.Günümüzde büyük halk kitlelerinde memnuniyetsizlik oluşturan kısım bundan sonra başlıyor.Demokrasinin gereği seçimle iktidara gelenler, seçimlerden sonra halkın isteklerine göre değil, kendi menfaatleri istikametinde idareye başlıyorlar.Kitlesel hareketlerin ilk gerekçesi, vatandaşların taleplerinin dinlenmemesidir. Demokrasinin olmazsa olmaz iki şartı vardır. Bunlardan birincisi halkın iradesi ile iktidara gelmek, ikincisi ise iktidarda halkın iradesini devam ettirmektir.Yani halkın talep ve isteklerini iktidarda iken de hayata geçirmektir. Halkın iradesi ile iktidar olanlar, bu iradeyi devam ettirmez; kendi istek ve taleplerini devreye koyarlarsa, halkın iradesi inkâr edilmiş olur; seçimle iktidar oldum diyenler de demokratik diktatörlüğe dönüşürler.Demokratik meşrulukları tartışılmaya başlanır. Zira çoğunluğun başa geçsin iradesi, iktidardakiler için artık kaybolmuştur. Dünya genelinde, liderlerin istifasını isteyen kitleler de bunu seslendirmiyor mu?Ülkelerdeki sosyal patlamaların sebebi, vatandaşın oyu ile iktidar olanların, halkın istek ve taleplerine cevap vermemesidir.Demokratik idarede seçimle gelen seçimle gider, gibi bir genel kaideye sığınmak da bu iktidarları kurtarmayacaktır.Çünkü halkın isteklerinin dikkate alınmadığı bir demokrasi anlayışı, gelinen noktada kitleler tarafından reddedilmektedir.Demokratik yolla gelenlerin, meşruluklarını devam ettirebilmeleri, iktidarda iken de halka göre hareket etmelerine bağlanmıştır.Koltuktakiler bunu yapmazlarsa, seçim dönemine gitmeden halkın onları iktidardan indirmesi de mukadder olur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018