logo
01 HAZİRAN 2024

Demokrasi aşıklarının tutarsızlığı

24.06.2008 00:00:00
Demokrasiyi, gelmiş geçmiş ve hatta gelecek sistemlerin en mükemmeli kabul eden demokrasi aşıklarının tutarsızlıkları, çelişkileri, iyice su yüzüne çıkmaya başladı. Demokrasi aşıkları, demokrasinin teorisine ve pratiğine ters düştükleri halde, yine demokrasiye toz kondurmuyorlar. Bu ikiyüzlülük, bu samimiyetsizlik, ülkemizde ziyadesiyle yaşanmaktadır. Liberallerin düşünce babası Friedric A. Hayek'in deyimiyle, bir yandan "demokrasiyi putlaştırmak, tabulaştırmak" öte yandan kurallarını çiğnemek, dürüstlükle bağdaşmaz. Bu ikircikli davranışlar, halkı güvensizliğe, demokrasi hakkında olumsuz düşünmeye sevk ediyor. Madem ki, en demokrat geçinenler bile, işine geldiğinde demokrasiyi rafa kaldırıyor, o zaman demokrasinin zaaflarını ve eksiklerini de konuşmaları, ortaya koymaları gerekir.  En azından demokrasinin, halkın kendi kendini idare ettiği değil, aldattığı bir sisteme dönüştüğünü itiraf etmelidirler. Maalesef, böyle yapılmıyor. Demokratik sistemlerin çoğunun, halkların aleyhine, Batılı sömürgeci ve yerli işbirlikçilerin lehine işlediği gizleniyor. Demokrasi, halkların lehine işleseydi, ABD, 1983 yılında parası hazineden karşılanan 'Milli Demokrasi Fonu'nu kurar mıydı? Bu fonun kurulmasındaki amaç, demokratik olmayan ülkelere demokrasi ihraç etmek, olanların da demokrasisini geliştirmekmiş. Şunu kulağımıza küpe yapalım: "Eğer bir ülkede Amerika demokrasiyi geliştirmeye çalışıyorsa, biliniz ki, mutlaka ardında Amerikan tröstlerinin menfaatleri vardır. Ve o ülke için dua ediniz!. Irak, bunun en son ve en trajik örneğidir"  (Bkz. İsmail Şefik Aydın, Uyan Türkiye-Tarih Tekerrür Etmesin, s.37).Demokrasiyi idealleştiren ve iharç etmeye uğraşan Batılılar, demokrasiye her zaman ve zeminde bağlı kalıyorlar mı? Ne gezer! Bugün, Batı dünyasında iddia edildiği gibi bir demokratik düzen kurulamamıştır. En demokrat ülke olarak gösterilen birçok Batı ülkesinde, temsili de olsa, hâlâ krallar vardır. İngiltere'ye bakınız: "...Batı hayranlarının 'demokrasinin beşiği' dedikleri İngiltere'de yaşananlar hiç de bize öğrettiklerine ve yapmamızı istediklerine uyan şeyler değildir. Bilindiği gibi İngiltere'de Lordlar Kamarası üyeleri seçimle gelmez... Anglikan Kilisesi'nin başı Canterbury başpiskoposu, York piskoposu ve daha yirmi kadar ruhani lider Lordlar Kamarası'nın doğal üyesidir" (A.g.e., s. 331). Ülkemizde ise, milli birliğimizi parçalamaya yönelik her seçim ve hareket "demokratiktir" denilerek baş taçı ediliyor.Demokrasiyle insanların nasıl aldatıldığını, uyutulduğunu ve uyuşturulduğunu, bir de Noam Chomsky'den dinleyelim. Chomsky diyor ki: "Amerika Birleşik Devletleri, kendisine bağlı ülkelerde 'demokrasiyi tesis etmek' için genellikle şiddete başvurmalıdır. Ülke içinde dahi ince araçlar kulanılması gerekmektedir. Aptal kitleleri gerekli yanılsamalarla aldatarak rızanın üretilmesi gerekir" (Medya Gerçeği, s. 35).   Edward Bernay da, "demokratik sürecin özünün ikna etme ve öneride bulunma özgürlüğü, yani rızanın üretilmesidir" der.  Walter Lipmann ise "rızanın üretilmesini demokrasinin pratiğinde bir devrim" olarak tanımlar. Rızanın üretilmesinde, görünüşte zor yok, ama zorunluluk var. Zorunlu olarak seçim yapan halk, kendi hür iradesiyle karar verdiğini zannediyor. Aslında, "rızanın üretilmesi" demek, halkların kendi rızasıyla köleleştirilmesi demektir.  Prof. Dr. Coşkun Can Aktan'ın dediği gibi, "günümüzde adına demokrasi denilen, ancak gerçekte halk egemenliğinden tamamen uzaklaşılmış bir bir çağdaş kölelik düzeni içerisinde yaşıyoruz... Eskiden ırsen gelen krallar vardı, şimdi seçimle gelen krallar". Şair Dr. Muhammed İkbal de, 'İblis Parlamentosu' adlı kasidesinde, bu durumu şeytanın  diliyle şöyle anlatır:  "Demokrasiden endişe etmeyin. Diktatörlüğü demokrasi kılıfına geçirenler de yine bizleriz. Onları bu oyunla oyalarız. Mesele krallık veya hükümdarlık meselesi değildir. Diktatörlük başkasının sırtından geçinmek ve başkasının malına-mülküne göz dikmek demektir. Bu bir şahıs da olabilir, bir zümre de. İkisi de aynıdır". Anlaşılan o ki, krallar değişti, ama köleler yine köle kaldı. Öyleyse çözüm, kölelik sistemini değiştirmektir.
 
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
İş bilenin, kılıç kuşananın!
Avrupa enflasyonu düşürdü, Türkiye hoplattı
Avrupa'da bile daha ucuz
Bu fiyatlara akıllı turist bile almaz
İslam karşıtı göstericilere bıçakla saldırdı
Polis vurarak etkisiz hale getirdi
'En başından beri 'Fatih Terim Fonu' olarak duydum'
Banka yöneticisi tanıklık yaptı
Bazı iller için aşırı sıcaklık uyarısı verildi
Belli saatlerde sokağa çıkmayın
Türkiye yolları uzay yolundan daha çetin!
Alper Gezeravcı trafik kazasında yaralandı
Özel'den sokak hayvanları açıklaması
'Tehlike yok diyemezsiniz'
İtalya tavrını net ortaya koydu
"Silahlarımız Ukrayna dışında kullanılamaz"
FETÖ soruşturmasından gözaltındaki eşini görmek için yaptı
Sahte avukat gözaltına alındı
CHP'li Bulut'tan iktidarın yeni düzenlemesine tepki
Varlık yokluk mücadelesi
İsrail'e 'soykırımcı' diyen hemşireyi kovdular
Emperyalistlerin gerçek yüzü
Fenerbahçe Mourinho bombasını patlattı
Ünlü teknik direktör ile anlaşmaya varıldı
Antalya'ya uçanlara türbülans uyarısı
3 vakadan 2'si Türkiye üzerinde yaşanıyor
'Valilikten arıyoruz' diyerek dolandırdılar
Derdini yine şiirle anlattı
Amasya'da üretim seferberliği ilan edildi
Kilosu 2 bin 500 dolardan satılıyor
İş bilenin, kılıç kuşananın!
Avrupa enflasyonu düşürdü, Türkiye hoplattı
Avrupa'da bile daha ucuz
Bu fiyatlara akıllı turist bile almaz
İslam karşıtı göstericilere bıçakla saldırdı
Polis vurarak etkisiz hale getirdi
'En başından beri 'Fatih Terim Fonu' olarak duydum'
Banka yöneticisi tanıklık yaptı
Bazı iller için aşırı sıcaklık uyarısı verildi
Belli saatlerde sokağa çıkmayın
Türkiye yolları uzay yolundan daha çetin!
Alper Gezeravcı trafik kazasında yaralandı
Özel'den sokak hayvanları açıklaması
'Tehlike yok diyemezsiniz'
İtalya tavrını net ortaya koydu
"Silahlarımız Ukrayna dışında kullanılamaz"
FETÖ soruşturmasından gözaltındaki eşini görmek için yaptı
Sahte avukat gözaltına alındı
CHP'li Bulut'tan iktidarın yeni düzenlemesine tepki
Varlık yokluk mücadelesi
İsrail'e 'soykırımcı' diyen hemşireyi kovdular
Emperyalistlerin gerçek yüzü
Fenerbahçe Mourinho bombasını patlattı
Ünlü teknik direktör ile anlaşmaya varıldı
Antalya'ya uçanlara türbülans uyarısı
3 vakadan 2'si Türkiye üzerinde yaşanıyor
'Valilikten arıyoruz' diyerek dolandırdılar
Derdini yine şiirle anlattı
Amasya'da üretim seferberliği ilan edildi
Kilosu 2 bin 500 dolardan satılıyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.