“Akil adamlar” meselesi sadece milletin değil, “Akil Adamların” da hükümetin de akıl sağlığını bozmuş görünüyor. “Akil Adamlar” gittikleri yerlerde çok aşırı tepki alıyor. Hatta bazı sivil toplum örgütlerinden içeriye giremiyorlar. Bazı yerlerde toplantılar iptal oluyor. Yapılan toplantılarda da şiddetli eleştiriler alıyorlar. “Akil Adamlar” vatandaş karşısında zor duruma düşünce, Başbakan devreye girmek zorunda kaldı.Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında bir konuşma yapan Sayın Başbakan “Akil adamlar” konusunda vatandaşın tepkilerine karşı çıkarak, gayet sert mesajlar verdi. “Akil adamlara” tepki gösterenleri çapulculukla suçladı.Sayın Başbakan, tepkinin dozunu biraz fazla kaçırdı galiba. Sayın Başbakan, yeri geldiği zaman “ben 76 milyon vatandaşımızın Başbakanıyım” derken, galiba öfkesinden, kendini sürece evet diyenlerin Başbakanı yerine koydu. Sürece karşı çıkanları, özellikle de basını, ağza alınamayacak derecede hakarete varan sözlerle karşısına almıştır. Sayın Başbakan: “Birkaç çapulcu köşe yazarının yazısı benim milletimin beklentisi olamaz… Biz ne diyorsak milletlimiz ona baksın, ona inansın…”diyor. Sayın Başbakanın bu tavrı kabul edilebilir bir tavır değildir. Bu bir sindirme faaliyetidir. Bu bir ayrıştırma, kamplaştırma hareketidir. Sayın Başbakan, barış süreci derken, kendisi gibi düşünmeyenlere çapulcu diyerek; farklı bir cephe mi açmak istiyor?Sayın Başbakanın çapulcu dediği, sürece karşı çıkanlara bakar mısınız? 30 yıllık öğretmen olduğunu söyleyen vatanperver bir öğretmen.Eşi şehit olmuş ve cebinde bir lira bile para bulunmadığını iddia eden bir şehit eşi.Ellerinde Türk Bayrağı ve Atatürk posteri bulunan, İstiklal Marşı söyleyen vatanperver insanlar.Gazetesindeki köşesinden, duyduğu kaygıları dile getiren, görüşlerini milletiyle paylaşan köşe yazarları. Şehit ve Gazi ailelerinin kurduğu sivil toplum örgütlerindeki vatandaşlar.Milli ve dini kaygı duyan vatandaşlar… Sayın Başbakan, “sizin bir avuç çapulcu” dediğiniz Türk Milletinin fertleridir. Bunlar sizin zannettiğiniz gibi bir avucunuza sığacak kadar da az değildir.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Yetmez mi bu kadar hırs? / 30.12.2024
- Neredeler; ‘Haram lokmalar yiyip dünya benim diyenler?’ / 28.12.2024
- Yalancıların akıbeti! / 27.12.2024
- ‘Faizi kaldıracağız inşallah’ diye yola çıkanlar! / 26.12.2024
- Hüseyin Baş soruyor ‘Türkiye Suriye'de ne kazandı?’ / 25.12.2024
- Suriye’de kim kazandı? / 24.12.2024
- Çukurova Hüseyin Baş’ı bağrına bastı / 18.12.2024
- ‘Kandırıldık’ der geçerler! / 17.12.2024
- Suriye’de yalan ve talan / 16.12.2024
- ‘At yalanı seveyim inananı’ / 14.12.2024
- Neredeler; ‘Haram lokmalar yiyip dünya benim diyenler?’ / 28.12.2024
- Yalancıların akıbeti! / 27.12.2024
- ‘Faizi kaldıracağız inşallah’ diye yola çıkanlar! / 26.12.2024
- Hüseyin Baş soruyor ‘Türkiye Suriye'de ne kazandı?’ / 25.12.2024
- Suriye’de kim kazandı? / 24.12.2024
- Çukurova Hüseyin Baş’ı bağrına bastı / 18.12.2024
- ‘Kandırıldık’ der geçerler! / 17.12.2024
- Suriye’de yalan ve talan / 16.12.2024
- ‘At yalanı seveyim inananı’ / 14.12.2024