Camide sanat da var
Van'daki tarihi Hüsrev Paşa Camii'nde görevli imam Ahmet Hüsrev Koyuncu, 40 yıl önce hobi olarak başladığı hat sanatıyla görev yaptığı camiyi sanat merkezi haline getirdi
22.02.2021 15:51:00
Van'da Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü ile müftülük bünyesinde hüsnühat dersleri veren imam Ahmet Hüsrev Koyuncu, 40 yıldır büyük bir keyifle sanatını sürdürüyor.
Ahmet Hüsrev Koyuncu, 9 yaşında başladığı hat sanatını 40 yıldır sürdürdüğünü söyledi. Koyuncu, "Burada hem öğrenci yetiştiriyorum hem de kendi görevimi yapıyorum. Görevimi yaparken namaz vakitleri arasında hüsnü hat çalışıyorum. 1977 yılında medreseye başladım. Medrese de yazıyordum fakat kuralsız yazıyordum. Van, Siirt ve Bitlis medreselerinde hat sanatını usulüne uygun öğreten hoca yoktu. Hoca olmadığı için kuralsız yazıyordum. Medreselerde birçok okunan kitapları elle yazıyordum. Hatta o tarihte günümüz gibi her kitap bulunmuyordu, nadiren bazı kitapları bulabiliyorduk. Bağdat ve Beyrut'tan kitap geliyordu. İsrail, Beyrut'ta Arapça baskısı yapan matbaayı vurunca kitaplarda artık gelmemeye başladı. O dönemde medreselerde olan kitapları çok yazardım" dedi.
İstanbul'a yaptığı yolculukla hat çalışmasının daha iyi bir noktaya geldiğini ifade eden Koyuncu, "80'li yıllarda İstanbul'a gittim, hattat hocalarından ders almaya başladım. Hat sanatını geleneksel usulüne uygun öğrenmeye başladım. Bir taraftan kendimi geliştirerek, diğer taraftan hocalardan ders alarak hat sanatı nasıl yapılır öğrendim ve o günden bu yana hep yazıyorum ve öğrenci yetiştiriyorum" diye konuştu. İHA
Ahmet Hüsrev Koyuncu, 9 yaşında başladığı hat sanatını 40 yıldır sürdürdüğünü söyledi. Koyuncu, "Burada hem öğrenci yetiştiriyorum hem de kendi görevimi yapıyorum. Görevimi yaparken namaz vakitleri arasında hüsnü hat çalışıyorum. 1977 yılında medreseye başladım. Medrese de yazıyordum fakat kuralsız yazıyordum. Van, Siirt ve Bitlis medreselerinde hat sanatını usulüne uygun öğreten hoca yoktu. Hoca olmadığı için kuralsız yazıyordum. Medreselerde birçok okunan kitapları elle yazıyordum. Hatta o tarihte günümüz gibi her kitap bulunmuyordu, nadiren bazı kitapları bulabiliyorduk. Bağdat ve Beyrut'tan kitap geliyordu. İsrail, Beyrut'ta Arapça baskısı yapan matbaayı vurunca kitaplarda artık gelmemeye başladı. O dönemde medreselerde olan kitapları çok yazardım" dedi.
İstanbul'a yaptığı yolculukla hat çalışmasının daha iyi bir noktaya geldiğini ifade eden Koyuncu, "80'li yıllarda İstanbul'a gittim, hattat hocalarından ders almaya başladım. Hat sanatını geleneksel usulüne uygun öğrenmeye başladım. Bir taraftan kendimi geliştirerek, diğer taraftan hocalardan ders alarak hat sanatı nasıl yapılır öğrendim ve o günden bu yana hep yazıyorum ve öğrenci yetiştiriyorum" diye konuştu. İHA
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
