Hep gelen tehlikelerden bahsedince sanki bu feci vakıa pek de kıymeti değilmiş gibi davranılıyorsa da devam edelim, zira bozulmadıkça gelmemesi muhal olan tablo alenidir:
Dünyadaki hakimiyet savaşlarında yok olmaya gidiyoruz.
Amerika bütün yıkılmışlığını, yıkılan bir binanın bir yere devrilmek istemesi gibi bir acziyette kullanmak isteyerek dünyayı yıkmaya çalışıyor.
Başkanının alay meselesi olacak kadar absürt agresifliklerde olması buna ispat sayılabilir.
Beş on yıl öncesine kadar dünyayı BOP'a batıracağı kesin zannedilen Amerika battı.
Kapitalizm halihazırda battı ama kovboyların zorlamasıyla, bin makyajla ve emperyalist bir zulümle yaşatılmaya çalışılıyordu; kan ve gözyaşının, mazlum ölü bedenler yığınının üzerinde durarak yüksek olduğunu ispata çalışıyordu.
Geçti.
Bir tek insan çıktı ve bir tek insan en fazla ne yapabilir ki sorusuna yanıt verircesine her şeyi değiştirdi.
Amerika battı beyler.
Amerikan doları Prof. Dr. Haydar Baş Hoca'nın "Milli Para" tezinden dolayı bitti çünkü. Amerika'nın da tüm varlığı "boyanmış boş kâğıt" doların kabulüne dayalıydı.
Bir daha hatırlatmakta fayda var:
Prof. Dr. Haydar Baş Bey, "otuz yıllık bir sancının mahsulü" dediği Milli Ekonomi Modeli'nin 2005'te dünyaya duyurulmasından sonra dünyanın ağırlık merkezini değiştirdi.
Paranın tanımı ekonominin temeli olmasına rağmen, kapitalizmin fikir babaları parayı sadece sömürü aracı olarak kullanmanın hesabını anlatabildi desek abartı olur mu bilmem.
Ama dünya da bunu kabul etmişti.
Prof. Dr. Haydar Baş, bir tanımını "emek ve üretimin karşılığı" olarak verdiği para anlayışı ve tanımlandırılışını "Milli Para" olarak isimlendirmişti. Kâğıtlıktan başka vasfı olmayan doları, para basmak için karşılık görme ahmaklığının rezaletini böylece gördük...
Prof. Dr. Haydar Baş, dünyaya ettiği hocalık ve liderlikle bir vasfını daha ortaya koydu diyebiliriz.
Haydar Baş Hoca, bir üniversitede bir branşın bir başlığını öğreten bir şahıs değil; bilakis en temel vakıayı bütün dallarıyla dünyaya öğreten hocanın ismidir.
Tezi Milli Ekonomi Modeli'nin on adet uluslararası kongrelerine gelen yüzlerce hoca buna delildir. Yani gazetemiz yazarı Sayın Murat Çabas'ın evvelde okuyunca çok etkilendiğim ifadesinin bir benzeriyle söylemek gerekirse; Prof. Dr. Haydar Baş öyle bir profesördür ki öğrencileri dünya çapında profesörlerdir.
O zaman bu devrimin mahiyetinin bir küçük kısmını anlamak ve 10. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nden bir kesit sunmak adına şöyle bitirelim:
Bursa'da düzenlenen 10. Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde konuşan BRICS Ülkeleri İş Geliştirme Komisyonu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Vladimir Gorbanovsky sözlerine şöyle devam etmişti: "Sömürü aracı olarak kullanılan para yerine nasıl bir para tanımlayalım ki o para sömürü aracı olmasın? Dünya ekonomisine dayatılan dolarının karşısına hangi parayla karşılık vermeliyiz? O paranın tanımı ne olmalıdır ve mekanizmaları nasıl olacaktır? Bütün bu soruların cevabını Milli Ekonomi Modeli'nde bulabilirsiniz. Bugün dünyada popüler olan ve dünya nüfusunun yüzde 50'sinin yakinen bildiği 'Milli Para' 2005 yılında Prof. Dr. Haydar Baş tarafından ortaya koyulmuştur. İktisat literatürüne kazandırılmış ve kapitalizmin ezberini bozmuştur."
Hüseyin Taşkın / diğer yazıları
- Ölenden borç var doğana borç kalıyor / 08.06.2019
- Eğer başarı aranıyorsa / 10.04.2019
- Enflasyonu da bilmiyorsunuz ki! / 15.03.2019
- Büyük devrim / 14.03.2019
- Çözüm sahibi olmak / 05.03.2019
- Taklit edilmeye çalışılan parti BTP / 26.02.2019
- Hepimiz orada olmak durumundayız / 20.01.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a kim tuzak kurar? / 15.01.2019
- Yarın değil, bugün / 25.12.2018
- Ata’ya vefa borcumuz var / 23.10.2018
- Eğer başarı aranıyorsa / 10.04.2019
- Enflasyonu da bilmiyorsunuz ki! / 15.03.2019
- Büyük devrim / 14.03.2019
- Çözüm sahibi olmak / 05.03.2019
- Taklit edilmeye çalışılan parti BTP / 26.02.2019
- Hepimiz orada olmak durumundayız / 20.01.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a kim tuzak kurar? / 15.01.2019
- Yarın değil, bugün / 25.12.2018
- Ata’ya vefa borcumuz var / 23.10.2018