"Bütün Dünya Türk'ün Vatanıdır"

İnşallah kaydını gizli tutarak söz vermiştim.

İki elim kanda,

bir ayağım Edirne'de diğeri Van'da da olsa gideceğim.

Geçen hafta Trabzon'da yapılanına katılamamış ve Karadeniz'in o dillere destan delikanlılarının oluşturduğu binleri izleme imkanım olmamıştı.

Katılanlar da bana nispet, her fırsatta ve haklı olarak öve öve bitiremediler o muhteşem geceyi.

Böyle olunca daha bir bilendim.

Bursa Kapalı Spor Salonu'nda icra edilen; "BTP Tanıtım ve Katılım Toplantısı" mükemmeldi.

Konuşmalar mükemmeldi.

Bu milletin kültüründen motifler güzeldi.

Rumeli Halk Oyunları güzeldi.

Ali Altun güzeldi.

Ama niye yalan söyleyeyim, "Akçaabat Horon Ekibi" çok güzeldi.

Konuşmalarda ülkenin içler açısı hali ortaya kondu.

Ülke meselelerine vâkıf konuşmacılardan her biri adeta halkın hislerine tercüman oldular.

Adeta, bizim sesimiz çıkmıyor, biri ortaya çıkıp da şu dertlerimizi dillendirse diyen aziz milletin sessiz çığlığına tercüman oldular.

Merhum Şehit Gün Sazak beyin oğlu Ergün Sazak bir şehit evladı olarak şu gerçeğin altını çizdi:

"Şehitlerin rızasını alan hareket muvaffak olmaya, onları incitenler ise hezimete uğramaya mahkumdurlar".

Yedisinden yetmişine, kadın erkek, her yaşta ve her meslekte binlerce insan tek vücut oldu programda.

Ve herkesin beklediği an geldi.

Kuvayı Milliye'nin mimarı, büyük fikir ve dava adamı, Prof. Dr. Haydar BAŞ beyin konuşma anı.

Yıllardır konuşmalarını büyük bir coşkuyla izlediğim muhterem Hocam, o akşam bir başkaydı.

Bu başkalıkta Osman Gazi'nin, Orhan Gazi ve diğerlerinin etkisini ben nereden bileyim...

Bildiğim bir şey varsa, o akşamın çok farklı olması idi.

Önce on iki yıldız ile on altı yıldızın ne manaya geldiğini izah ettiler.

Hz. İsa'nın on iki Havarisini remz eden on iki yıldız.

O Hz. İsa ki, bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa'ya ümmet olma anını bekler kaç asırdır.

Böylesi bir Peygamberin ümmetine yakışır mı havarileri istismar edenlerin peşine düşmek.

AB öyle.

Ya BTP?

BTP'nin on altı yıldızı bu yüce milletin tarihte kurduğu devlet sayısı.

Ortasında ki Hilal ise yüce Türk devletini temsil eder.

İslam'dan öncesiyle-sonrasıyla adaleti, insanlığı en iyi temsil eden ecdadımızın tarihte kurduğu on altı devlet.

Üstad konuşmasında iki bağımsızlıktan bahsediyordu.

Ülke bağımsızlığı-Gönül bağımsızlığı.

'Gönülleri bağımlı olanların, ülkeleri bağımsız olamaz' gerçeğinin altını çizdi.

Ve özet olarak şu spot cümleleri söyledi:

r "Bizi bölmek ve parçalamak istiyorlar"

r "Bu millet dindardır, devlet de bu millete hadimkârdır/hizmetkârdır"

r "Bu millet kardeştir, ayıranlar kalleştir"

r "AB, dünyanın en güçlü ordusunu içine almamakla; "Ben bir haçlı ordusuyum, senin, benim içimde yerin yok" demek istemiyor mu"?

r "Her bir şeyine inancını yansıtan AB'nin, ortak parası Euro'ya iki kilisenin kapısını koymasının anlamı şudur; "Benimle olacaksan bu iki mabetten geçmek zorundasın".

r "Bu millet, bugün AB diye adlandırılan devletlerin çoğundan oluşan haçlı ordusunu, dün Çanakkale'de; Kurt Mehmet'le, Laz İsmail'le, Gürcü İbrahim'le, Çerkez Mustafa'yla, Arap Kemal'le denize döktü.

Çanakkale'nin intikamını almak isteyenler, tek çare olarak, bugün işte bu insanları birbirine düşürmekte buluyor".

r "Dünün İngiliz'i, Hicaz Bölgesi'ni iki ismi kullanarak Osmanlı'dan koparıp kendine bağladı.

Hüseyin Bin Ali,

Abdullah Bin Vahhap,

Biri devlet anlayışını, diğerini din anlayışını hedef aldı, yıktı.

Aynı oyun, bugün ülkemiz üzerinden, aynı ölçülerle oynanmaktadır".

Piz ne deduk?Karadenizliye Hakim sormuş:- Adın ne senin?- Ahmet'tur, ama 'se' harfi yok oğa (onda).Hakim:- Ahmet isminde 'se' harfi olmaz ki.Karadenizli gayet emin:- Eee, biz ne deduk?Dünkü yazımda GS-Roma maçı sonrası meydana gelen olayların AB maceramızda bir ölçü olarak algılanacağını yazmıştım.AB üyesi ve AB kültürünün ana unsuru İtalyanlar yüzde yüz haksız oldukları halde; "Böylesi bir millet AB'ye giremez" diyor.Haksız taraf böyle diyor.Mağdur ve mazlum taraf olan biziz.AB'ye Balıklama Dalmaktan Sorumlu Kişi ise;"İtalyanları çıkarın onların yerine bizi alın diyor".

Sövülme, dövülme, kovulma, tu kakalanma, aşağılanma pahasına da olsa AB diyeni yakın incelemeye alın bir zahmet.Tabi bir de bu olaylar bir İslam ülkesinde olsaydı o zaman görecektiniz medyamızın duyarlılığını(!)

İtalyan olunca maruz görün hıyarlılığını.