Trabzon'da birkaç gün arayla iki provokatif olay gerçekleşiyor. İki olayın birbirini tamamlayıcı özellikleri ve özellikle ikinci olaydaki provokasyon dozajının aşırı yüksek oluşu düşündürücü. Önceki günkü yazımda bu tür olayların Trabzon gibi milli hassasiyetlerin teyakkuz halinde olduğu bir ilimizde gerçekleşiyor olmasının tesadüf olamayacağının altını çizmiştim. Bölücübaşı ve PKK yandaşları Trabzon'da bebek katili lehine sloganlar atıp, PKK bayrakları açıyor bunun üzerine Trabzonlu da tepkisini ortaya koyuyor. Aradan birkaç gün geçmeden bu kez 30 kişilik bölücü grup intikam almak niyetiyle daha tahrikkâr ve daha kışkırtıcı bir şekilde eylem düzenliyor. Trabzonlu bu kez de tepkisini koyuyor ama yine tahrikçilerin istediği noktaya gelmeden. Tekme tokattan ileriye gitmiyor tepkiler, üzücü hadiselere meydan verilmiyor ama meydan dayağı da ihmal edilmiyor. O kadarı da olsun artık!
Derin medya derin ihanetini bu olayda da sürdürüyor; polis Trabzon'u karıştırmak niyetiyle oraya gelen 30 bölücüyü tutuklamadığı için değil de, onlara meydan dayağı atan Trabzonluları tutuklamadığı için yerden yere vuruluyor. Aslında onlar, Trabzon'da patlayan bu tepkinin Türkiye boyutunu, milli ve manevi konularda verilen tavizlerin ve dış politikada gelinen gayri milli noktaya verilmiş bir patlama olduğunu en az bizim kadar biliyorlar. İşte bu yüzden de olayı milletin üzerine yıkarak Türk halkını sindirmeye çalışıyorlar. Ama torba o kadar doldu ki, ağzını büzmeye çalıştıkça başka bir yerden patlak veriyor. Bu basınçla o torbayı daha fazla kapalı tutamayacaklar, millet daha fazla sıkılmaya gelmiyor çünkü.
Trabzon'daki olayla aynı gün 200 sözde aydın bir bildiri yayınlayarak Trabzon'da halkın verdiği "milli tepki"yi kınıyor, bayrağa saygı yürüyüşlerinden rahatsız olduklarını ifade ediyor, Orhan Pamuk'un kitaplarını toplatmak isteyen kaymakamın görevden acil olarak alınmasını istiyor. Ve asıl noktayı bayrağına ve vatanına sahip çıkan Türk halkının bu eylemlerini "kitlesel histeri" olarak değerlendirerek koyuyor sözde aydınlar. Yani Türk halkının ciddi ruh karışıklığı ve duyu bozukluğu var onlara göre. Histerinin kelime anlamına bakarsanız, duyu bozuklukları ve ruh karışıklıkları olduğunu görürsünüz.
Bu bildiri bir yönüyle iyi oldu; özel bir çalışma yapsanız Türk halkıyla ilgili böyle düşünen sözde aydınların listesini yapmanız zor olurdu. Ama bu bildiriyle birlikte böyle aydınların kimler olduğunu liste halinde görmüş olduk. Bu bildiriye imza atanlardan bazılarının isimleri ve etiketlerini aktarmamız, anlatmak istediğimizi daha net ortaya koyacaktır:
Ali Bayramoğlu (gazeteci), Alin Taşçıyan (Sinema eleştirmeni), Baskın Oran, Can Dündar, Cengiz Aktar (AB Uzmanı), Cüneyt Ülsever (Gazeteci), Çetin Altan (Gazeteci, Derya Sazak (Gazeteci), Doğu Ergil, Ercan Karakaş (SODEV), Etyen Mahcupyan (Yazar), Fikret Başkaya (Yazar), Halil Berktay, Hrant Dink (AGOS Genel Yayın Yönetmeni), İbrahim Kaboğlu, İsa Karataş (Türkiye Protestan Kiliseleri Sözcüsü), Mehmet Ali Birand (Gazeteci), Murat Belge, Rıfat Bali (Yazar), Taner Akçam (Tarihçi, yazar).
Derin medya derin ihanetini bu olayda da sürdürüyor; polis Trabzon'u karıştırmak niyetiyle oraya gelen 30 bölücüyü tutuklamadığı için değil de, onlara meydan dayağı atan Trabzonluları tutuklamadığı için yerden yere vuruluyor. Aslında onlar, Trabzon'da patlayan bu tepkinin Türkiye boyutunu, milli ve manevi konularda verilen tavizlerin ve dış politikada gelinen gayri milli noktaya verilmiş bir patlama olduğunu en az bizim kadar biliyorlar. İşte bu yüzden de olayı milletin üzerine yıkarak Türk halkını sindirmeye çalışıyorlar. Ama torba o kadar doldu ki, ağzını büzmeye çalıştıkça başka bir yerden patlak veriyor. Bu basınçla o torbayı daha fazla kapalı tutamayacaklar, millet daha fazla sıkılmaya gelmiyor çünkü.
Trabzon'daki olayla aynı gün 200 sözde aydın bir bildiri yayınlayarak Trabzon'da halkın verdiği "milli tepki"yi kınıyor, bayrağa saygı yürüyüşlerinden rahatsız olduklarını ifade ediyor, Orhan Pamuk'un kitaplarını toplatmak isteyen kaymakamın görevden acil olarak alınmasını istiyor. Ve asıl noktayı bayrağına ve vatanına sahip çıkan Türk halkının bu eylemlerini "kitlesel histeri" olarak değerlendirerek koyuyor sözde aydınlar. Yani Türk halkının ciddi ruh karışıklığı ve duyu bozukluğu var onlara göre. Histerinin kelime anlamına bakarsanız, duyu bozuklukları ve ruh karışıklıkları olduğunu görürsünüz.
Bu bildiri bir yönüyle iyi oldu; özel bir çalışma yapsanız Türk halkıyla ilgili böyle düşünen sözde aydınların listesini yapmanız zor olurdu. Ama bu bildiriyle birlikte böyle aydınların kimler olduğunu liste halinde görmüş olduk. Bu bildiriye imza atanlardan bazılarının isimleri ve etiketlerini aktarmamız, anlatmak istediğimizi daha net ortaya koyacaktır:
Ali Bayramoğlu (gazeteci), Alin Taşçıyan (Sinema eleştirmeni), Baskın Oran, Can Dündar, Cengiz Aktar (AB Uzmanı), Cüneyt Ülsever (Gazeteci), Çetin Altan (Gazeteci, Derya Sazak (Gazeteci), Doğu Ergil, Ercan Karakaş (SODEV), Etyen Mahcupyan (Yazar), Fikret Başkaya (Yazar), Halil Berktay, Hrant Dink (AGOS Genel Yayın Yönetmeni), İbrahim Kaboğlu, İsa Karataş (Türkiye Protestan Kiliseleri Sözcüsü), Mehmet Ali Birand (Gazeteci), Murat Belge, Rıfat Bali (Yazar), Taner Akçam (Tarihçi, yazar).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012