2002 seçimlerinden bu yana siyasi partiler, her seçimde olduğu gibi 1 Kasım seçimlerinde de Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın projelerinden çalarak seçim vaatlerini oluşturdular.Bu noktada dilerseniz "proje" ve "vaat" arasındaki uçurum mesabesindeki farktan bahsedelim.Proje, kaynağı belli olan, nasıl yapılacağı bir plan ve program dahilinde olan, sonuca ulaşmak için bilimsel yöntemlerin devreye konulduğu çalışmalardır. Proje olarak bir sonuç açıklanır ama bu sonuca ulaşmak için bilimsel bir yol haritası vardır.Vaat ise öncesi olmayan bir sonuçtur, sadece seçime yöneliktir, kaynak ya da yöntem açıklanmadığı için uygulanma ihtimali de yoktur.Prof. Dr. Haydar Baş, 1 Kasım seçimleri öncesi her alanda birçok proje açıklamaktadır.En meşhur ve en fazla kopya çekilenleri ise 5000 TL asgari ücret, 1500 TL ev hanımı maaşı, 1000 TL vatandaşlık maaşı ve 250 TL çocuk parasıdır.Sayın Baş'ın açıkladığı bu projelerin dayandığı kaynak Milli Ekonomi Modeli'dir.Milli Ekonomi Modeli, hakkında 9 uluslar arası kongre yapılmış, 500'ü aşkın dünya çapında bilim adamının "Bu tek çözümdür" dediği, başta Rusya olmak üzere 150'ye yakın ülkenin projelerinden istifade ettiği pratikte uygulanmış, fayda görülmüş bilimsel, eşi ve benzeri olmayan bir modeldir. Bakın MEM kongelerine katılan bilim adamları Sayın Baş ve Modeli hakkında neler söylüyor:"Ben dünyanın bir numaralı iktisat matematikçisiyim. Bu konuyu bizden iyi bilen yoktur. Milli Ekonomi Modeli'ni çok okudum. Bu tezde esrarengiz kodlar var. Her okuyuşta yeni bir kod ile karşılaşıyorum. Modelde, meseleleri çözen, problemleri halleden pek çok kod saklıdır. Üstelik sadece bugüne değil, geleceğe de ışık tutan kodlar var. Rusya'nın buna ihtiyacı var. Ben modelin bu yönüne hayranım." (Prof. Dr. Valery Lebedev, Moskova Üniversitesi, Rusya)"Bu model teorik bir temeli olan ve pratikteki yolları da açıkça göstermiş yeni bir modeldir. Tez bana özet halinde getirildiğinde hayran kaldım ve defalarca okudum. Bu kongreyle birlikte yeni bir devlet anlayışının doğuşuna sahne oluyoruz. Bu model, diğer devletlere karşı ekonomik sömürü politikaları uygulayan güçlerin ayaklarını adeta yerden kesmiştir. Beni Avrupa'da bir elçiniz olarak kabul ederseniz bundan büyük şeref duyacağımı ifade etmek isterim." (Prof. Dr. Vugar Seidov, Budapeşte Üniversitesi, Macaristan)"Kapitalizm, insana değil hep paraya odaklanmıştır. Böyle modellerde bir yerlerde eksiklik olduğunu zaten hissediyorduk. Milli Ekonomi Modeli ise insan merkezli bir tez. İnsana odaklanmanın parayı çok daha sağlam bir zemine taşıyacağı konusunda ben de Prof. Dr. Haydar Baş'la aynı fikirdeyim." (Prof. Dr. Herman Knoflacher, Avusturya Viyana Üniversitesi)"Doğru bir projelendirme ile Milli Ekonomi Modeli, tarımı stratejik alan olarak değerlendirmekte ve yerli tarımın devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini ifade etmektedir ki, bu son derece haklı ve yerinde bir uygulamadır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın tarım alanında, üreticiyi desteklemekle kalmayıp, dış rekabete karşı da koruması, geleceğin temel stratejileri ve nesillere gıda teminatı bakımından takdire şayandır." (Prof. Dr. Ernest Zurek, Bonn Üniversitesi Almanya)"Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli, insana tüketici olarak değer verdiği için, yaşlansa da, bu model açısından insanların değeri azalmıyor. İnsanlar, belli bir yaşa vardığında artık sizin bu sistemde yeriniz yok, çıkın gidin, diye kimseye yol gösterilmiyor." (Prof. Dr. Francesco Daveri, Parma Üniversitesi, İtalya)"İnsana asla yer vermeyen kapitalist model değil; bütün yapısını insan çevresi ve ekseninde oluşturan Milli Ekonomi Modeli bütün sorunları çözer." (Prof. Dr. Jyri KADAK, Talin Üniversitesi, Estonya)Milli Ekonomi Modeli'ni 2006 yılından itibaren madde madde uygulamaya başlayan Rusya, 1 yıl içinde dünyanın zirvesine oturmuş, 2007 sonunda çıkan küresel krizi fırsata çevirmiş, MEM'den gördüğü fayda sebebiyle 27 Şubat 2013 tarihinde Prof. Dr. Baş'ı parlamentosuna davet etmiş, 5 saate yakın konuşma imkanı vermiş, devlet başkanı gibi ağırlamış, tüm dünyaya MEM'le zirveye ulaştığını ilan etmiş ve bu tarihten sonra da kanunlaştırarak tümüyle uygulamaya başlamıştır.İşte Sayın Baş'ın projelerinin kaynağı böyle meşhur bir Model ve bu projeler bu Modelin sisteminin bir parçası?MEM, ekonomik sistemin düzenli işleyebilmesi için gelirin adil paylaşılmasını, bunun için de sosyal devlet projeleriyle tüketicinin cebine para konulmasını zorunlu kılar.Tüketen bir pazar olursa üretimin anlamı vardır, tüketimi canlandırmak ise ancak devletin sosyal devlet projeleriyle mümkündür.Devlet, sahip olduğu maden varlığı karşılığı emisyonunu devreye koyar, buradan bir büyük bir gelir elde eder; bunun dışında milli gelir karşılığı senyoraj yani para basma hakkını kullanır buradan da ciddi bir gelir elde eder, vergi ve enerji girdileri de buna ilave edildiğinde sosyal devlet projelerini hayata geçirmek için büyük bir kaynak oluşur.İşte Sayın Baş'ın, açıkladığı toplam 1,56 trilyon lira tutarındaki sosyal devlet projesi karşılığı sunduğu kaynakların minimum değeri 8 trilyon 725 milyar gibi devasa bir rakamdır.Diğer partiler, Sayın Baş'tan çaldıklarıyla millete vaat açıklayadursun, Prof. Dr. Haydar Baş çok köklü bir model ve projelerle milletin önüne çıkmaktadır.Bugün Türk Milletinin, bu, dünyanın takdir ettiği ve uyguladığı Modeli ve projelerini görmemesi, bu çözümleri Meclis'e sokmaması Modelin ve Sahibinin kıymetini düşürmez, bilakis milletin seviyesindeki düşüklüğü, nasipsizliği gösterir.Bugüne kadar millet bunun bedelini çok ağır ödemiştir, 1 Kasım seçimlerinde ayıkmazsa çok daha ağırları kapıdadır.Ne diyelim, bizden uyarması?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025