Böyle giderse dünyada ilk 30'a zor gireriz
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘2022 Yılı İstanbul Büyükşehir Belediye Bütçesi’ni açıkladı. "Siyaset halka rağmen yapılmaz" diyen İmamoğlu, kur krizi konusunda, "Yapılan yanlışlıkların sonucu olarak, her vatandaşın varlıklarının yarısı buharlaştı. Ülkemizde kişi başı milli gelir, 5 bin doların altına geriledi. Türkiye, milletler arası rekabette, G20 denen ilk 20 ülkenin bulunduğu ligden düştü. Artık ilk 30’a zor girecek noktalara geriledi. Asgari ücret, dünyanın en fakir ülkelerinin seviyesi olan 200 dolar seviyesine düştü" dedi.
25.11.2021 18:39:00





YENİ MESAJ / İSTANBUL
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, "2022 Yılı İstanbul Büyükşehir Belediye Bütçesi"ni, İBB Meclisi oturumunda sundu. İmamoğlu, sunum öncesinde, CHP, İYİ Parti, AK Parti ve MHP gruplarını ziyaret etti. Harbiye'deki Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını, başkanlık koltuğunda yapan İmamoğlu, sonrasında 2022 yılı İstanbul Büyükşehir Belediye Bütçesi'ni sunmak üzere Meclis kürsüsüne geldi.
Siyaset halka rağmen yapılmaz!
"Bu kamusal makamlara gelişimizin temel amacı hizmet" diyen İmamoğlu, İBB Meclisi'nde bulunan parti gruplarının önümüzdeki yılda daha fazla "iyi niyet ve iş birliği" içerisinde çalışmaları temennisinde bulundu. Herkesin, farklı açılardan da olsa 16 milyona hizmet için yola çıktığını aktaran İmamoğlu, "Ben, ilk günden beri, hangi partiden seçildiğinizi düşünmeden sizlere, her birinize inanmayı ve sizlerle birlikte bu şehrin geleceği için çalışmayı umut ettim, ediyorum. Her seferinde 16 milyonun hayat kalitesini iyileştirme yolunda sizlerden olumlu eleştiri, katkı ve destek beklemeye devam edeceğim ve sizlerle iş birliği yapmak için çağrılarımı sürdüreceğim. İnanıyorum ki, gün gelecek ve el ele, gönül gönüle çalışacağız. Buna kalpten inanıyorum; çünkü, biliyorum ki siyaset, halka rağmen yapılmaz" dedi.
Aslan payı yatırımlara
İmamoğlu, İBB'nin 2022 yılı bütçesi, şu bilgilerle özetledi: "2022'de toplam bütçe gelirlerimizi 35 milyar 650 milyon lira, bütçe giderlerimizi ise 43 milyar 650 milyon lira olarak planladık. Bu şekilde 2022 yılında öngördüğümüz hizmetleri yapabilmemiz için, 8 milyar liralık finansman ihtiyacımız olacak. Bu açığın yaklaşık 4,4 milyar lirasını, Kasım 2020'de ihraç ettiğimiz Eurobond'dan karşılarken, 3,6 milyar lirasını borçlanmayla finanse edeceğiz. 2022'de, toplam 2 milyar TL kredi ve 3,8 milyar TL karşılığı da döviz borcu ödeyeceğiz. 2022 bütçemizden yatırıma, yani alt yapı ve metro inşaatlarına 18 milyar 240 milyon lira ayırıyoruz. Bütçemizin yüzde 42'sini yatırımlara ayırıyoruz. Bir başka ifadeyle; 2021 yatırım bütçemizi, tam olarak ikiye katlıyoruz."
2022 yılı bütçesini ağırlıklı olarak bir yatırım bütçesi olarak tanımladıklarını vurgulayan İmamoğlu, 2020 ve 2021 yıllarında yatırımların nispi olarak düşük görünmesinin nedeninin, Kovid-19 pandemisi nedeniyle vatandaşlara yaptıkları yardımlar olduğuna dikkat çekti. 2019'da iş başına geldiklerinde, sosyal yardımları 2 milyar 108 milyona çıkardıklarını belirten İmamoğlu, "Pandeminin başlamasıyla sosyal yardım bütçemizi, 2020'de, 3 milyar 139 milyon liraya çıkardık. Bu yıl sonunda 3 milyar 840 milyona ulaşacak olan yardım bütçemizi, 2022 yılında, 4 milyar 98 milyona yükseltiyoruz. Özetle; giderlerimizin yüzde 9,4'ünü ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza destek olmak için kullanacağız" bilgilerini paylaştı.
Çok önemli nokta...
"Türkiye'de, yerel yönetimlerin toplam yatırımlarının yaklaşık 4'te 1'ini, tek başına İBB biz yapıyor olacağız" diyen İmamoğlu, iç-dış borçlarla ve son dönemde döviz kurlarında yaşanan aşırı yükselmeyle ilgili olarak şu rakamları paylaştı:
"Biz, bizden önceki yönetimlerden devraldığımız iç borçları düzenli olarak ödüyor ve borç stokumuzu azaltıyoruz. Göreve geldiğimizde 4 milyar 780 milyon lira olan iç borçlarımız, geçen yıl sonunda ve pandemi nedeniyle 5 milyar 509 milyon liraya yükselmiş olsa da yaptığımız ödemeler sonucu, Eylül 2021 itibariyle 3 milyar 182 milyon liraya inmiştir. Toplam dış kredi borcumuz, 2 milyar 544 milyon Euro'dur ve bunun yaklaşık 2 milyar Euro'su bizden önceki dönemden devralınmıştır. Burası önemli; 23 Haziran 2019'da 6,6 TL olan Euro, bugün itibariyle 14,52 TL'ye çıkmıştır. 2,5 yılda kötü ekonomi yönetiminin, kur farklarından İstanbullunun sırtına yüklediği ek fatura ne yazık ki, 20 milyar 150 milyon liraya ulaşmıştır. Bu rakam, bizim İBB olarak 1 yılda yapacağımız toplam yatırımlardan bile fazladır."
Merkezi hükümet ne yapıyor böyle!
Merkezi hükümetin yanlış ekonomi politikaları nedeniyle yaşanan kur dalgalanmalarıyla ilgili ayrıntılı bir analiz yapan İmamoğlu, "Bu yanlışlıkların sonucu olarak, her vatandaşın varlıklarının yarısı buharlaştı. Ülkemizde kişi başı milli gelir, 5 bin doların altına geriledi. Türkiye, milletler arası rekabette, G20 denen ilk 20 ülkenin bulunduğu ligden düştü. Artık ilk 30'a zor girecek noktalara geriledi. Asgari ücret, dünyanın en fakir ülkelerinin seviyesi olan 200 dolar seviyesine düştü" tespitlerinde bulundu. Vatandaşın ve kurumsal olarak İBB'nin yaşadığı ekonomik sorunları örneklendiren İmamoğlu, "İnsanlarımızın mağdur olmaması için, destekleyici ilave ve acil tedbirler alınmalıdır. Yaşadığımız durum, 128 milyar dolarlık ülke rezervlerinin çarçur edilmesinin doğal sonucu olarak ortaya çıkan büyük bir beceriksizliktir" dedi.
İBB'nin 2022 yılı konsolide bütçesinin, İSKİ ve İETT dahil, toplam 104 milyar 578 milyon lira olduğunu aktaran İmamoğlu, "Bu bütçenin 43 milyar 650 milyon lirası İBB'nin, 42 milyar 864 milyon lirası iştirakler, 10 milyar 364 milyon lirası İSKİ ve 7 milyar 700 milyon lirası İETT bütçesidir" bilgilerini paylaştı. "Ama biz, bütçeyi sadece rakamlardan ibaret görmüyoruz. Biz, bu rakamlara baktıkça hizmetlerimizi görüyoruz" diyen İmamoğlu, "Bütçe bizim için 'Adil, Yaratıcı, Yeşil İstanbul' vizyonumuzu gerçekleştirme ve 16 milyonun yaşam kalitesini yükseltme hedefimizin rakamlarla dile getirilen resmidir. Biz; 'Adil, Yaratıcı, Yeşil İstanbul' diyerek uzun vadede varmak istediğimiz yeri, şehrimizin toplumsal, kültürel ve çevresel boyutlarıyla topyekûn ele aldık. 'Adil İstanbul' vizyonumuzun öznesi, insan. Bu nedenle bütçemizi, ilk defa insan öznesine göre kategorize ediyoruz. Çocuk bütçesi, gençlik bütçesi, kadın bütçesi, sosyal bütçe, kültür, eğitim, spor bütçesi diye kategorize ediyoruz. Hedefimiz; her bir İstanbullunun eğitimli, sağlıklı, geleceğine güvenen, çocuklarının istikbalinden emin, özgür ve mutlu olmasıdır" ifadelerini kullandı.
"Benim en önemli ve birincil projem, bu şehrin çocuklara yatırımdır" diyen İmamoğlu, bu kapsamda yaptıkları çalışmaları detaylandırdı. 2022'de, açılan kreş sayısını artırmayı hedeflediklerini vurgulayan İmamoğlu, "Kreşlerimizde, gelir seviyesi düşük olan toplumsal kesimlerden gelen çocuklarımız, öncelikli olarak yararlanacak. Gelecek nesiller adına çok önemli bir alan olan kreşlerimizde, çocuklarımıza, olabilecek en iyi imkanları sağlıyor, en kaliteli eğitimi vermek için canla başla çalışıyoruz. Bu kreşlerde özgür, yaratıcı, eleştirel düşünmeyi beceren, bilişsel, sosyal ve duygusal beceriler kazanmış çocuklarımızın potansiyeli azami ölçüde açığa çıkarılıyor. Hükümet çevrelerinin, son zamanlarda İstanbul'da 100 kreş yaptırmaya dönük sözlerini duyuyoruz. 25 yıl sonra ve bizden örnek almış olsalar bile, bu kararlarını memnuniyetle karşılıyoruz. Umarım, bu yolda ilerlerler. Ve umarım, bu milletin evlatlarına hizmette, engellenmek yerine, yarış yapabiliriz. Bu itibarla ne kadar bütçe ayırsak azdır" diye konuştu.
Güzel rakamlar da var
Bir şehrin gücünün, o kentin nitelikli işgücüyle ölçüldüğüne dikkat çeken İmamoğlu, Türkiye'nin 33 milyon ile Avrupa'nın üçüncü en büyük işgücü potansiyeline sahip ülke olduğunun altını çizdi. "Ancak işgücümüze, özellikle dijital çağın gerektirdiği yetkinlikleri kazandırmak adına yapılanlar oldukça yetersiz" diyen İmamoğlu, konuyla ilgili çarpıcı rakamlar paylaştı. "Yeterli eğitim alamayan gençler ve görece düşük mesleki niteliklere sahip olanlar açısından iş olanakları her geçen gün daralacak" tespitinde bulunan İmamoğlu, "Biz, İstanbul'un geleceğini düşlerken ve planlarken, bu kesimleri de kapsayacak şekilde çok geniş düşünüyoruz; 16 milyon için çalışıyoruz" diye konuştu. Bölgesel İstihdam Ofisleri ve Enstitü İstanbul İSMEK kanallarıyla reel ihtiyaçları gözeten mesleki eğitim ve yaşam boyu öğrenme programları sunmaya başladıklarının altını çizen İmamoğlu, "Bu itibarla 2022 yılında Enstitü İstanbul İSMEK'e 360 milyon lira bütçe ayırdık. Aynı şekilde Bölgesel İstihdam Ofislerimizle, İstanbulluların istihdamına katkıda bulunmak amacıyla ayırdığımız kaynağı 35 milyon liraya yükseltiyoruz. Çünkü biliyoruz ki; kadınların, gençlerin, dezavantajlı grupların istihdamı açısından OECD ülkelerine kıyasla çok gerilerdeyiz" şeklinde konuştu.
Vatandaşa sahip çıkacağız
Merkezi hükümetin pandemi sürecinde halkın yanında olmadığına, yoksulları, işsizleri ve ihtiyaç sahiplerini gözeten bir icraatı bulunmadığına dikkat çeken İmamoğlu, "Sanki dar gelirli kesimler, bu ülkede vergi vermiyormuş gibi gözden çıkarıldı Bu kesimlerin 'yoksulluktan açlığa' geçişine mani olacak hiçbir ciddi politika üretemedi, uygulayamadı. Pandemi krizini yönetememesi, hepimizin devletimize olan inancımızı örseledi. Ama gerçekte olan biten, iktidar bileşenlerinin devletin kurumsal kapasitesini imha etmesinden kaynaklanan bir 'yönetememe krizi'ydi. Tüm bu süreçte, İBB olarak biz, devlet olmanın ciddiyeti ve sorumluluğuyla hareket ettik. Tüm gücümüzle İstanbulların yanında olmak için sosyal yardım bütçemizi, katladıkça katladık. Bunu hükümetin engellemelerine rağmen yaptık; yapmaya da devam edeceğiz" dedi. Pandeminin yol açtığı sosyal hasarları daha da büyümeden kapatmanın önemine dikkat çeken İmamoğlu, "Yönetmeyi beceremediğiniz ekonominin, yönetmeyi beceremediğiniz döviz kurlarının altında milyonlarca vatan evladının çaresizce ızdırap çekmesine seyirci kalmayın. Sizi; gerçekçi, ekonominin bütün anlaşılabilir hamlelerini yaparak, bu enkazın büyümesine mani olmaya davet ediyorum. Kaynakları bize bırakın; bizler yerel yönetimler olarak, kendi şehirlerimizde vatandaşımızın derdine derman olalım" çağrısında bulundu.
Daha yeşil dünya için ana kriter
"Emin olun; dünya daha adil olmadıkça, daha yeşil de olmayacak, daha yaratıcı da olmayacak" diyen İmamoğlu, çevre sorunları ve dünyanın küresel iklim değişikliği gündemine dikkat çekti. Dünyanın uzun bir dönüşüm yolculuğunun başlangıç noktasında olduğunu belirten İmamoğlu, "Bu yolculuk boyunca; sanayiden tarıma, ulaşımdan enerjiye 'karbon nötr bir dünya ve ekonomi' modeline geçmek için, üretimin tüm süreçlerini, hizmetleri ve ticareti yeniden kurgulamak ve sürdürülebilirlik aksiyonlar almak gerekiyor" uyarılarını dile getirdi. İBB olarak, "İklim Değişikliği" vizyonlarını "Yeşil Çözüm" olarak 16 milyona sunduklarını hatırlatan İmamoğlu, "Gururla söyleyebilirim ki; 2050'ye gidilen yolda, ülkemizde 'karbon nötr' hedefini açıklayan, bunun için aksiyon planları hazırlayan ilk ve tek şehir İstanbul'dur; bizim yönetimimizdir. Bu hedef bizim için pragmatik bir hedef değil, kalıcı, bir kent anayasası hedefidir. Bundan böyle belediyemizde icra edeceğimiz her bir yeni projeye bakarken, o proje 'Yeşil Çözüm' amaçlarına uyuyor mu diye bakacağız. Şehrimizin karbon nötr hedeflerini destekliyor mu diye bakacağız. Uymuyorsa, o projeyi sil baştan değiştireceğiz" diye konuştu.
Hayat memat meselesi
Yaz aylarında Akdeniz'de yangın, Karadeniz'de sel felaketleri yaşandığını ve 82 vatandaşımızın felaketlerde yaşamını yitirdiğini hatırlatan İmamoğlu, "Bilimsel çalışmalar ortaya koyuyor ki, iklim değişikliği ve çevre sorunları, kesin olarak insan faaliyetleri sonucunda oluşuyor. Son bir yılda yaşadığımız musilaj, orman yangınları, sel felaketleri de son yılların icraatlarının, zihniyetinin sonucudur. Çevre konusu, sadece entelektüel ve moda bir duyarlılık konusu değil; tam anlamıyla bir hayat memat meselesidir. Çevre konusu, bir siyaset konusu değil; bir hayatta kalma meselesidir. En azından bu konuda hepinizin siyasi hamaseti, kavgayı, çekişmeyi bir kenara bırakarak, elbirliğiyle meseleyi sahiplenmenizi bekliyoruz. Bunu gelecek nesillere borçluyuz" ifadelerini kullandı.
Depreme ciddi hazırlık
İstanbul'un deprem gerçeğine de sunumunda yer veren İmamoğlu, "2022 yılında deprem bütçesi için, tüm zamanların en büyük bütçesi olacak şekilde, toplam 1 milyar 945 milyon lira kaynak ayırdık. Bunun 931 milyon liralık kısmı, bina güçlendirme ve kentsel dönüşüm için ayrılmıştır" bilgisini paylaştı. Bu kapsamda, tüm paydaşların katılımıyla "Deprem Konseyi" kurulması teklifini yineleyen İmamoğlu, "Deprem konusu; kurumlar üstü, partiler üstü, siyaset üstü bir çatı altında, objektif ve bilimsel yaklaşımla ele alınmalı, tüm ilgili taraflar omuz omuza vererek çalışmalıdır. Biz, bu konudaki çalışmamızı Sayın Bakanımıza ve teknik ekibine sunmuştuk; bu vesileyle buradan bir kez daha kendilerinden bu projemizle ilgili olarak bir cevap, bir icraat beklediğimizi hatırlatmak isterim" diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.