Her doğan canlının ölümü tatması, doğal bir şey olmasına rağmen bazı ölümler dünyamız için önemli kayıplar niteliği taşımaktadır. Büyükler bu konunun önemine binaen "alimin ölümü alemin ölümü gibidir" ifadesiyle alim ile avam arasındaki bu belirgin farkı da ortaya koymuşlardır. Hukukçu-yazar İbrahim Berk'le beraber Kanal 99'da her Çarşamba 20:30'da "Sözün Özü" programını gerçekleştiren usta gazeteci ve fikir adamı Behiç Kılıç ağabeyimizi kaybettik. Behiç Kılıç ağabey, uzun zamandan beri böbrek yetmezliği hastalığı çeken ve haftada 2 defa diyalize girmek zorunda kalan ancak yazılarına, programlarına ara vermeden devam eden, ülke meselelerini açık yüreklilikle dile getiren yiğit bir söz ve kalem üstadıydı.Onun fikir mücadelesinde çektiği çileleri bir gazeteci şu çarpıcı ifadelerle ortaya koyuyor; "Ne evi kaldı... Ne de barkı... Malını, mülkünü her şeyini mahkum olduğu tazminatlara verdi." Vefatından üç gün önce, rahatsızlığının arttığı dönemde bile yazılarını aksatmaktan utanıp izin isteyecek kadar görevine sadakatle bağlı bir basın duayeni Behiç Kılıç.İktidar sahiplerine yalakalığın, güç odaklarına kiralık kalemşorluğun; para, şöhret ve makam için ısmarlama yazı yazmanın moda olduğu, "adam gibi adam" olmanın zor olduğu, para etmediği bir dönemde; sadece inandığı değerler için yaşayan, yazan ve konuşan Behiç ağabey gibi insanlara olan ihtiyaçtan dolayı, Behiç ağabeyin kaybı bizim gönlümüzde derin bir hüzün yaratmıştır. Onu sevenleri Hakka yürüyüş yolunda da yalnız bırakmadılar. Meltem, Mesaj, Kanal 99, Kanal 34 yayın ve yönetim ekibi, kendi elleriyle ebedi istiraatgahına dualarla salavatlarla uğurladılar. Yurtdışında iş seyahatinde bulunduğundan dolayı cenazeye katılamayan Prof. Dr. Haydar Baş yayınladığı taziye mesajında şu ifadelere yer verdiler:"Türkiye'mizin millet, memleket ve devlet sevdalısı güzide aydınlarından, Milli duruş ve basiret sahibi kalemlerinden, basınımızın duayenlerinden, değerli insan, Behiç Kılıç beyefendinin vefatını teessürle öğrenmiş bulunmaktayım. Merhuma Yüce Allah'tan rahmet ve mağfiret, kederli ailesine ve yakınlarına başsağlığı dilerim." Ne diyelim "gelenler geçti konanlar göçtü" bu dünyadan? Behiç ağabey de hoş bir seda bırakarak, Hüseyni bir duruş sergileyerek görevini yerine getirmenin haklı gururu ve sevenlerinin doğru şahadetiyle hakka göçtü. Biz onun mümin ve muvahhitliğine şahadet ediyoruz. Sizler de şahit olun ve haklarınızı helal ediniz. Behiç ağabeyin ruhuna fatihalar yollayınız. Makamın cennet, yoldaşın Hz. İmam Hüseyin olsun, Behiç ağabey?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Çile adamıydı Haydar Hocamız / 17.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025