Büyük tartışmalar, karşılıklı "yalan söylüyor" ithamları ile referandumu geride bıraktık.
Referandum bitti ama tartışmalar ve gerilim bitmedi.
Türkiye bu yüksek tansiyon ile yaşamaya devam ederse çok büyük zararlar görür.
Bu tansiyon, bize zarar vermekle kalmıyor Avrupa'da yaşayan soydaşlarımıza dahi zarar veriyor.
Dün Avrupa'da yaşayan bir yakınımla görüştüm.
Bugün de Avrupa'da yaşayan bir arkadaşımla görüştüm.
Okullarda çocuklarına kötü davranılmaya başlandığını,
Pazar yerinde pazarcının "Sen Türksün, Sana ürün satmayacağım" diyerek ürün satmadığını,
Ciddi bir ayrımcılık ile karşı karşıya kaldıklarını anlatıyorlar.
Almanya'da 3,5 milyon Türk yaşıyor.
Avrupa'da 5 milyon Türk yaşıyor.
Referandum sürecinde AB ülkeleri ile zirve yapan gerilim, orada yaşayan Türk vatandaşlarına yansıyor.
Bu gerilime bir an önce son verilmesi gerekiyor.
İktidarın ve özellikle Cumhurbaşkanının birleştirici dil kullanması çok önemli.
Uyum yasaları oluşturulurken hayır diyen insanların çekincelerinin gözetilmesi,
Hayır kampanyasını yürüten kişilerin ortaya koyduğu gerekçelerin doğru olmadığı ifade edilmekteydi.
Şimdiden sonraki uygulamalar, hayır gerekçelerinin doğru olmadığını ispatlar nitelikte olmalı.
Ancak bu şekilde %48'lik kesim endişelerinden kurtulur.
Ve ancak bu şekilde hayır gerekçelerinin doğru olmadığına inanarak evet veren insanların güvenlerinin devam etmesi sağlanabilir.
"Atı alan Üsküdar'ı geçti" dense de,
Unutulmaması gereken şey:
At da bizim,
Atı alan da bizim,
Üsküdar da bizim,
Geride kalan da bizim?
Referandum bitti ama tartışmalar ve gerilim bitmedi.
Türkiye bu yüksek tansiyon ile yaşamaya devam ederse çok büyük zararlar görür.
Bu tansiyon, bize zarar vermekle kalmıyor Avrupa'da yaşayan soydaşlarımıza dahi zarar veriyor.
Dün Avrupa'da yaşayan bir yakınımla görüştüm.
Bugün de Avrupa'da yaşayan bir arkadaşımla görüştüm.
Okullarda çocuklarına kötü davranılmaya başlandığını,
Pazar yerinde pazarcının "Sen Türksün, Sana ürün satmayacağım" diyerek ürün satmadığını,
Ciddi bir ayrımcılık ile karşı karşıya kaldıklarını anlatıyorlar.
Almanya'da 3,5 milyon Türk yaşıyor.
Avrupa'da 5 milyon Türk yaşıyor.
Referandum sürecinde AB ülkeleri ile zirve yapan gerilim, orada yaşayan Türk vatandaşlarına yansıyor.
Bu gerilime bir an önce son verilmesi gerekiyor.
İktidarın ve özellikle Cumhurbaşkanının birleştirici dil kullanması çok önemli.
Uyum yasaları oluşturulurken hayır diyen insanların çekincelerinin gözetilmesi,
Hayır kampanyasını yürüten kişilerin ortaya koyduğu gerekçelerin doğru olmadığı ifade edilmekteydi.
Şimdiden sonraki uygulamalar, hayır gerekçelerinin doğru olmadığını ispatlar nitelikte olmalı.
Ancak bu şekilde %48'lik kesim endişelerinden kurtulur.
Ve ancak bu şekilde hayır gerekçelerinin doğru olmadığına inanarak evet veren insanların güvenlerinin devam etmesi sağlanabilir.
"Atı alan Üsküdar'ı geçti" dense de,
Unutulmaması gereken şey:
At da bizim,
Atı alan da bizim,
Üsküdar da bizim,
Geride kalan da bizim?
Lütfullah Önder / diğer yazıları
- Sararan sendikalar / 23.03.2023
- Toplumsal barış projesi üzerine bir analiz – 2 / 10.03.2023
- Toplumsal Barış Projesi üzerine bir analiz - 1 / 09.03.2023
- Doğuştan imtiyazlı muhalefet / 14.01.2023
- AKP gömleğini çıkarmamış muhalefet / 13.01.2023
- Paraya hükmetme çağı / 26.07.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -5- / 10.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -3- / 08.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı / 06.01.2022
- Ekonomide ağır faturalar ödemeye hazır mısınız? / 18.11.2021
- Toplumsal barış projesi üzerine bir analiz – 2 / 10.03.2023
- Toplumsal Barış Projesi üzerine bir analiz - 1 / 09.03.2023
- Doğuştan imtiyazlı muhalefet / 14.01.2023
- AKP gömleğini çıkarmamış muhalefet / 13.01.2023
- Paraya hükmetme çağı / 26.07.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -5- / 10.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı -3- / 08.01.2022
- Ekonomik kurtuluş savaşı / 06.01.2022
- Ekonomide ağır faturalar ödemeye hazır mısınız? / 18.11.2021