Belki "AB'ye entegre olamadık" ama ahlaki yozlaşma, uyuşturucu, adi suçlar yönünden AB ülkelerini aşıp Harlem'in arka sokaklarını çoktan geçtik.
Adı "irticai vakıflar" listesinde olmadığı için faaliyeti devam eden bir vakıf; Sigara, alkol, madde bağımlılığı konusunda bir araştırma yapmış.
Ama önce şunu söyleyelim;
Adları irtica listesine girip/sokulup kapatılan vakıflar açıkken aşağıdaki ürkütücü sonuçlar yoktu. Bu hakikati de düşünerek okuyalım.
Sonuçlar ürkütücü.
"10-11 yaş arası;
Her gün sigara içenlerin oranı yüzde 4.3. bu oran dünyaya göre 4 kat fazla.
Yüzde 2.4'ü sigara bağımlısı. En çok bağımlı Eskişehir, Diyarbakır ve Kocaeli'nde.
Yaşam boyu en az bir kez alkol kullanan öğrenci oranı yüzde 15. 4. sarhoşluğu tadanların oranı yüzde 5. ilk kez sarhoş olma yaşı ortalaması 11.
Esrar kullanım oranı, yüzde 0.2 ile yüzde 2.7 arasında değişiyor. Eskişehir ve Kocaeli esrarın en yüksek olduğu iller. Uçucu madde kullanımında Eskişehir ve Kocaeli önde gidiyor.
15-17 yaş arası;
Her gün sigara içenlerin oranı yüzde 23.3.
Son bir ay içinde alkol kullananların oranı yüzde 16.9.
Düzenli alkol kullananların oranı yüzde 9.3.
En az 1-2 kez sarhoş olanların oranı yüzde 13.1.
Sakinleştirici hap kullananın oranı yüzde 5.2.
"Eroini çok rahat buluyorum diyenlerin oranı yüzde 7.
Çalışma, Adana, Diyarbakır, Eskişehir, İzmir, İstanbul, Kocaeli, İçel, Sivas ve Trabzon illerinde 10-11 ve 15-17 yaş gurubunu kapsayan 24 bin 250 öğrenci arasında yapıldı.
Araştırmaya göre, gençler arasında, eroin kullanımında yüzde 200, İstanbul'da ecstasy kullanımında yüzde 100, sakinleştirici kullanımında yüzde 120 artış oldu.
Uyuşturucu kullanımının iki kat arttığı ortaya çıktı".
Evet, işte ürkütücü tablo bu.
Ürkmek zorunda değilsiniz.
Bizim , timsah gözyaşlıları bir kenara bırakarak, bu ülkenin geleceğini düşünenler olarak çok iyi bir muhasebe yapma zorunluluğumuz var.
Timsah gözyaşlıları derken, yaptıkları yanlış icraatlar yüzünden nesli bu hale getirip, sonra ah vah edenleri kastediyorum.
Kur'an öğrenmek için belli yaşı şart koşup, ama esrar, eroin, alkol ve benzeri maddeleri kullanmak için hiç bir yaş tahdidi koşmayanları kastediyorum.
Bazı İslamî vakıf ve yurtları "irtica" paronayası ile kapatanları kastediyorum.
Tamamen keyfi ve bu günü sağlamak için kapılarına kilit vurulan vakıflar yerine kökü dışarıda, ülkeyi bölüp parçalama gayesi ile kurulan sayısız vakfı görmeyenleri kastediyorum.
Tek gayesi vatana millete bağlı, yüksek ahlak ve kişilik sahibi genç yetiştirmek olan bazı "özel okulları" tuvalet havalandırması küçük, merdiveni 7.5 cm dar, kantini sağ köşede gibi son derece komik gerekçelerle kapatmaya kalkışanları kastediyorum.
Oysa ki, içlerinde dünya tıp dergisi 'Zournal'ın da bulunduğu bütün bilimsel dergiler şu hakikatin altını kalın çizgilerle defaatle çizdiler; Belli yaşa kadar "şey" kokusu en küçük havalandırmadan pençeresinden rahatlıkla çıkar ve uygun burunlara anında ulaşır.
Söz konusu bu okullar için bir kapatma gerekçesi daha var ki, ister öl ister diril;
Niye "kolej" kelimesini kullandınız?
Levhasında kolej ifadesi olduğu için kapatılma ile karşı karşıya kalan okulun hemen cadde karşısında bir başka okulun önünde "... Koleji" yazdığı halde.
Bu necip milletin neslini imha etmek isteyenler, şartlarını da çok iyi hazırladılar sizin anlayacağınız.
Bir düşünün Allah aşkına, 11-12 yaşındaki bir çocuğun, esrar, eroin, ecstasy gibi zararlı unsurları teminde sahip olduğu kolaylığı, aynı yaşta bir başka çocuk, Kur'an öğrenmek, ilmihal bilgileri edinmek konusunda bulamıyor.
Bu ne yaman çelişki ya Rab.
Bağ evlerinde Kur'an öğrenmek isterken yakalanan üç beş çocuğu günlerce, çarşaf çarşaf sayfalarına, kare, kare ekranlarına çıkaranların, bu gün, bu tablodan şikayetçi olmaya hiç mi hiç hakları yoktur.
Tabi eğer şikayetçi iseler.
Çok uzun bir uğraşı ile bu noktaya geldik.
Bir kesimin sesi çok değişik yankıladı bu süreçte.
Kahrolsun irtica/yaşasın ecstasy.
Yok olsun gericilik/yaşasın hapçılık.
İşte irticanın ayak izleri/sar bir teklik mest et bizleri.
Ve sonuç.
Büyük bir manevi boşluk içinde kendini bulan genç nesil, tek çare olarak yukarıda sayılan unsurları görüyor.
Ya da önüne servis ediliyor.
Adı "irticai vakıflar" listesinde olmadığı için faaliyeti devam eden bir vakıf; Sigara, alkol, madde bağımlılığı konusunda bir araştırma yapmış.
Ama önce şunu söyleyelim;
Adları irtica listesine girip/sokulup kapatılan vakıflar açıkken aşağıdaki ürkütücü sonuçlar yoktu. Bu hakikati de düşünerek okuyalım.
Sonuçlar ürkütücü.
"10-11 yaş arası;
Her gün sigara içenlerin oranı yüzde 4.3. bu oran dünyaya göre 4 kat fazla.
Yüzde 2.4'ü sigara bağımlısı. En çok bağımlı Eskişehir, Diyarbakır ve Kocaeli'nde.
Yaşam boyu en az bir kez alkol kullanan öğrenci oranı yüzde 15. 4. sarhoşluğu tadanların oranı yüzde 5. ilk kez sarhoş olma yaşı ortalaması 11.
Esrar kullanım oranı, yüzde 0.2 ile yüzde 2.7 arasında değişiyor. Eskişehir ve Kocaeli esrarın en yüksek olduğu iller. Uçucu madde kullanımında Eskişehir ve Kocaeli önde gidiyor.
15-17 yaş arası;
Her gün sigara içenlerin oranı yüzde 23.3.
Son bir ay içinde alkol kullananların oranı yüzde 16.9.
Düzenli alkol kullananların oranı yüzde 9.3.
En az 1-2 kez sarhoş olanların oranı yüzde 13.1.
Sakinleştirici hap kullananın oranı yüzde 5.2.
"Eroini çok rahat buluyorum diyenlerin oranı yüzde 7.
Çalışma, Adana, Diyarbakır, Eskişehir, İzmir, İstanbul, Kocaeli, İçel, Sivas ve Trabzon illerinde 10-11 ve 15-17 yaş gurubunu kapsayan 24 bin 250 öğrenci arasında yapıldı.
Araştırmaya göre, gençler arasında, eroin kullanımında yüzde 200, İstanbul'da ecstasy kullanımında yüzde 100, sakinleştirici kullanımında yüzde 120 artış oldu.
Uyuşturucu kullanımının iki kat arttığı ortaya çıktı".
Evet, işte ürkütücü tablo bu.
Ürkmek zorunda değilsiniz.
Bizim , timsah gözyaşlıları bir kenara bırakarak, bu ülkenin geleceğini düşünenler olarak çok iyi bir muhasebe yapma zorunluluğumuz var.
Timsah gözyaşlıları derken, yaptıkları yanlış icraatlar yüzünden nesli bu hale getirip, sonra ah vah edenleri kastediyorum.
Kur'an öğrenmek için belli yaşı şart koşup, ama esrar, eroin, alkol ve benzeri maddeleri kullanmak için hiç bir yaş tahdidi koşmayanları kastediyorum.
Bazı İslamî vakıf ve yurtları "irtica" paronayası ile kapatanları kastediyorum.
Tamamen keyfi ve bu günü sağlamak için kapılarına kilit vurulan vakıflar yerine kökü dışarıda, ülkeyi bölüp parçalama gayesi ile kurulan sayısız vakfı görmeyenleri kastediyorum.
Tek gayesi vatana millete bağlı, yüksek ahlak ve kişilik sahibi genç yetiştirmek olan bazı "özel okulları" tuvalet havalandırması küçük, merdiveni 7.5 cm dar, kantini sağ köşede gibi son derece komik gerekçelerle kapatmaya kalkışanları kastediyorum.
Oysa ki, içlerinde dünya tıp dergisi 'Zournal'ın da bulunduğu bütün bilimsel dergiler şu hakikatin altını kalın çizgilerle defaatle çizdiler; Belli yaşa kadar "şey" kokusu en küçük havalandırmadan pençeresinden rahatlıkla çıkar ve uygun burunlara anında ulaşır.
Söz konusu bu okullar için bir kapatma gerekçesi daha var ki, ister öl ister diril;
Niye "kolej" kelimesini kullandınız?
Levhasında kolej ifadesi olduğu için kapatılma ile karşı karşıya kalan okulun hemen cadde karşısında bir başka okulun önünde "... Koleji" yazdığı halde.
Bu necip milletin neslini imha etmek isteyenler, şartlarını da çok iyi hazırladılar sizin anlayacağınız.
Bir düşünün Allah aşkına, 11-12 yaşındaki bir çocuğun, esrar, eroin, ecstasy gibi zararlı unsurları teminde sahip olduğu kolaylığı, aynı yaşta bir başka çocuk, Kur'an öğrenmek, ilmihal bilgileri edinmek konusunda bulamıyor.
Bu ne yaman çelişki ya Rab.
Bağ evlerinde Kur'an öğrenmek isterken yakalanan üç beş çocuğu günlerce, çarşaf çarşaf sayfalarına, kare, kare ekranlarına çıkaranların, bu gün, bu tablodan şikayetçi olmaya hiç mi hiç hakları yoktur.
Tabi eğer şikayetçi iseler.
Çok uzun bir uğraşı ile bu noktaya geldik.
Bir kesimin sesi çok değişik yankıladı bu süreçte.
Kahrolsun irtica/yaşasın ecstasy.
Yok olsun gericilik/yaşasın hapçılık.
İşte irticanın ayak izleri/sar bir teklik mest et bizleri.
Ve sonuç.
Büyük bir manevi boşluk içinde kendini bulan genç nesil, tek çare olarak yukarıda sayılan unsurları görüyor.
Ya da önüne servis ediliyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ana-baba hakları-2 / 30.04.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024