Bu kadar saptırma dünyanın başka bir ülkesinde var mı bilmem ama benim ülkemde maalesef saptırma artık bir politika biçimi olmuştur. Zaten mevcut iktidar saptırma metoduyla milleti uyutmaya devam ediyor. Biz vicdandan vazgeçtik,akıl ve mantık kurallarını alt üst eden demeçler ve pişkinlikleri hesabını Molla Kasıma havale ederek yazımıza devam edelim. Soruyorsunuz bey efendi ülke topraklarının yedide biri çıkardığınız kanunlar ile satıldı ne dersiniz? Alınan cevap müthiş(!)Alıp bir yere götürmezler. Allah Allah diyorsunuz demek ki işgal edenler o toprakları alıp götürüyorlar. Bu cevap karşısında rahatlıyorsunuz ne kadar zeki yöneticilerimiz var diye Allaha şükür ediyorsunuz. Demek ki bizimkiler toprakları satıyorlar amma satışa ek bir madde koyuyorlarmış. Alıp götüremezsin. Dahiyane değil mi? Bu cevap karşısında titredim kendime geldim. Irak'taki direnişin nedenini bir türlü çözememiştim. Meğer ABD işgal ettiği Irak topraklarını gemilerine yükleyip alıp götürmek istiyormuş. Direnişçiler de hayır işgal ettin iyi de anlaşmamızda alıp götürmek yoktu deyince, çatışmalar başlamış.Bey efendi gürlüyor ben olsam 24 saatte patrikhaneyi açarım. Bekliyorsunuz, bu gürlemenin ardından gelecek dahice(!) kıyaslamayı. O daha da dahice. Neymiş efendim ta Rotterdam da Avrupa'nın göbeğinde bir Üniversite varmış, Rektörü Türk'müş yaaaa . Deme ya. Dedim bile. İşte sırf bu yüzden Ruhban okulu açılır. Hatta ek bilgi olarak şunu da vereyim Boğaziçi Üniversitesinin, Bilgi Üniversitesinin rektörleri de Türk'müş. Bunları biliyor muydunuz? Biri çıkıp ta şu soruyu Sayın Bakana sorsa acaba yine gürler mi? Sayın Bakanım Rotterdam'daki Türk rektör Hollanda yüksek öğretimi sisteminde mi çalışıyor yoksa o da patrik gibi yüksek öğretim sistemine bağlı kalmayan bir üniversitenin rektörü mü? Hayır, bu elma armut ile karıştırmayalım. Ya da şöyle bir soru soralım Patrik ne kadar Rum nüfusuyla dile getirdiği ekümenlik sıfatını, Almanya'daki bilmem kaç milyon Müslüman hayır biz Müslümanız, biz de Almanya'dan bağımsız bir statü istiyoruz kendi okullarımızı açacağız Alman eğitim sistemine bağlı olmadan çalışacağız derlerse soluğu kaç saat içinde Kapıkule de bulur ?Avrupa da 5000 camii varmış. Peki sayın bakana soralım hangi camii yetkilisi ezan dinimizin şiarıdır ve sesli okunması lazım sesini dışarıya vermem lazım deyip sesini dışarıya verebilir? Ya da biz Almanya veya herhangi bir Avrupa ülkesinin kanun ve nizamlarına bağlı çalışmayız diye biliyor mu? Peki biz ne zaman azınlıkların çanına ot tıkadık ? Hiçbir zaman.Ama Avrupa'da hala ezanlar camii içinde okunuyor dışarıya ses vermek yasak.Bütün bu akıl ve mantık kurallarını alt üst edenler için soruyoruz ? Ey Akıl Neredesin ?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- RESUL BALCI: Karlar düşerken / 22.02.2025
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012