Bu bir hakikattir ki tarihi, insanlık tarihi kadar eskidir.
Hangi ırktan, hangi renkten olursa olsun ve hangi dili konuşursa konuşsun her millet kendi idrak ve kavrayış seviyesine göre bu değişmez hakikati tecrübe etmiş ve kendilerinden sonraki kuşaklarına aktarmışlardır.
Birazcık iz'anı ve idraki olan herkes bilir ki, tamir eden tamir görür, tahrip eden tahrip görür.
Sebepsiz yere, durup dururken ev yıkanın evi yıkılır, köy yıkanın köyü yıkılır, özellikle gönül yıkanın gönlü günün birinde virane olur.
Kırık gönülleri tamir etmek için yola çıkanlar, yola koyulanlar er ya da geç ama mutlaka günün birinde gönül erleri ile, gönül tamircileri ile karşılaşırlar.
Hatır-gönül nedir bilmeyenler, hatır-gönül gözetmeden kırarak dökerek, yakarak yıkarak bir hayat sürenler de bilmeliler ki er ya da geç bir gün mutlaka aynı muameleye muhatap olacaklardır.
Kendilerinin elde edecekleri yüz kuruşa ulaşmak için başkalarının binlerce lirasının heba edilmesine sebep olanlar, pazarını dağıtanlar ve pazarlığını bozanlar, dolayısıyla başkalarının gözyaşları üstüne saltanat kuranlar, çok geçmeden saltanatlarının yerinde yeller estiğini hep görmüşlerdir.
Başkalarının alın terleri, el emekleri ve göz nuru üstüne kurulan saltanatların tepe-taklak yıkıldığına sürekli şahit olan insanoğlu, niyedir bilinmez aynı hataları işlemeye devam etmektedir.
Dedelerin, ataların binlerce yıllık tecrübelerinden süzerek, şerbet gibi ezerek, destanlara, şiirlere ve hikayelere dizerek aktardıkları altın öğütlerine kulak veren, dikkat kesilen torunlar ve bu altın mesabesindeki öğütleri sonraki nesillere aktarabilen milletler hep kazançlı çıkmışlar, kulak ardı edenler ise hep kaybetmişlerdir.
Söz konusu altın öğütlerden bir demet, şeker tadında, çerez tadına ve kolay ezberlenecek cinsten:
"Dünya için çekme elem bir neşeyi ara bul
Hayat sağlık kitabında bu menşei ara bul
Bülbül güle boyun eğer gülünün sebebine
Ol Mevla'ya boyun eğen menekşeyi ara bul
Kadir Mevlam gam yağmuru yağdırdı bu cihana
Kudretinden maya kattı gözyaşıdır insana
Adem'i kovdu cennetten düştü diye isyana
Dünyaya serpti rızkı endişeyi ara bul
Mevlüt İhsan aldanırsın bu dünyanın nesine
Tahtında Süleyman olsa ne koyar kesesine
Yanaşacak sessiz gemi bir gün iskelesine
Vaktinde gör tedarikin başköşeyi ara bul."
(Mevlüt İhsani).
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025