Liman Paşa, oynak savunma sistemini bırakarak Bolayır'da ki 5.Tümenin 3 Alayını, 19. Tümenin desteğine verir. Bu desteği alan 19. Tümen komutanı Mustafa Kemal. Düşman Arıburnu kıyılarında yerleşen düşman askerine savunma savaşımı yapacaktı. Hayır. Daha saldırı emri verilmeden O, saldırı hazırlıklarına başlamıştır.30 mayıs günü Mustafa Kemal, karargaha saat 14,oo de, bir komutanlar toplantısı yapmak için Bölük Tabur ve Alay komutanlarını toplar. 1 mayıs günü yapılacak saldırı için hazırladığı savaş planını görüşmek ister. Karargahtan gelen haritaları onlara dağıtır. Haritaları açarak birlik komutanlarına saldırıdaki görevlerini açıklar. O güne kadar 6 gün içerisinde düşmanın ancak 2. tümenini imha edilebildiğini söyleyerek 1 mayısta Anzakların denize dökülmesini ister. Bunun için saldırı Hain Tepe doğrultusunda yapılacak. Anzaklar iki cepheye bölünecek ve denize dökülecek.Bütün birlikler yarına iyi bir şekilde hazırlanacktır. Arıburnu bölgesi engebeli olduğu için donanmanın topçu ateşine karşı koruması kolaydı. Düşmana yaklaşmada donanma zorluk çıkaramayacaktı.Bolayır'dan gelen 5.Tümenin 2. alayı Arıburnuna geldiği için saldırıya katılacaktı. Diğer alay da gelince katılacaktı. Diğer 6. alayımız daha önceki saldırılarda verdiği kayıplarla savaş güçleri yarıdan daha aza düşmüştü. Saldırı da 9. alayın asker ve subay toplamı 16000 kişi idi.Silah ve cephane bakımından çok fakirdik. Düşmanın kullandığı silah ve cephane karşısında çok yetersizdir. Asker sayısı bakımından da bizim kuvvetlerimizden kat kat üstündü. Bizim yegane üstünlüğümüz vatan sevgisi, kararlılığı, yürekliliği ve kahramanlığı idi. Bunlardan başka bir üstünlüğümüz yoktu. Çok fakir bir millettik. Liman Paşa, güney bölgesi komutanlığına Albay Sdenstern'i getirmiştir ve birliklerin 1 mayısta saldırıya hazırlanmalarını ister. Sed-ül Bahr savaş planına göre birlikler şöyle yerleşmiştir. 9. Tümen Halil sami Bey kumandasında batı kesimine mevzilenir. Alçı tepe ve doğu bölgesine 7. Tümen Komutanı Albay Remzi Bey kumandasındaki birlikler mevzilenir.15. Tümen, İstanbul'dan deniz yolu ile gelmektedir. Gelince saldırıya o da katılacaktır.Sed-ül Bahr'da da düşmanla karşılaştırdığımız zaman asker sayısı bakımından silah ve cephane konularında hiçbir üstünlüğümüz yoktur. Bu saldırıda birliklerimizdeki farklılık iki tam kadrolu ve yorgun olmayan iki tümenin olmasıdır. Belgeleri okurken ve yazarken dahi ordumuzun o günkü hal ve durumunu düşündüğüm zaman hiç olmazsa iki tümeni tam kadrolu ve zinde diyerek moral buluyorum. Güney cephesi, 15. tümen gelmeden saldırıya gece yarısı başlar. Halbuki, 26. Tümen komutanı Halil Sami Bey 15. Tümen gelmeden saldırının başlamamasının daha sağlıklı olacağını söylemişti. Ama dinleyen olmadı.Arıburnu cephesinde ise, saat 05'de düşman mevzilerine makineli tüfek ateşi koruyuculuğunda saldırı başlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- RESUL BALCI: Karlar düşerken / 22.02.2025
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012