Ver özerkliği al başkanlığı

YENİ MESAJ / İSTANBULCumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP hükümeti 7 Haziran seçimlerinden sonra rafa kaldırdığı Terörle Müzakere Süreci'ne ve başkanlık sistemi tartışmasına yeniden start verdi. Bu kapsamda son adı Çözüm Süreci olan ve buzdolabına kaldırıldığı açıklanan Terörle Müzakere Süreci yeniden canlandırılıyor. Sürecin yeni adı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından "Milli Birlik ve Kardeşlik Süreci'' kondu. Konuyla ilgili hükümet kanadından ilk açıklama da Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'dan geldi. Seçim sürecinde "Çözüm Süreci'nin artık filmini çekerler" diyen Akdoğan ağız değiştirdi ve "Milli Birlik sürecinden geri adım atmış değiliz" dedi. Hükümet medyası da süreci yeniden ısıtan haber ve yorumlara yer vermeye başladı. Sabah Gazetesi yazarlarından Emre Aköz yazısında şu dikkat çekici ifadeleri kullandı: "Öcalan'ın ve PKK'nın önde gelen yöneticilerinin temel talepleri karşılansın? Ulusalcı Kürt Hareketi başkanlığa herkesten önce koşar. Öcalan'ınki kolay: Faraza ev hapsine çıkarılabilir. İletişim imkânı verilir, vs. Ayrıca yerel yönetimlere güç kaydırılır. Hatta uygun miktarda özerklik bile düşünülebilir." Bir kandırıldık itirafı da Sinirlioğlu'ndanTerörle müzakere süreci konusunda Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu'ndan da dikkat çekici açıklamalar geldi. Erbil'de bir konferansta konuşan Sinirlioğlu, "Çözüm süreci ölmedi, duraklama dönemine girdi" dedi. Sinirlioğlu terörle müzakere sürecinde hükümetin PKK tarafından nasıl kandırıldığını da anlattı. İşte o sözler: "Sürecin amacı demokratik siyasetin terörün yerini almasıydı. Fakat ne yazık ki önceden verilen sözler, sonraki süreçte havada kaldı ve yerine getirilmedi. Abdullah Öcalan, bulunduğu yerden PKK'nın tüm silahlı unsurlarının Türkiye'yi terk edeceğini ilan etti. Ancak Haziran, Temmuz, Ağustos ayları geçti fakat herhangi bir adım atılmadı. Biz, Çözüm Süreci için sürekli diyalog halinde olmaya devam ettik. PKK'nın verilen sözlere hiçbir şekilde önem vermediği ortaya çıktı." 'Kürdistan'ın kalkınmasından yanayız'Sinirlioğlu Erbil'de Peşmerge lideri Mesut Barzani ile görüştü. Görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın selamlarını Barzani'ye ileten Sinirlioğlu, Peşmerge bölgesinden 'Kürdistan' olarak bahsetti. Sinirlioğlu, "Türkiye, iyi komşuluk ilişkilerine sahip olduğu Kürdistan bölgesinin kalkınmasından ve ilerlemesinden yanadır. Türkiye, Kürdistan bölgesindeki istikrarı ve güvenliği destekliyor. Ayrıca Kürdistan bölgesi ile olan ilişkilerimizi her açıdan genişletmek ve derinleştirmek istiyoruz" dedi.Başkanlıkla özerklik yan yana1 Kasım seçimlerinden istediğini alan AKP'nin çözüm süreciyle paralel olarak gündeme getirdiği bir diğer konu da Başkanlık Sistemi. Üniter yapının yerine federatif yapıyı kuracak olan başkanlık sistemi yeni anayasa ile birlikte getirilmek isteniyor. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, bu konuda "Gerekirse referandum yapılacak" demişti. Ancak 317 milletvekili bulunan AKP'nin referandum kararı almak için 13 milletvekiline daha ihtiyacı var. Başbakan Davutoğlu da bu kapsamda muhalefete destek turuna çıkmaya hazırlanıyor.Bu çerçevede ilk durak CHP olacak. Ancak CHP başkanlık sistemine karşı olduğunu ilan etti.CHP'den istediği desteği alamaz ise "uzlaşı komisyonu çağrısı yapmayı" planlayan AKP'ye ilk destek ise HDP'den geldi. HDPlilerden özerklik talepleriyle örtüşen başkanlık sistemine destek veren açıklamalar gelmeye başladı. HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, "Saddam usulü bir başkanlık usulünü kabullenemeyiz. Çünkü orada demokrasi yok. Amerika, Meksika tipi bir öneri gelirse de referanduma da gitmeden Genel Kurul'da kabul ederiz. Bir çekincemiz yok" dedi. HDP Kars Milletvekili ve Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen "Başkanlık sistemi dahil tüm modeller tartışılabilir" derken, HDP İstanbul Milletvekili Celal Doğan da, "Başkanlık sistemi, demokrasinin içerisinde bir sistem. Buna itirazım yok ama nasıl bir başkanlık isteniyor bunun tartışılması gerekir" dedi.