Tutuklu ve hükümlüler çinicilik öğreniyor

Adalet Bakanlığınca Yargı Reformu Strateji Belgesi'nde (YRS) yer alan 'Hükümlü ve tutuklular için öngörülen meslek edindirme programları geliştirilecek, hükümlülerin tahliye sonrası yeniden suç işlemelerinin engellenmesi amacıyla topluma uyum sürecine yönelik önlemler artırılacaktır' hedefi kapsamında ülke genelindeki ceza infaz kurumları İşyurtları atölyelerinde birçok alanda mesleki eğitim veriliyor. Bu kapsamda Kütahya Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda İşyurtları bünyesinde kentte 15. yüzyıldan bu yana yaygın olan ve vatandaşların geçim kaynakları arasında bulunan çinicilikle ilgili çalışmalar yapılıyor. Ceza İnfaz Kurumu İşyurtları Müdürlüğü çini atölyesinde infaz koruma memuru üç usta öğretici, bir kalfa ve bir çini teknisyeni gözetiminde 76 hükümlü ve tutuklu mesleki eğitim alıyor. Eğitimlerde çamurun çiniye dönüştüğü tüm süreçler atölyede tutukluların ve hükümlülerin titizlikle yürüttüğü çalışmalarla öğretiliyor. Hükümlü ve tutuklular, Adalet Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı arasındaki protokol kapsamında Kütahya Mesleki Eğitim Merkezince yapılan kalfalık ve ustalık sınavlarına katılarak eğitimleri sonrası başarılı olmaları halinde mesleki yeterlilik belgesi alabiliyor. Sertifikalı meslek sahibi olan hükümlü ve tutuklular, çinicilikte kalifiye eleman sıkıntısı yaşanan Kütahya'da tahliyelerinden sonra istihdam edilebiliyor.

'Çinicilikte her işin ustası oldum'

Ceza infaz kurumundaki atölyede 12 yıldır çalışan hükümlülerden İ.A., İşyurtları tarafından verilen kurslar ile çini ustası olduğunu ve birçok kişiye de eğitim verdiğini söyledi. Ceza infaz kurumundan çıktıktan sonra çinicilik mesleğini sürdürmek istediğini belirten İ.A., 'Burada yüzlerce hükümlü eğitim alıyor ve sanat öğreniyor. Ben de İşyurtları atölyelerinde çırak olarak başladım, kalfa oldum, ustalık belgemi aldım. 12 yıldır aynı atölyede çalışıyorum. Çinicilik üzerine yapılacak her işin şu anda ustasıyım. Yapıyorum, başarıyorum. Hayata bakış açım değişti. Daha önce kapalı ceza infaz kurumunda kalırken 'Her şey bitti bundan sonra benden herhangi bir şey olmaz' gözüyle bakarken, iş atölyeleri hükümlüler üzerinde çok şey değiştiriyor. Sanatı öğrendikten sonra insana özgüven geliyor. Çamuru elimde bir şaheser gibi çıkardığım zaman hoşuma gidiyor. Adalet Bakanlığımıza, müdürlerimize ve bizi eğiten hocalarımıza sonsuz teşekkürler ederim. Bizlere büyük katkılar sağladılar. Bu iş atölyelerinde çalışmamız neticesinde kendimizi keşfetmemizi sağladılar' dedi.

Kurslar maddi ve manevi katkı sağlıyor

Çini sanatıyla ceza infaz kurumunda tanıştığını söyleyen ve 14 senedir atölyede çalıştığını anlatan hükümlü İ.A. ise, eğitimlere katılarak ustalık derecesine ulaştığını belirtti. Ceza infaz kurumunda aldıkları eğitimlerin kendilerine maddi ve manevi katkı sağladığını ifade eden hükümlü, 'Buranın maddi yönden bize çok faydası oluyor. Ailemize sıkıntı olmuyoruz. Çalışmak, bir şeyler üretmek, bir şeyler yapmak güzel şey. Burada şeflerimiz her türlü yardımı sağlayıp, dışarıda da bu işi yapacağımı biliyorlar. İnşallah nasip olursa ben de yapmayı düşünüyorum, ustalık belgesini de aldım. En iyi bildiğim şey şu an çinicilik sanatı' diye konuştu.

'Çininin fırça ile yapıldığını burada öğrendim'

Ceza infaz kurumundaki arkadaşlarının tavsiyesi ile kursa başladığını söyleyen hükümlü Y.K. da, 'İşyurtları sayesinde bir meslek sahibi olabildik, infaz koruma memurlarından bir iş öğrenebildik. Ceza infaz kurumuna girdiğimde çininin fırçayla çizildiğini bile bilmezken şimdi bir usta olarak işimize devam ediyorum. Buradan çıkan hükümlülerin hepsi İşyurtları'nın değerini anlamıştır. Bizlere bu imkanı sağlayan Adalet Bakanlığına, yetkililere ve memurlara teşekkür ediyorum' şeklinde konuştu.

Atölyede çamur çiniye, hükümlü de sanatçıya dönüşüyor

Atölye şefi infaz koruma memuru Emin Sarıkaya, atölyede 22 kişinin elinden geçen üretim süreci sonrası ayda ortalama 2 bin 500 civarında ürün çıkarıldığını söyledi. Sarıkaya, bugüne kadar 7 bin kişiye çinicilik sanatını öğrettiklerini belirterek, şöyle konuştu:
'Gelen hükümlü, tutuklu arkadaşlara bu kültürel mirasımızı taşımaları maksadıyla atölyemizde faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Hükümlü, tutuklu arkadaşları öncelikle eğitim verip, eğitim sonrası onları atölyemize kazandırıyoruz. Şu zamana kadar toplamda 7 bin civarında hükümlü, tutukluya bu mesleği öğrettik. Dışarıda çıkıp bu faaliyeti devam ettiren arkadaşlarımız da var. Çini nasıl topraktan sanatsal bir ürüne dönüşüyorsa, İşyurtları kapsamında atölyelerde çalışan hükümlü, tutuklular da buradan mesleki anlamda bilgili, donanımlı, usta, hatta daha da ötesinde sanatçı olarak tahliye oluyor, buradan çıkıyor.'