Türkmenler sahipsiz kaldı

HABER MERKEZİKuzey Irak lideri Barzani'nin ABD'nin 2003 yılında Irak'ı işgal etmesiyle birlikte ele geçirmeye çabaladığı Kerkük'te yeni senaryolar devrede. Barzani, Kerkük kentini hazırladığı yeni anayasa taslağında Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'ne dahil etti. Gelişmeden endişe eden Türkmenler, kentin özel bir statüde kalmasını talep ediyor. Bu çerçevede ellerinden geldiğince girişimlerde bulunan Türkmenlerin temsilcileri taleplerini elde etme konusunda ilerleme kaydedemiyor. Bunun birinci nedeni olarak Türkiye'nin Türkmenlere gereken desteği vermemesi görülüyor. Türkiye hükümeti Türkmenlerin haklarını savunmaları konusunda elinden gelen desteği verdiği takdirde Barzani Yönetiminin buna duyarsız kalamayacağı konusunda uzmanlar hemfikir. Irak Türkmen Cephesi Sözcüsü ve Kerkük İl Meclisi Üyesi Ali Mehdi konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Türkmen siyasi kuruluşlarını temsilen, Kürdistan Parlamento Başkanı Yusuf Muhammet Sadık ile bir araya geldik. Görüşmede, şehrin statüsüyle ilgili federe Kerkük projemizi sunduk" dedi. Kerkük'ün statüsü meselesinin diyalog ve karşılıklı anlayışla çözülebileceğini belirten Mehdi, ''Tüm tarafların onayladığı bir çözüm yolu bulunmalı. Bir tarafın dayattığı proje başarılı olmaz. Bu nedenle Kerkük'ün federal bölge olmasını 2006'dan bu yana savunuyoruz. Bu, Kerkük için en doğru, en uygun ve tüm tarafların kabul edeceği çözümdür" diye konuştu. Mehdi, Kerkük'ün federe bölge olmasını isteyen Arap ve Kürtlerin de olduğunu vurgulayarak, kentin kaderiyle ilgili karar vermeden önce 4 senelik geçiş sürecinin uygulanmasını istediklerini kaydetti.Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) terör örgütü ortaya çıktığından bu yana Türkmenlerin yaşadıkları çileleri kat kat arttı. Yerlerini yurtlarını terketmek zorunda kalmış yüz binlerce Türkmen çöllerde yaşam mücadelesi veriyor. Anavatan olarak gördükleri Türkiye ise onlara yardım eli uzatmıyor. 2014 yılında IŞİD teröründen kaçarak Türkiye sınırına ulaşabilmiş birçok Türkmen, Şii oldukları gerekçesiyle Türkiye'ye sokulmadığı ortaya çıkmıştı. Türkiye bu ayrımcılığı son yıllarda uygulamaya başladı. Mevcut hükümetten önce Türkiye'de Şii-Sünni diye bir ayrım yaşanmıyordu.